600
        
        
          
            Meclis-i Mebusan
          
        
        
          du¤unu bilmez de¤ilsiniz. Abuk Pafla da ayn› zihniyet ve ruh hali için-
        
        
          dedir. Göz doktoru Esat Pafla hakk›nda kesin bir düflüncem yoktur.
        
        
          Yaln›z, baz›lar› bu zat› son derece dar görüfllü, pek fazla flan ve flöh-
        
        
          ret düflkünü olarak gösteriyorlar. Sözün k›sas›, irade ve düflüncele-
        
        
          rinde kararl›l›k ve isabet olmayan ve ‹stanbul’da düflman bask›s› al-
        
        
          t›nda düflünen resmî ve özel flah›slar›n tavsiyeleri incelenmeye de-
        
        
          ¤er” dedikten ve söz konusu olan toplant› yeri hakk›nda, yeniden,
        
        
          gelebilecek tehlike ve sak›ncalar› sayd›ktan sonra, “As›l garip karfl›-
        
        
          lanacak olan nokta, bizi, yani adlar› bilinen iki üç kifliyi korumakta
        
        
          güçsüzlü¤e düflen hükûmetin, öteki milletvekillerini nas›l koruyaca-
        
        
          ¤› meselesidir.
        
        
          Bizde yavafl yavafl yer etmeye bafllayan görüfl ve kanaat, ne yaz›k ki
        
        
          yabanc›lar de¤il, aksine belki onlardan çok, flimdiki hükûmet üyeleri
        
        
          ile di¤er flah›slardan baz›lar›n›n bizi tehlikeli saymakta olmalar›d›r”
        
        
          dedik.
        
        
          Bundan sonra yer alan f›kralardan birinde: “Nisbî temsili kabul etme
        
        
          zarureti karfl›s›nda Meclis’in da¤›t›lmas›n› flimdiden düflünen bir çev-
        
        
          rede, Meclis-i Mebusan’›n toplanmamas› gere¤i tabiî görülmelidir”
        
        
          kanaat›n› belirttik.
        
        
          Bir f›krada da: “Hükûmetin istekli olmad›¤› sözünden bir fley anlaya-
        
        
          mad›¤›m›za iflaret ederek, maksad›, bizi güç zamanlarda yaln›z b›-
        
        
          rakmak m›d›r?” sorusundan sonra, onlar›n bir düflüncelerine karfl›l›k
        
        
          olarak da “muhaliflerin iktidara geçmesinden korkmak yarar sa¤la-
        
        
          maz. Bundan dolay› politika ve tutum de¤ifltirilemez” dedik.
        
        
          Efendiler, bu yaz›flmalardan ve bu yaz›flmalarda ileri sürülen düflün-
        
        
          celerden kolayl›kla anlafl›lmaktayd› ki, bizim ‹stanbul’daki teflkilât›-
        
        
          m›z›n ileri gelenleri, hükûmet adamlar›n›n, flunun bunun görüfllerine
        
        
          tutsak olmufllar ve art›k onlara sözcülük etmekten öteye bir görev
        
        
          yapm›yorlard›.
        
        
          ‹flte, di¤er bir flifre telgraf ki, 6 Kas›m 1919 tarihinde yaz›l›yor, ancak
        
        
          flifrenin metninde Kara Vas›f Bey’in görüfl ve üslûbu hâkim oluyor ve
        
        
          Harbiye Nâz›r› Cemal Pafla imzas›yla geliyordu. Bu flifrede yine top-
        
        
          lanma yerinden söz edilerek, özellikle: “Önce siyasî sak›ncalar var,
        
        
          sonra idarî sak›ncalar var, daha sonra toplanma imkân› yoktur... Za-
        
        
          ruret duyguya hâkim olmal›d›r... Uygun karfl›l›¤›n›z› acele olarak ka-
        
        
          bineye bildiriniz” sözleriyle bask› yap›l›yor ve “Japon R›za Bey’le bir-
        
        
          likte pek yak›nda iyi haberlerle sizin yan›n›zda olaca¤›m” müjdesi
        
        
          veriliyordu. “Sulh ve Selâmet’i iyice kazand›k demektir. Millî Türk de
        
        
          bizim. Millî Ahrar’› y›k›yoruz. Millî Kongre yola gelecek” cümleleriyle
        
        
          de iyi haberlerin nelere, ne gibi bofl fleylere ait oldu¤unu belirtmek-
        
        
          te acele ediliyordu.
        
        
          Kara Vas›f Bey’e 7 Kas›m 1919’da hemen Sivas’a gelmesini yazd›m.
        
        
          Kara Vas›f Bey’in yine ayn› konu ile ilgili olarak gönderdi¤i, 19 Kas›m
        
        
          1919 tarihli flifresinde uzun düflüncelere dayand›rd›¤› muhakeme ve
        
        
          mant›¤›n› flu cümlede özetliyordu:
        
        
          “Kuvâ-yi Milliye ile ayn› görüflte olan Meclis, Padiflah’a karfl› düflman-
        
        
          l›k ilân ederse, Anadolu kimin arkas›ndan gider? !... Kuvâ-yi Milliye’ye
        
        
          mi tâbi olsun?!...
        
