pace
(peys) adım / sürat /
adımlamak
Pacific Ocean
(pısifik ouşın)
Büyük Okyanus
pack
(pek) paket yapmak,
ambalaj yapmak, bavula koy-
mak / paket, ambalaj / sürü
pad
(ped) (yara için) pamuk
parçası / tıkaç / not defteri
padlock
(pedlok) asma kilit
page
(peyc) sayfa
pain
(peyn) acı, ağrı, sızı, ağ-
rımak
painful
(peynful) acı veren,
acıklı
paint
(peynt) resim yapmak
(yağlı boya) / boyamak / boya
painter
(peyntı) ressam
painting
(peynting) tablo, re-
sim
pair
(pe:) çift / eş / eş olmak,
eşleştirmek
pal
(pel) arkadaş, ahbap
palace
(pelıs) saray, palas
pale
(peyl) soluk, uçuk
palette
(pelit) palet
palm
(pa:m) palmiye / avuç (içi)
pan
(pen) tava
palsy
(polzi) inme, felç
pan cake
(penkeyk) bir nevi
kek, gözleme
panic
(penik) ürkme, panik
panties
(penti:z) don, kilot
(kadın)
pants
(pents) pantolon / don
paper
(peypı) kâğıt, gazete,
doküman
parachute
(perışu:t) paraşüt
parade
(pıreyd) gösteri, geçit
töreni
paradise
(perıdays) cennet
paragraph
(perıgra:f) paragraf
parallel
(perılel) paralel
paralyse
(perılayz) felce uğ-
ratmak
parcel
(pa:sıl) paket, koli
pardon
(pa:dın) af, bağışlama
/ affetmek
I beg your pardon.
Pardon, affedersiniz.
parent
(peırınt) ebeveyn, ana
baba
parenthesis
(pırentisis) pa-
rantez
park
(pa:k) park /(bir vasıtayı)
P
