227
• haraca ba¤lamak:
Bir kimseyi, zor kullanarak belirli zamanlarda kendisine
belli miktarda para ödemesini zorunlu k›lmak.
Semtin dükkânlar›n› haraca ba¤lam›flt›.
• haram olmak (bir fley, birine):
Bir fleyden hiç yararlanamamak.
O kalem ona haram olsun.
• hararet basmak:
1.
Vücut ›s›s› artmak.
Hararet bas›nca so¤uk bir dufl ald›m.
2.
Çok susamak.
S›caktan hararet basm›flt›.
• hararet kesmek (söndürmek):
Susuzlu¤u gidermek.
Bu çay hararetimi kesti.
• harekete geçmek:
Bir ifli yapmaya bafllamak.
Bayram töreni için bütün s›n›f harekete geçtik.
• harfi harfine:
Hiçbir de¤ifliklik yap›lmaks›z›n, tastamam, gerçekte ol-
du¤u gibi.
Söylediklerimi harfi harfine yerine getirdi.
• har gür:
Tart›fl›p çekiflme, tart›fl›p çekiflerek.
Bütün günüm har gür içinde geçti.
• hariçten gazel okumak (atmak):
1.
‹yice bilmedi¤i bir konu üzerinde düflünce ve görüfl
ileri sürmek.
Hariçten gazel okuyunca herkesi sinirlendirdi.
2.
Yersiz olarak bir konuflmaya kat›lmak.
Sen kendi ifline bak, hariçten gazel okuma.
Deyimler/217-237 21/07/2010 21:02 Page 227