Milletvekili fieyh Servet, Afyonkarahi-
        
        
          sar Milletvekili Mehmet fiükrü kurucu
        
        
          olarak yer ald›. Fakat kuruluflundan iki
        
        
          ay sonra Çerkez Ethem’i destekledi¤i
        
        
          iddias›yla Salih Hac›o¤lu, Ziynettullah
        
        
          Nuflirevan gibi Meclis’te yer almayan
        
        
          TH‹F yöneticileri tutukland›. Meclis’te
        
        
          yer alanlar ise, dokunulmazl›klar› kald›-
        
        
          r›larak di¤er yöneticilerle birlikte ‹stik-
        
        
          lâl Mahkemelerinde yarg›land›lar. Yar-
        
        
          g›lamay›, Halk Zümresi’nin bir grup
        
        
          üyesinin kat›ld›¤› Resmî TKF üyesi
        
        
          yarg›çlar yürüttü ve TH‹F’nin Meclis’te
        
        
          yer almayan yöneticileri a¤›r hapis ce-
        
        
          zalar›na çarpt›r›ld›; Tokat Milletvekili
        
        
          Nâz›m Bey de 15 y›l hapis cezas›na
        
        
          mahkûm edildi. Bursa Milletvekili
        
        
          fieyh Servet Efendi ve Afyonkarahisar
        
        
          Milletvekili Mehmet fiükrü ise, sorum-
        
        
          lu olmad›klar›na karar verilerek beraat
        
        
          etti (May›s 1921).
        
        
          
            Halkç›l›k
          
        
        
          Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin temel
        
        
          ilkelerinden. Ülkemizde Kurtulufl Sava-
        
        
          fl› s›ras›nda 18 Kas›m 1920’de yay›mla-
        
        
          nan Halkç›l›k Bildirisi’yle gündeme gel-
        
        
          di. Mustafa Kemal’in “Ülkenin gerçek
        
        
          efendisi köylülerdir” sözünün alt›nda bu
        
        
          halkç› anlay›fl yatar. Atatürk, halkç›l›k
        
        
          ilkesine dayanan, Halk F›rkas› ad›nda
        
        
          bir siyasî parti kurma niyetini ilk kez 6
        
        
          Aral›k 1922 günü Hâkimiyet-i Milliye,
        
        
          Yenigün ve Ö¤üt gazetelerine verdi¤i
        
        
          demecinde, tutsakl›k zincirinden kurtul-
        
        
          mak için yap›lan özverileri an›msatarak,
        
        
          ulusu bu duruma düflüren gerçek neden-
        
        
          lerin, d›fl düflmanlardan çok, içinde bu-
        
        
          lundu¤umuz cahillik, ba¤nazl›k, ekono-
        
        
          mik gerilik ve yoksulluk oldu¤unu be-
        
        
          lirtti; gelecekte ayn› tehlikelerle karfl›-
        
        
          laflmamak için tek çarenin, ulusça, elbir-
        
        
          li¤iyle ve planl› olarak çal›flmak oldu¤u-
        
        
          na iflaret etti. 1923’te kurulan Cumhuri-
        
        
          yet Halk F›rkas›’n›n 1931 tarihli kurul-
        
        
          tay›nda kabul edilen halkç›l›k ilkesi, sö-
        
        
          zü geçen tüzükte, Cumhuriyet Halk F›r-
        
        
          kas›’n›n cumhuriyetçi, halkç› ve milli-
        
        
          yetçi oldu¤u belirtilir. 1924 Anayasas›
        
        
          da 3 fiubat 1937’de 3115 say›l› yasayla
        
        
          de¤ifltirilerek Türkiye Cumhuriyeti’nin
        
        
          dayand›¤› ilkelerden biri olarak halkç›l›-
        
        
          ¤› kabul etti. Atatürk’ün savundu¤u
        
        
          halkç›l›¤›n iki belirgin özelli¤inden ilki,
        
        
          ulusseverli¤e (milliyetperver), ikincisi
        
        
          ise s›n›f ayr›m›n› kabul etmeyen “imti-
        
        
          yazs›z, s›n›fs›z, kaynaflm›fl bir kitle” an-
        
        
          lay›fl›na dayan›r. Cumhuriyet Halk Par-
        
        
          tisi’nin Alt› Ok’undan biri olan ve T.C.
        
