147
• dik bafll›:
1.
Kendini be¤enmifl, kurumlu.
Dik bafll› oldu¤undan pek sevilmezdi.
2.
bk. dik kafal›.
• dik dik bakmak:
Sert sert bakmak.
Niçin dik dik bakt›¤›n› anlayamad›m.
• diken üstünde oturmak (olmak, durmak):
Tedirgin bir durumda olmak.
Annesi merak eder diye diken üstünde oturuyordu.
• dikili bir a¤ac› olmamak:
bk. bir dikili a¤ac› olmamak.
• dikifl tutturamamak:
Bir iflte, bir yerde uzun süre kalmay› baflaramamak.
Marangozlukta da dikifl tutturamam›flt›.
• dik kafal›:
Bildi¤inden flaflmayan, büyüklerinin sözünü dinleme-
yen, inatç› kimseler için söylenir.
Böyle dik kafal› olma.
• dikkate almak:
Göz önünde tutmak, gere¤ini düflünmek.
Önerilerimi dikkate alaca¤›n› söyledi.
• dil bir kar›fl (birinde):
Sayg›s›z bir biçimde karfl›l›k verenler için kullan›l›r.
Arkadafl›nda da dil bir kar›fl.
• dil ç›karmak (birine):
Alay etmek.
Kardefline dil ç›kar›p durma.
• dilden dile dolaflmak:
Uzun süre sözü edilmek.
O olay, mahallede dilden dile dolaflm›flt›.
Deyimler/133-153 21/07/2010 21:03 Page 147