münazara
a. (müna:zara)
‹ki karfl›t sav›n ol-
du¤u bir konu üzerinde, belli kural ve
yöntemlere uyularak yap›lan tart›flma.
müneccim
a. Ar.
Y›ld›z falc›s›, astrolog.
münzevi
ön a. (münzevi:) Ar.
Topluluktan
kaçan, yaln›z kalmay› seven:
Münzevi
bir yaflam› seçmiflti.
müptela
ön a. (müptela:) Ar.
Düflkün, tut-
kun:
içki müptelas›.
müracaat
a. (müra:caat) Ar.
1.
Baflvuru.
2.
Dan›flma, enformasyon.
müracaat et-
mek
baflvurmak, dan›flmak:
Ö¤retmen-
lik için müracaat ettim.
mürdüm eri¤i
a.
Reçeli yap›lan bir cins kü-
çük ve kara erik.
mürebbiye
a. Ar. esk.
Çocuklar›n bak›m ve
e¤itimiyle u¤raflan kad›n e¤itici.
müreffeh
ön a. Ar. esk.
Varl›kl›, kalk›nm›fl:
müreffeh bir ülke.
mürekkep, -bi
a. Ar.
Yaz› yazmada, desen
çizmede ya da bas›mc›l›kta kullan›lan
türlü renklerde s›v› madde.
mürekkep bal›¤›
a. hayb.
Kafadan bacakl›-
lardan, ›l›man ve s›cak denizlerde yafla-
yan, tehlike an›nda kendini korumak için
siyah renkli bir s›v› salarak suyu bulan-
d›ran, yass› gövdeli bir yumuflakça.
mürettebat
ç. a. (müretteba:t) Ar.
Gemi,
uçak gibi tafl›tlarda görevli kiflilerin tü-
mü.
mürit, -di
a. (müri:t) Ar.
Bir tarikat fleyhine
ba¤lanarak o do¤rultuda yaflayan, ilerle-
yen kifli.
mürflit, -di
a.
ve
ön a. Ar. esk.
Do¤ru yolu
gösteren, k›lavuz, rehber.
mürteci , -i
ön a. (mürteci:) Ar. esk.
Gerici,
ba¤naz.
mürüvvet
a. Ar.
Bir ailede çocuklar›n do¤u-
mu, sünneti, evlili¤i, iyi bir göreve geç-
meleri gibi olaylardan duyulan mutlu-
luk.
mürüvvetini görmek
(anne baba
için) çocuklar›n sevinçli günlerini görüp
mutluluk duymak.
müsaade
a. (müsa:ade) Ar.
‹zin.
müsaade
etmek 1)
izin vermek;
2)
geçifl için yol
vermek, yol açmak.
müsaadenizle
“iz-
ninizle”, “izin verirseniz” anlam›nda kul-
lan›lan bir nezaket sözü:
Müsaadenizle
biz art›k gidelim.
müsabaka
a. (müsa:baka) Ar. esk.
Yar›fl,
yar›flma, karfl›laflma.
müsait, -di
ön a. (müsa:it) Ar.
Uygun, elve-
riflli.
müsamaha
a. (müsa:maha) Ar.
1.
Hoflgö-
rü, tolerans.
2.
Göz yumma, görmezlik-
ten gelme.
müsamaha etmek
göz yum-
mak, görmezlikten gelmek.
müsamere
a. (müsa:mere) Ar.
Okullarda
ö¤rencilerin sundu¤u ve programda fli-
ir, okuma, dans, oyun gibi etkinliklerin
yer ald›¤› e¤lence.
müseccel
ön a. Ar. esk.
Resmen kaydedil-
mifl, tescil edilmifl olan:
müseccel mar-
ka.
müshil
ön a. Ar.
Ba¤›rsaklar› çal›flt›r›p te-
mizleyen, d›flk›n›n kolayl›kla d›flar› at›l-
mas›n› sa¤layan ilaç.
Müslüman
öz. a. ce ön a. Far.
‹slam dinin-
den olan (kifli).
Müslümanl›k, -¤›
öz. a.
Hz. Muhammed’in
yayd›¤› din, ‹slam dini, ‹slamiyet.
müspet
ön a. Ar.
Olumlu.
müsrif
ön a. Ar.
Savurgan, tutmsuz.
müstahak, -kk›
ön a. Ar.
Hak etmifl, hak ka-
zanm›fl, lay›k.
müstahdem
ön a.
ve
a. Ar.
Hizmetli.
müstahsil
a. Ar. esk.
Üretici, yetifltirici.
müstakbel
ön a. Ar.
Gelece¤e iliflkin, daha
sonra gerçekleflecek olan:
müstakbel
eflim.
müstakil, -lli
ön a. (k kal›n okunur) Ar.
Ba-
¤›ms›z, ba¤lant›s› olmayan:
müstakil bir
ev.
müstehcen
ön a. Ar.
Aç›k saç›k, yak›fl›ks›z:
müstehcen film.
müsterih
ön a. (müsteri:h) Ar.
‹çi rahat
olan, kayg›lardan kurtulup gönlü huzura
kavuflan.
müsterih olmak
içi rahat ol-
mak; kayg›dan, tasadan kurtulmak:
Müsterih olun, çok yak›nda olay ayd›n-
münazara
müsterih
450
Emel-Zuhal Sözlük-Harfler 21/07/2010 20:59 Page 450