        
          Anayasas›’n›n bir ilkesi hâline gelen
        
        
          halkç›l›k, bafllang›çtaki anlam›ndan
        
        
          farkl› olarak, ülkede ayr›cal›kl› kifli,
        
        
          grup ve s›n›flar›n olmad›¤›n› dile getir-
        
        
          mek anlam›nda kullan›ld›. “‹mtiyazs›z,
        
        
          s›n›fs›z, kaynaflm›fl bir kitleyiz” deyiflin-
        
        
          de ifadesini bulan halkç›l›k ilkesi, günü-
        
        
          müz anayasas›nda yer almamakla birlik-
        
        
          te kimi siyaset adamlar›nca 1961 ve
        
        
          1982 Anayasalar›’nda yer alan sosyal
        
        
          devlet ilkesiyle bir tutulmaktad›r.
        
        
          
            Halkç›l›k Beyannamesi
          
        
        
          Mustafa Kemal’in 18 Kas›m 1920’de
        
        
          TBMM’ye sundu¤u bildiri. Kurtulufl
        
        
          Savafl› döneminde 13 Eylül 1920’de
        
        
          TBMM’ye Atatürk taraf›ndan sunulan
        
        
          Teflkilât-› Esasiye Kanunu Tasar›s›’n›n
        
        
          (Anayasa Tasar›s›) gerekçe bölümünü
        
        
          oluflturdu. Bütünü, “Halkç›l›k Progra-
        
        
          m›” olarak adland›r›lan bu taslak,
        
        
          TBMM taraf›ndan, baflkanl›¤›n› Yunus
        
        
          Nadi (Abal›o¤lu), sözcülü¤ünü ‹smail
        
        
          Suphi’nin (Soysall›o¤lu) yapt›¤› özel bir
        
        
          komisyona gönderildi. ‹ki ay sonra,
        
        
          TBMM’de bafllayan görüflmelerde, özel
        
        
          komisyon, bu gerekçe bölümünü, içeri-
        
        
          ¤ine dokunmaks›z›n bir bildiri biçimin-
        
        
          de sundu. Yay›mlanmas›na, TBMM’de
        
        
          tart›fl›lmaks›z›n oybirli¤iyle karar veri-
        
        
          len ve “emperyalist devletlere karfl› be-
        
        
          yanname” olarak da adland›r›lan Halk-
        
        
          ç›l›k Beyannamesi’nin 18 Kas›m
        
        
          1920’de kabulünden sonra, program›n
        
        
          ikinci bölümü, 20 Ocak 1921’de ilk
        
        
          Anayasa olarak benimsendi.
        
        
          
            Halkevleri
          
        
        
          Atatürk döneminde, halk›n e¤itimine ve
        
        
          kültürel geliflimine yard›mc› olmak
        
        
          amac›yla kurulan örgütler. Benzerlerine
        
        
          de¤iflik ülkelerde de rastlanan halkevle-
        
        
          ri, Atatürk’ün önerisiyle Cumhuriyet
        
        
          Halk Partisi Genel Yönetim Kurulu ka-
        
        
          rar›yla 19 fiubat 1932’de kuruldu. Kuru-
        
        
          lufl amac›, halk›n e¤itim ve kültür düze-
        
        
          yini yükseltip gelifltirmek ve böylece bi-
        
        
          linçli, ortak manevî de¤erlere ba¤l› bi-
        
        
          reylerden oluflan bir topluluk meydana
        
        
          getirmekti. Dernek, devlet kaynaklar›yla
        
        
          beslenerek, büyük kent ve ilçelerde hal-
        
        
          kevi, mahalle ve köylerde halkodas› bi-
        
        
          392
        
        
          
            Halkç›l›k
          
        
        
          
            Mustafa Kemal’in 18 Kas›m 1920’de
          
        
        
          
            TBMM’ye sundu¤u ve daha sonra Halkç›l›k
          
        
        
          
            Beyannamesi ad›n› alan bildiri.
          
