TOM’UN YEN‹ HANIMI
Kahvalt› sofras›nda Saint Clare, efline amcas›n›n k›z›n›, onun
omuzlar›ndaki yükü hafifletmek için getirdi¤ini; biraz kendine zaman
ay›rmas›n›, genç ve güzel bir kad›n olarak kendisine daha iyi bak-
mas›n› istedi¤ini söyledi.
Mary:
– Hofl geldi, dedi. O da yak›nda, buradaki kad›nlar›n durumunu
yak›ndan görüp anlayacak. Kölelerin bana yaflam› zehir ettiklerinin
bilinmesini isterim. Asl›nda kendi ç›kar›m›z› düflünürsek, bu kölele-
rin hepsini defetmemiz gerekir.
Saint Clare, eflinin bu sözleri üzerine onunla hafif bir tart›flma-
ya girdi. Mary, en sad›k kölesi Mammy’yi bile bencil buldu¤unu,
çünkü uykusunun çok a¤›r oldu¤unu söylüyordu.
Ophelia, bu tart›flmalar› çok basit sorular sorarak kararl› bir bi-
çimde dinliyordu.
Saint Clare, eflinin nankörlük ve bencillik yüklü de¤erbilmez
sözlerini, öfkesini bast›rmaya çal›flan alayl› bir yüz ifadesiyle dinli-
yordu.
Mary, kölelerden ve en sad›k hizmetçisi Mammy’den uzun uzun
yak›nd›ktan sonra; bütün bu davran›fllara, kocas›n›n, kölelere bir-
çok konuda hoflgörülü davranmas›n›n neden oldu¤unu söyleyerek
ba¤lad›. Kahvalt› sofras›ndaki konuflmalar› düflünceli bir biçimde
41