dili de fena yanm›flt›, hele ikisinin ac›s› bir araya gelince ac›s› iyi-
ce artt›; her zamankinden daha büyük bir umutsuzluk ve çaresizlik
içinde a€lay›p durdu.
Ondan sonra birden bir utanç çöktü üzerine. Kahkahay› ve
kahkahan›n ne anlama geldi€ini iyi biliyordu. Baz› hayvanlar›n kah-
kahay› nas›l tan›d›klar› ve hayvanlar›n kendilerine gülündü€ünü
nas›l anlad›klar› bizim için meçhul, ama iflte Beyaz Difl de bunu bir
flekilde biliyordu. ‹nsanlar›n kendisine gülüyor olmas›ndan utan-
m›flt›. Arkas›n› dönüp kaçt› oradan, ama ateflin verdi€i ac›dan ötü-
rü de€il, daha derinden, ruhundan yaralayan kahkahalardan ötürü.
Ve kaç›p, ba€land›€› sopan›n ucunda ç›lg›na dönmüfl bir hâldeki
ve kendisine asla gülmeyecek tek yarat›k olan Kiche’ye s›€›nd›.
Alacakaranl›k çöktü, sonra gece geldi, Beyaz Difl annesinin ya-
n›nda yat›yordu. Dili ve burnu s›zlamaya devam ediyordu ama as›l
can›n› s›kan daha büyük bir sorun vard›. Evini özlemiflti. ‹çinde bir
boflluk hissediyordu, ›rma€›n ve yamaçtaki inin sessiz dinginli€ine
özlem duyuyordu. Buras› öyle kalabal›kt› ki... Sürekli gürültü yap›p
rahats›z eden bir sürü insan, hayvan, erkek, kad›n ve çocuklar var-
d›. Bir de köpekler vard›, devaml› bo€uflan; pat›rt› ç›kar›p ortal›€›
velveleye veriyorlard›. Bildi€i tek yaflam›n huzurlu yaln›zl›€›ndan
eser kalmam›flt›. Burada sürekli bir fleylerin u€ultusu, v›z›lt›s› vard›.
Seslerin yo€unlu€u durmadan bir azal›p bir ço€al›yor, ses tonu ani-
den inip yükselip alçal›yordu, bu da Beyaz Difl’in sinirlerini ve duyu-
lar›n› bozuyor, onu gergin ve huzursuz yap›yor, her an bir fley ola-
cakm›fl gibi bir endifleye sokuyordu.
‹nsanlar›n kamp içinde dolanmalar›n›, gidip gelmelerini izledi.
Beyaz Difl’in silik alg›lay›fl›na göre, insanlar mucizevi varl›klard›.
Onlar bütün bilinmeyene hükmeden ve olanaks›z görünen her fle-
ye kadir olan üstün yarat›klard›; bütün canl›lar›n ve canl› olmayan-
lar›n mutlak efendileriydi; hareketli fleyleri kendilerine itaat ettiriyor,
hareketsiz olanlara hareket veriyor ve yosun ve odunlar›n aras›n-
dan günefl renginde ve can yakan bir yaflam›n do€mas›n› sa€l›yor-
lard›. Onlar atefl yakanlard›! Onlar ‹nsand›.
35