        
        
          BÜYÜK M‹LLET MECL‹S‹’N‹N BEYANNAMES‹ (HALKÇILIK BEYANNAMES‹)
        
        
          
            (18 Kas›m 1920)
          
        
        
          «Emperyalist devletlerin, devlet ve milletimizin hayat›na
        
        
          aç›kça kastetmeleri neticesinde meflru müdafaa için toplanan Tür-
        
        
          kiye Büyük Millet Meclisi, flimdiye kadar muhtelif vesilelerle aç›k-
        
        
          ça veya z›mnen ilân etti¤i maksat ve mesle¤ini bir kere daha bü-
        
        
          tün cihana arz için flu beyannameyi yay›mlamaya lüzum görmüfl-
        
        
          tür:
        
        
          Türkiye Büyük Millet Meclisi, millî s›n›rlar dahilinde hayat ve
        
        
          ba¤›ms›zl›¤› temin ve hilâfet ve saltanat makam›n› kurtarmak ah-
        
        
          diyle teflekkül etmifltir. Dolay›s›yla hayat ve ba¤›ms›zl›¤›n› yegâne
        
        
          ve mukaddes emel bildi¤i Türkiye halk›n› emperyalizm ve kapita-
        
        
          lizm tahakküm ve zulmünden kurtararak, irade ve hâkimiyetinin
        
        
          sahibi k›lmakla gayesine ulaflaca¤› kanaatindedir.
        
        
          Türkiye Büyük Millet Meclisi, milletin hayat ve ba¤›ms›zl›¤›na
        
        
          suikast eden emperyalist ve kapitalist düflmanlar›n tecavüzlerine
        
        
          karfl› müdafaa ve bu maksada ayk›r› hareket edenleri cezaland›r-
        
        
          ma azmiyle kurulmufl bir orduya sahiptir. Emir ve kumanda salahi-
        
        
          yeti Büyük Millet Meclisi’nin manevî flahsiyetindedir.
        
        
          Türkiye Büyük Millet Meclisi, halk›n öteden beri maruz bulun-
        
        
          du¤u sefalet sebeplerini, yeni vas›talar ve teflkilât ile kald›rarak
        
        
          yerine refah ve saadet ikame etmeyi bafll›ca hedefi sayar. Dolay›-
        
        
          s›yla toprak, maarif, adliye, maliye, iktisat ve vak›flar ifllerinde ve
        
        
          di¤er meselelerde toplumsal kardefllik ve yard›mlaflmay› hâkim k›-
        
        
          larak, halk›n ihtiyaçlar›na göre yenilikleri ve tesisleri vücuda ge-
        
        
          tirmeye çal›flacakt›r. Ve bunun için de siyasî ve toplumsal ilkeleri-
        
        
          ni milletin ruhundan almak ve tatbikatta milletin e¤ilimlerini ve
        
        
          ananelerini gözetmek fikrindedir.
        
        
          Dolay›s›yla Türkiye Büyük Millet Meclisi, memleketin idarî, ik-
        
        
          tisadî, toplumsal, bütün ihtiyaçlar›yla alâkal› hükümleri peyderpey
        
        
          incelemeye ve kanun fleklinde tatbik mevkiine koymaya bafllam›fl-
        
        
          t›r. Veminallahüttevfik (Allah’›n yard›m›yla).
        
        
          18 Teflrinisani 1336 (18 Kas›m 1920)»
        
        
          Kaynak : Atatürk’ün Bütün Eserleri, Cilt 10, s.102.