turkce sozluk - page 550

üzerine yans›tma ve hareketli görüntü-
ler elde etme ifli.
3.
Filmin beyaz perde-
ye yans›t›ld›¤› salon ya da yap›.
sinemaskop, -bu
a. Fr. sin.
Filmin perdeye
görüntünün geniflli¤i, yüksekli¤inin iki
buçuk kat› olacak biçimde yans›t›ld›¤›
film yap›m yöntemi.
sinematek
a. Fr.
Sinemac›lar, araflt›rmac›-
lar, izleyiciler için önem tafl›yan filmleri
toplayan, s›ralayan, koruyan; istenildi-
¤inde bunlar› yararlanmaya sunan ku-
rulufl.
sini
a. Far.
Üzerinde yemek yenilen, bak›r
ya da pirinçten yap›lm›fl yuvarlak tepsi.
sinir
a.
1.
anat.
Uyar›lar› beyinden organla-
ra, organlardan beyine ileten beyaz›ms›
teller ve bu tellerin oluflturdu¤u demet.
2.
Herhangi bir durum karfl›s›nda duyu-
lan öfke, ruhsal gerginlik:
Sinirlerine
hâkim olamad›.
3.
Saplant› derecesine
varan rahats›z edici özellik:
Onda sinir
var, ellerini yar›m
saatte bir y›kar.
4.
ön
a.
Hofla gitmeyen, can s›kan, sinir bo-
zucu:
Ne sinir bir kad›n!
sinir olmak
ona, o fleye çok sinirlenmek.
sinir bilimi
a.
Sinir sistemi hastal›klar›yla
u¤raflan t›p dal›, nöroloji.
sinir doku
a. anat.
Beyni ve sinirleri olufltu-
ran, nöron denilen hücrelerle örülmüfl
bulunan doku.
sinir harbi
a.
Söz ve davran›fllarla birbirini
sinirlendirme.
sinir hastas›
a.
Sinir hastal›¤›na yakalan-
m›fl kifli.
sinirlenmek
(nsz., -le)
Duygu ve düflünce-
lerini denetleyemez duruma gelmek,
köpürmek, öfkelenmek:
fiimdi sen bu
ifle sinirlenmez misin?
sinirli
ön a.
1.
Yap›s›nda, içinde sinir bulu-
nan.
2.
Çabuk ve kolay sinirlenen; asa-
bi.
sinir sistemi
a. anat.
Organizman›n yafla-
d›¤› ortama uymas›n›, çeflitli organlar›n
ifl birli¤i içinde çal›flmas›n› sa¤layan, si-
nir merkezi, sinirler ve sinir hücrelerin-
den oluflan sistem.
sinmek
(nsz., -le)
1.
Kendini göstermemek
için büzülmek, saklanmak:
Korkuyla bir
köfleye sinmiflti.
2.
Korku, y›lg›nl›k gibi
nedenlerle konuflmamak, hareket etme-
mek ya da tepki göstermemek:
Umudu
kalmayan halk sinmiflti.
3.
(-e) Hiç ç›k-
mayacak ya da çok güç ç›kacak biçim-
de bir fleyin içine ifllemek, nüfuz etmek:
Üstüne bir koku sinmifl.
4.
Huy, al›fl-
kanl›k vb. iyice yerleflmek:
K›skançl›k
yüre¤ine sinmiflti.
sinsi
ön a.
1.
Gizlice ve kurnazca baflkala-
r›na kötülük yapan.
2.
Gizlilik ve kur-
nazl›k belirten:
sinsi bir tutum.
3.
(has-
tal›k için) Gizli bafllayan, yavafl geliflen
ve a¤›r sonuçlar do¤urabilen.
sinüs
a. (si’nüs) Fr.
1.
anat.
Organlar›n ya
da dokular›n aras›nda bulunan boflluk-
lar›n genel ad›.
2.
mat.
Trigonometrik
bir çember üzerine tafl›nm›fl bir yay›n
ucunun ve bu yaya karfl›l›k olan merkez
aç›s›n›n ordinat›.
sinüzit
a. Fr. t›p
Atefl, bafl a¤r›s›, burun t›-
kan›kl›¤› ve ak›nt›s› ile beliren yüz si-
nüslerinin iltihaplanmas›.
sinyal, -li
a. Fr.
1.
Bir fley bildirmek için
verilen iflaret.
2.
Telefonda, hat ba¤lan-
t›s›n›n oldu¤unu ve numaralar› çevir-
meye bafllanabilece¤ini haber veren
ses.
sinyal vermek
bir fleyi iflaretle bil-
dirmek.
sinyalizasyon
a. Fr.
Kara yolu, demir yolu
ve limanlarda trafi¤i düzenlemek için
konulan ›fl›kl› sistem.
sinyal lambas›
a.
Motorlu tafl›tlarda, tafl›-
t›n hangi yöne dönece¤ini gösteren
lamba.
sipahi
a. (sipa:hi) Far. tar.
Osmanl›larda, t›-
mar sahibi atl› asker.
siparifl
a. (sipa:rifl) Far.
1.
Bir fleyin yap›l-
mas›n›, gönderilmesini isteme, ›smar-
lama:
O firma art›k siparifl alm›yor.
2.
Yap›lmas›, gönderilmesi istenen fley:
Siparifllerinizi bugün alabilirsiniz.
sipa-
sinemaskop
siparifl
550
Emel-Zuhal Sözlük-Harfler 21/07/2010 20:59 Page 550
1...,540,541,542,543,544,545,546,547,548,549 551,552,553,554,555,556,557,558,559,560,...688
Powered by FlippingBook