turkce sozluk - page 459

s›nda yap›lan tören.
3.
Vurulmak iste-
nen hedef.
4.
O hedefi vurmak için sila-
ha gerekli do¤rultuyu verme.
5.
Gördü-
¤ü önemli ifllerden dolay› onurland›r-
mak amac›yla bir kimseye verilen ma-
dalya.
niflan almak 1)
bir silaha bir he-
defi vurmak için gerekli do¤rultuyu ver-
mek, niflanlamak;
2)
onurland›r›lmak
üzere kendisine niflan verilmek.
niflanc›
ön a.
1.
Att›¤› kurflun, ok, tafl gibi
fleylerle hedefi vurmakta usta olan.
2.
a. tar.
Divan üyesi olan ve antlaflmala-
r›n, fermanlar›n vb.nin bafl›na tu¤ra çe-
ken görevli.
niflanlamak
(-i, -le)
1.
Bir çiftin parmakla-
r›na yüzük takarak evlenme kararlar›n›
aç›klamak.
2.
Niflan almak.
niflanlanmak
(nsz., -le)
Evlenme sözü ver-
me belirtisi olarak yüzük takmak.
niflanl›
ön a.
ve
a.
Evlenmek için söz verip
yüzük takm›fl olan (kifli).
niflasta
a. (nifla’sta) Far.
Tah›l tanelerinden,
baz› baklagillerden ve baz› bitkilerin
yumrular›ndan elde edilen, una benzer
bir madde:
pirinç niflastas›.
nitekim
ba¤. (ni’tekim)
Gerçekten, hakika-
ten, nas›l ki:
Nitekim dedi¤im gibi oldu.
nitel
ön a.
Nitelik bak›m›ndan, nitelikle ilgi-
li:
nitel de¤ifliklik.
nitelemek
(-i)
Bir kimsenin ya da bir fleyin
niteli¤ini belirtmek.
niteleme
ön ad› a. dlb.
Varl›klar›n biçimini,
durumunu, rengini, k›saca nas›l olduk-
lar›n› gösteren ön ad:
uzun a¤aç, taze
ekmek, sar› kazak.
niteleme s›fat›
a. dlb.
Niteleme ön ad›.
nitelik, -¤i
a.
1.
Bir fleyin ya da bir kimse-
nin nas›l oldu¤unu belirten, onu öteki-
lerden ay›ran özelliklerin tümü; vas›f.
2.
Kalite.
nitrat
a. Fr. kim.
Nitrik asit tuzu.
nitrik asit, -di
a. Fr. kim.
Azottan elde edi-
len, sanayide yayg›n olarak kullan›lan,
organik maddeler üzerinde yak›c› ve sa-
rart›c› bir etki gösteren bir asit; kezzap.
nitrojen
a. Fr.
Azot.
niye
be. (ni’ye)
Amaç, neden sormak için
kullan›l›r:
Niye çal›flm›yorsun?
niyet
a. Ar.
1.
Bir kimseyi bir fley yapmaya
yönelten düflünce, maksat, gaye:
Senin
niyetin hemen eve gitmek.
2.
Namaz
k›lmaya, oruç tutmaya, abdest almaya
karar verip bafllang›ç duas›n› okuma.
3.
Fal amac›yla yaz›l›p katlanm›fl ya da ba-
z› flekerlerden ç›kan k⤛t parças›.
niyet
etmek
niyetlenmek.
niyetlenmek
(-e)
1.
Bir fley yapmay› tasar-
lamak, önceden düflünmek; niyet et-
mek:
Tatile ç›kmaya niyetlendik.
2.
Oruç tutmaya karar vermek, niyet et-
mek.
niyetli
ön a.
1.
Bir fley yapmaya karar ver-
mifl, niyet etmifl.
2.
Oruçlu.
niyobyum
a. Fr. kim.
Cevherlerinde tantalla
birlikte yer alan; kükürt, oksijen, klor gi-
bi maddelerle birleflikler veren ve atom
numaras› 41, atom kütlesi 92,91 olan
bir element; kolombiyum (simgesi:
Nb).
nizam
a.
1.
Düzen.
2.
Kural.
nizamiye
a. (niza:miye) Ar. esk.
Kara ordu-
su.
nizamiye kap›s›
a. ask.
K›flla ve garnizon-
lar›n girifl kap›s›.
No
kim.
Nobelyum elementinin simgesi.
nobelyum
a. Fr. (‹sveçli kimyac› Nobel’in
ad›ndan)
Atom numaras› 102, atom
kütlesi 259 olan radyoaktif bir element
(simgesi: No).
nobran
ön a.
Davran›fl› kaba, sert ve gönül
k›r›c› olan.
Noel
öz. a. Fr.
Hristiyanlar›n, 24 aral›kta Hz.
‹sa’n›n do¤um gününü kutlad›klar› yor-
tu.
nohut, -du
a. Far. bitb.
1.
Baklagillerden;
telek biçiminde tüysü yaprakl›, sar›mt›-
rak çiçekli, baklams› meyveli, bol niflas-
tal› bir bitki.
2.
Bu bitkinin yenebilen
yuvarlak tohumu.
noksan
a.
ve
ön a. Ar.
Eksik, eksiklik.
niflanc›
noksan
459
Emel-Zuhal Sözlük-Harfler 21/07/2010 20:59 Page 459
1...,449,450,451,452,453,454,455,456,457,458 460,461,462,463,464,465,466,467,468,469,...688
Powered by FlippingBook