TOPSY
Ophelia, bir sabah evin iflleriyle u¤rafl›rken, Augustin’in kendisi-
ne seslendi¤ini duydu. Adam, sekiz yafllar›nda küçük bir zenci k›z›
göstererek aç›klad›:
– Bak, bu Topsy (Tapsi); bunu sana ald›m.
Küçük k›z›n, zekâ ve incelik tafl›yan bir yüzü vard›. Üstü bafl›
dökülüyordu; gördüklerine flaflk›nl›k içinde bak›yordu.
Ophelia can s›k›nt›s›yla, onu buraya neden getirdi¤ini sorunca,
Augustin yan›tlad›:
– Onu e¤iterek yola getirebilece¤ini düflündüm.
Saint Clare, k›za dönerek flark› söyleyip dans etmesini istedi.
K›z, söylenileni inan›lmaz bir k›vrakl›kla yapt›. Augustin, Topsy’ye:
– ‹flte yeni han›m›n, dedi. Art›k ona emanetsin. ‹yi bir insan ola-
caks›n...
Küçük k›z, söylenenleri alayc› bir sayg›yla karfl›lad›.
Ophelia, evde zenci çocuk kaynad›¤›n› söyleyerek, bir kez da-
ha, bu k›z› neden getirdi¤ini sordu.
Saint Clare, o zaman Ophelia’ya iflin asl›n› anlatt›:
– Bu k›z, her gün sarhofl olan meyhaneci bir kar› kocan›n ya-
n›nda, onlar›n kavgalar›n› dinleyip onlar›n dayaklar›n› yiyerek yafl›-
yordu. Senin, bu k›za iyi bir terbiye vererek yetifltirmeni istiyorum.
Ophelia, k›z› al›p mutfa¤a götürdü. Ama oradakiler onu tiksintiy-
le karfl›lad›lar. Çocukla kimsenin ilgilenmedi¤ini görünce de, kollar›-
56