park etmek
parking lot
(pa:king lot) park
yeri
parliament
(pa:limınt)
parlemento
parrot
(perıt) papağan
part
(part) bölüm, parça, hisse
particular
(pıtikyulı) belirli,
özel / titiz / her bir
partner
(partnır) ortak, eş
party
(pa:ti) parti
pass
(pas) geçmek / bitirmek
/sınavdan geçme
passenger
(pesıncır) yolcu
passport
(pasport) pasaport
password
(paswö:d) parola,
şifre
past
(past) geçmiş
paste
(peyst) tutkal, macun
pasta
(pa:stı) makarna
pastry
(peystri) hamur işi
patch
(peç) yama / yamamak
/ parça
path
(pa:t) patika, yol
pathway
(pa:twey) patika
patience
(peyşıns) sabır
patient
(peyşınt) sabırlı / hasta
patio
(pa:tiyo) avlu, veranda
patriot
(peytriyıt) yurtsever
patrol
(pıtroul) devriye / devri-
ye gezmek (as.)
pattern
(petırn) örnek, model /
kalıp, şablon
pause
(po:z) duraklamak /
durma, duraklama, mola
pavement
(peyvmınt) kaldırım
pawn
(po:n) rehin / rehin
koymak / tehlikeye koymak /
piyon (satranç) / pati
pay
(pey) ödemek, (para)
vermek
payment
(peymınt) ödeme
pea
(pi:) bezelye
peace
(pi:s) barış, huzur
peach
(pi:ç) şeftali
peacock
(pi:kok) tavus kuşu
peak
(pi:k) zirve, en yüksek
nokta, doruk / eriyip zayıflamak
peanut
(pi:nat) fıstık
pear
(pe:) armut
pearl
(pö:l) inci
peasant
(pezınt) köylü
pebble
(pebıl) çakıl taşı
peculiar
(pikyuliyı) kendine
has, acayip, garip
pedal
(pedıl) pedal
pedestrian
(pıdestriın) yaya
peek
(pi:k) gözetlemek, dikiz-
lemek, tüm dikkati ile bakmak
peel
(piıl) kabuğunu soymak
peep
(pi:p) gözetlemek, dikiz-
lemek
-108-
parking lot