Adam bir sandalyeye yerleflirken, Yahudi’yi azarlad›:
– Sen ne yap›yorsun? Seni aç gözlü, doymak bilmez yafl-
l› h›rs›z, yine çocuklar› h›rpal›yorsun de¤il mi? Nas›l oluyor da
seni öldürmüyorlar flafl›yorum. Ben senin yan›nda çal›flsay-
d›m çoktan yapm›flt›m bu ifli.
Yahudi titreyerek:
– Bay Sikes, lütfen bu kadar yüksek sesle konuflmay›n,
dedi. Haydut:
– Böyle yavafl sesle konufltu¤una göre, kötü bir fleyler
yapt›n demektir.
Yahudi:
– Peki, peki Bill Sikes. Bugün çok öfkelisin, dedi.
Bay Sikes, ancak iki üç bardak içki yuvarlad›ktan sonra,
genç baylarla ilgilenmeye ve onlarla konuflmaya bafllad›. Oli-
ver’›n nas›l yakaland›¤›n› ve yakalan›fl nedenini anlatt›lar.
Yahudi:
– Umar›m, bafl›m›z› derde sokacak bir fleyler söylemez.
Sikes kötü kötü s›r›tarak:
– Söyleyebilir de. O zaman yand›n Fagin, dedi.
Yahudi, sözünün kesildi¤ini fark etmemifl gibi konuflurken,
Bill’e dikkatle bakarak:
– Bizim plânlar suya düflerse, daha birçoklar›n›n da hâli
yamand›r. Bu da, benden çok senin için kötü olur can›m, de-
di.
Adam irkildi, Yahudi’ye öfkeli gözlerle bakt›. Fakat Fa-
gin’in omuzlar› kulaklar›na kadar kalkm›fl, gözleri bombofl,
karfl›s›ndaki duvara bak›yordu.
64