turkce sozluk - page 269

gazel
a. Ar.
1.
ed.
Divan edebiyat›nda, da-
ha çok lirik konularda yaz›lan ve 5-15
beyitten oluflan naz›m biçimi.
2.
müz.
Türk müzi¤inde, belli bir kurala ba¤l›
kalmadan bir kifli taraf›ndan herhangi
bir makamda söylenen flark›.
gazel
okumak 1)
gazel söylemek;
2)
oyala-
mak ya da kand›rmak için bofl ve gerek-
siz sözler söylemek.
gazete
a. (gaze’te) ‹t.
1.
Siyasal, ekono-
mik, sanat, spor vb. konularda haber
vermek, geliflmeleri yorumlamak, ilan
yay›mlamak için her gün ya da belirli
zamanlarda ç›kar›lan yay›n.
2.
Bir gaze-
tenin elemanlar›n›n çal›flt›¤›, bask›n›n
haz›rland›¤›, bas›ld›¤› kurulufl.
gazeteci
a.
1.
Gazetenin haz›rlanmas›na
katk›da bulunan, yaz› yazan, haber top-
layan kifli.
2.
Gazete sat›c›s›.
gazi
a.
ve
ön a. (ga:zi) Ar.
1.
(‹slamiyette)
Düflmanla savaflm›fl kifli.
2.
Savaflta
büyük yararl›l›klar gösteren komutanla-
ra ya da flehirlere verilen onur unvan›:
Gazi Antep.
3.
Savafltan sa¤ ve zafer
kazanm›fl olarak dönen (kifli).
gazino
a. (gazi’no) ‹t.
Yemek yenilen, gös-
teri izlenen e¤lence yeri.
gazlamak
(-i, nsz.)
1.
Gaz ya¤› sürmek.
2.
Motorlu araçlarda, arac›n h›z›n› art›ra-
bilmek için gaz pedal›na kuvvetle bas-
mak.
3.
argo
Kaçmak.
gaz lambas›
a.
‹çine konan gaz ya¤›n› fitil
yard›m›yla yakan, flifleli, türlü biçimler-
de lamba.
gazl› bez
a.
Yaralar›n sar›lmas›nda kullan›-
lan, seyrek dokunmufl ve mikroptan
ar›nd›r›lm›fl bez.
gaz maskesi
a.
Zehirli gazlara karfl› korun-
mak amac›yla özel olarak yap›lm›fl ge-
reç.
gaz oca¤›
a.
Gaz ya¤›yla çal›flan ocak.
gazoz
a. Fr.
Meyve esans›, fleker ve karbon
asidi kar›fl›m›ndan haz›rlanan, bas›nçl›
havayla fliflelere doldurulan içecek.
gazölçer
a. (ga’zölçer) fiz.
Belirli bir bas›nç
alt›nda gelen gaz›n hacmini ölçmeye ya-
rayan araç.
gaz sobas›
a.
‹çine konan gaz ya¤›n›n ya-
k›lmas›yla ›s›tan soba.
gaz ya¤›
a.
Petrolden elde edilen, renksiz
ya da hafif sar› renkte s›v› bir yak›t.
Gd
kim.
Gadolinyum elementinin simgesi.
Ge
kim.
Germanyum elementinin simgesi.
gebe
ön a.
1.
(do¤uran türlerin diflisi için)
Karn›nda yavru bulunan, hamile
2.
mec.
Bir birikim sonucanda ortaya ç›k-
mas› beklenen durum ya da olaylar:
Ge-
lecek günlerin nelere gebe oldu¤unu
kimse bilemez.
gebermek
(nsz.)
Ölmek, yok olmak.
gece
a.
1.
Güneflin bat›fl›yla do¤uflu ara-
s›nda geçen süre.
2.
Bu süre içindeki
karanl›k.
3.
E¤lence, anma vb. amaçlar-
la gece düzenlenen toplant›.
4.
be.
Ge-
ce vakti, geceleyin:
Babam gece dön-
müfl.
gece bekçisi
a.
Baz› kurulufllarda, ifl yerle-
rinde geceleri bekçilik yapan kifli.
gececi
a.
Gece çal›flan kifli.
gecekondu
a.
1.
Baflkas›na ait arazi üzeri-
ne yasa d›fl› olarak ve altyap›dan yok-
sun, gizlice yap›lan yap›.
2.
mec.
Derme
çatma yap›.
gece kuflu
a.
1.
hlk.
Yarasa.
2.
Geceleri
uyuyamayan.
3.
mec.
Geceleri gezmek-
ten hofllanan kifli.
gecelemek
(nsz.)
Geceyi bir yerde geçir-
mek.
geceleri
be.
1.
Gece vakti.
2.
Her gece.
geceleyin
be. (gece’leyin)
Gece vakti, gece
olunca.
gecelik, -¤i
ön a.
1.
Bir gece süresince:
‹ki
gecelik ücreti peflin istiyorlar.
2.
a.
Ya-
tarken giyilen giysi.
gecesefas›
a. bitb.
‹ki çeneklilerden, gece-
leri küçük ve kokulu çiçekler açan, otsu
bir bitki.
gece yar›s›
a.
1.
gökb.
Güneflin batmas› ile
do¤mas› aras›ndaki zaman›n ortas›.
2.
Gecenin ilerlemifl saatleri.
gazel
gece yar›s›
269
Emel-Zuhal Sözlük-Harfler 21/07/2010 20:59 Page 269
1...,259,260,261,262,263,264,265,266,267,268 270,271,272,273,274,275,276,277,278,279,...688
Powered by FlippingBook