Alice Dusler.indd - page 44

içine bat›rd›, yine bakt›. Söyleyecek baflka bir fley bulama-
d›¤›ndan:
– En iyi tereya¤›yd›, diye yineledi.
Alice, yan gözle seyrediyordu.
– Günleri gösteriyor, zaman› göstermiyor. Ne biçim sa-
at bu?
fiapkac›:
– Neden göstersin? diye m›r›ldand›. Senin saatin y›lla-
r› gösteriyor mu?
– Tabi ki göstermiyor. Akrep ayn› y›lda kal›yor, çünkü bir
y›l çok uzun bir süre!
– Tamam, benimki de öyle!...
Alice çok flaflk›nd›. fiapkac›n›n söylediklerinden hiçbir
anlam ç›karam›yordu. Kibarca sordu:
– Sizi pek anlayam›yorum.
– F›nd›k Faresi yine uyudu, dedi fiapkac› ve farenin
burnunun ucuna biraz s›cak çay döktü. F›nd›k Faresi, sab-
r› tükenmifl gibi bafl›n› sallad›. Gözlerini açmadan:
– Pek tabi. Ben de ayn› fleyi söyleyecektim.
fiapkac›, Alice’e dönerek:
– Bilmecenin yan›t›n› buldun mu? diye sordu.
– Hay›r, bulamayaca¤›m. Neymifl?
– Hiçbir görüflüm yok!...
Mart Tavflan›:
– Benim de...
Alice derin derin içini çekip:
– Zaman›n›z› böyle yan›t› olmayan saçma sapan bilme-
celerle harcayaca¤›n›za, daha faydal› fleylerle u¤rafl›n, dedi.
fiapkac›:
– Zaman› benim kadar iyi bilseydin, böyle zaman ge-
çirmekten söz etmezdin. Zaman, Mart Tavflan›’d›r, dedi.
44
1...,34,35,36,37,38,39,40,41,42,43 45,46,47,48,49,50,51,52,53,54,...80
Powered by FlippingBook