218
• günden güne:
Her gün biraz daha, gün geçtikçe, anlam›n› tafl›r.
Yeni ekti¤im çiçek günden güne büyüyor.
• gün do¤mak:
1.
bk. günefl do¤mak.
2.
‹steklerini yerine getirmek için iyi bir f›rsat ele geçir-
mek ya da uygun bir durumda bulunmak.
Sana gün do¤du, sinemaya gidebilirsin art›k.
• günefl açmak:
Bulutlar da¤›l›p günefl görünmek.
Günefl aç›nca d›flar› ç›kt›k.
• günefl almak (görmek):
Günefl ›fl›nlar›n› alan bir yerde bulunmak.
Biraz günefl almak için bahçeye ç›kt›m.
• günefl banyosu:
Vücudu günefllendirme.
Tatilde bol bol günefl banyosu yapt›m.
• günefl batmak:
Akflam günefl görünmez olmak.
Günefl batmadan eve döndük.
• günefl çarpmak:
S›cak havada günefl alt›nda fazla kalmaktan dolay›
hasta olmak.
Günefl alt›nda fazla durma, günefl çarpar.
• günefl do¤mak:
Sabahleyin günefl görünür olmak.
Uyand›¤›mda günefl do¤mufltu.
• Günefl olsa kimsenin üstüne do¤maz:
Olanaklar› oldu¤u hâlde hiç kimseye iyilik etmeme
huyunda olan, anlam›nda söylenir.
Onu tan›r›m, günefl olsa kimsenin üstüne do¤maz.
Deyimler/217-237 21/07/2010 21:02 Page 218