151
• dili varmamak:
Kötü bir fley söylemeyi istememek.
Art›k görüflmeyelim demeye dilim varm›yor.
• dillere destan olmak:
Özelli¤i her yerde konuflulur olmak.
K›z›n güzelli¤i dillere destan olmufltu.
• dil uzatmak:
Bir kimseyi, bir fleyi sayg›s›zca sözler söyleyerek kötü-
lemek.
O de¤erli insana dil uzatmaya utanm›yor musun?
• dil yaras›:
Ac› sözün yaratt›¤› k›rg›nl›k.
Bu dil yaras› da bir türlü geçmez.
• Dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan olmak:
Daha fazla kazanaca¤›n› umarken elindekini de yitir-
mek, anlam›nda söylenir.
Arkadafl›n›n akl›na uydu, Dimyata pirince giderken ev-
deki bulgurdan oldu.
• Dingonun ah›r›:
Girip ç›kan› belli olmayan yer, anlam›nda kullan›l›r.
Dingonun ah›r› m› buras›, ç›k›n gidin!
• dini bütün:
Dinine çok ba¤l› kimseler için söylenir.
Dedem dini bütün bir insand›.
• dirlik düzenlik:
Bir arada yaflayan kifliler aras›nda iyi geçinme durumu.
Mahallemizde dirlik düzenlik vard›.
• dirsek çevirmek:
Bir kimsenin daha önce ifl birli¤i yapt›¤› kifliyi uzaklaflt›-
racak davran›fllarda bulunmak.
Hep birlikte oynard›k. fiimdi bana niçin dirsek çeviri-
yorlar?
Deyimler/133-153 21/07/2010 21:03 Page 151