Bayan Sowerberry:
– Annen kötüydü. Bu sözlere lây›kt›, diye üsteledi.
Oliver:
– Yalan! Do¤ru de¤il, diye ba¤›rd›.
Bayan Sowerberry, sinirden a¤lamaya bafllad›. Bay So-
werberry, çocu¤a karfl› kötü duygular beslemiyordu. Ona iyi
davranmak istiyordu. Fakat eflinin gözyafllar›n› görünce, Oli-
ver’› dövmek zorunda oldu¤unu duyumsad›. Onu iyice döve-
rek mutfa¤›n arkas›ndaki odaya kapatt›.
Oliver günün geri kalan k›sm›n›, yan›nda bir dilim ekmek
ve bir maflrapa suyla, o karanl›k odada geçirdi.
Geceleyin, Bayan Sowerberry kap›y› aç›p bakt› ve yuka-
r›ya sessizce ç›kmas›n› emretti. Noah’la Charlotte, ona alay-
c› bir yüzle bak›yorlar, onu afla¤›l›yorlard›.
Oliver, onlara davran›fllar›n› küçümsedi¤ini belirten bir ta-
v›rla bakt›, hiç ses ç›karmad›. Fakat art›k flu anda, onu göre-
bilecek ya da duyabilecek kimse olmad›¤›na göre, o zamana
kadar belki hiç kimsenin a¤lamad›¤› bir ac›yla a¤lamaya bafl-
layabilirdi. Oliver, dükkân›n sessizli¤inde yaln›z bafl›na kal-
m›flt›. So¤uk ve karanl›k bir geceydi. Çocuk, y›ld›zlar› flimdi-
ye kadar görmedi¤i derecede dünyadan uzak görüyordu.
Rüzgâr yoktu; a¤açlar›n karanl›k gölgeleri o kadar hareket-
sizdi ki, mezar tafl›na benziyordu. Mumun sönmeye yüz tutan
›fl›¤›nda, kendisine ait birkaç parça giyim eflyas›n›, bir bezin
içine koyup bohçalad›. Sonra, sessizce oturup sabah›n olma-
s›n› bekledi.
Günün ›fl›klar›, kepenklerin yar›klar› aras›ndan s›z›nca,
30