Oliver:
– Hem de pek çok efendim. Hiç bu kadar çok kitap gör-
memifltim ben.
– Onlar› sen de okursun. Yazar olmak ister miydin?
– Okumay› daha çok severim. Sak›n beni geri gönderece-
¤inizi söylemeyin efendim. Sokaklara atmay›n. Burada kala-
y›m. Uflak olay›m. Beni yine o sefil yere göndermeyin. Zaval-
l› bir çocu¤a ac›y›n.
K›sa bir sessizlik oldu. Sonra Bay Brownlow devam etti:
– Yavrum, korkmana hiç gerek yok. Ama önce yaflam›n›
anlat bana. Nereden geldi¤ini, sana kimin bakt›¤›n›, çeteye
nas›l kat›ld›¤›n›, bunlar›n hepsini bilmek istiyorum. Bana ger-
çe¤i söylersen yaflad›¤›n sürece sana ben bakaca¤›m, dedi.
Oliver a¤lamaya bafllad›. Bay Bumble ve düflkünler eviy-
le ilgili her fleyi anlatmaya bafllad›. Tam o s›rada, kap›n›n vu-
ruldu¤unu duydu. ‹çeriye giren Bay Brownlow’un arkadafl›
Bay Grimwig’di. Çaya gelmiflti. Bay Brownlow arkadafl›na Oli-
ver’› göstererek:
– Bu size anlatt›¤›m çocuk, Oliver Twist. Güzel bir çocuk
de¤il mi? dedi.
– Bilmiyorum. Çocuklar aras›nda bir fark görmem. Ancak
solgun çocuklar ve öküz suratl› çocuklar diye iki çeflit çocuk
bilirim.
– Sence Oliver hangisinden?
– Solgun çocuklardan. Nereden gelmifl? Kim bu çocuk?
Ne iflle u¤rafl›r? Yaflam öyküsünü ne zaman dinleyece¤iz?
Bay Brownlow:
71