        
          Meclis’i Anadolu’da toplamak düflüncesinden vazgeçmek, bir vatan
        
        
          borcudur...” (Belge: 184)
        
        
          
            Komutanlar›n Görüfllerini Almak
          
        
        
          Efendiler, çok önemli olan bu Meclis’in toplanaca¤› yer konusunda
        
        
          kendi bafl›na karar verip, bu karar› da millete ve seçilen milletvekil-
        
        
          lerine uygulatmak, pek tehlikeli olurdu. Bu sebeple, büyük bir dikkat
        
        
          ve incelikle bütün flahsî veya genel duygu ve düflünceleri gözden ge-
        
        
          çirmek, gerçek e¤ilimi anlayarak uygulanabilecek karar› bulmak za-
        
        
          rureti ile karfl› karfl›ya idim.
        
        
          Gördü¤ünüz gibi, bir yandan ‹stanbul’un ileri gelenleriyle haberleflir-
        
        
          ken, bir yandan da çeflitli yollarla kamuoyunu yokluyordum. Verece-
        
        
          ¤im karar›n uygulanmas›n› sa¤lamak için ordunun görüflünü almak
        
        
          da pek önemliydi. Bu yüzden daha Ekimin 29’unda, 15’inci, 20’inci,
        
        
          12’nci ve 3’üncü Kolordu Komutanlar›’n› Sivas’ta bir toplant›ya davet
        
        
          ettim.
        
        
          Diyarbak›r’daki Kolordu Komutan›’na, Edirne’deki Kolordu Komutan›
        
        
          Cafer Tayyar Bey’e, Bursa’da Yusuf ‹zzet Pafla’ya, Bal›kesir’de Kâz›m
        
        
          Pafla’ya, Bursa’da Bekir Sami Bey’e de “Kendilerini, aradaki yolun
        
        
          uzakl›¤› ve özel durumlar› dolay›s›yla davet etmedi¤imi, al›nan ka-
        
        
          rarlar› bildirece¤imi” yazd›m.
        
        
          Efendiler, davet edilen komutanlardan Salâhattin Bey zaten Sivas’ta
        
        
          idi. Kâz›m Karabekir Pafla Erzurum’dan, Ali Fuat Pafla Ankara’dan ve
        
        
          Konya’daki Kolordu Komutan›’n›n cephe ile ilgili önemli iflleri bizzat
        
        
          düzene sokmas› gerekti¤inden, kendisine vekil olarak Konya’dan da
        
        
          Kurmay Baflkan› fiemsettin Bey gelerek Sivas’ta topland›lar. Heyet-i
        
        
          Temsiliye’den olan veya bu heyetten olmay›p da toplant›da bulun-
        
        
          malar› yararl› görülen flah›slar›n ve komutanlar›n kat›lmas›yla, 16 Ka-
        
        
          s›m 1919 günü görüflmelere bafllad›k. Toplant› gündemimiz flu üç nok-
        
        
          tadan ibaret olacakt›:
        
        
          1- Meclis-i Mebusan’›n toplanma yeri,
        
        
          2- Meclis’in toplanmas›ndan sonra Heyet-i Temsiliye’nin ve millî
        
        
          teflkilât›n alaca¤› flekil ve çal›flma yöntemi
        
        
          3- Paris Bar›fl Konferans›’n›n bizim için olumlu veya olumsuz bir ka-
        
        
          rar vermesi hâlinde tutulacak yol.
        
        
          
            Dört Ayk›r› Görüfl ve Ald›¤›m›z Karar
          
        
        
          Efendiler, bu tarihe kadar cemiyetimizin merkez heyetlerinden iste-
        
        
          di¤imiz bilgilere gelen cevaplar dört görüfl etraf›nda toplan›yordu:
        
        
          1- Birinci görüfle göre, Meclis-i Mebusan’›n ‹stanbul d›fl›nda toplan-
        
        
          mas› uygun görülüyordu.
        
        
          2- Bafl›nda Erzurum, Trabzon, Bal›kesir ve bütün Karesi (Bal›kesir),
        
        
          Saruhan (Manisa) heyetlerinin bulundu¤u ikinci görüfle göre ‹s-
        
        
          tanbul’da, ‹stanbul’daki devlet adamlar› ile ileri gelenlerden he-
        
        
          men hepsinin bu görüflte oldu¤unu biliyoruz. Padiflah’›n iste¤i,
        
        
          hükûmetin ›srar› da buydu.
        
        
          3- Trakya-Paflaeli’nden gelen üçüncü görüfle göre, ‹stanbul yak›nla-
        
        
          r›nda...
        
        
          4- Bir k›s›m merkez heyetleri de Salih Pafla’n›n flahsî görüflüne da-
        
        
          yanarak, hükûmetin “olur” demesi hâlinde, ‹stanbul d›fl›nda top-
        
        
          lanmakta bir sak›nca görmüyorlard›.
        
        
          Efendiler, ‹stanbul Hükûmeti ile yardakç›lar›n›n kamuoyunu ne kadar
        
        
          buland›r›p kar›flt›rm›fl oldu¤unu, milletin ortaya koydu¤u bu farkl›
        
        
          görüfllerden kolayl›kla anlamak mümkündür.
        
        
          Art›k bunun üzerine direnmenin kötü sonuçlar verece¤i yarg›s›na
        
        
          varmak da güç de¤ildir.
        
        
          fiimdi, 16 Kas›m 1919’dan 29 Kas›m 1919 tarihine kadar, günlerce sü-
        
        
          ren görüflme ve tart›flmalardan ç›kan sonuçlar› ve al›nan kararlar›
        
        
          oldu¤u gibi yüksek bilgilerinize sunuyorum:
        
        
          ▲
        
        
          MECL‹S-‹ MEBUSAN
        
        
          
            ATATÜRK’ÜN
          
        
        
          
            ANLATIMIYLA
          
        
        
          
            NUTUK’TA