001-321emin.QXD - page 112

80
Anayasa
Hilâfet ve Saltanat Konular› Üzerine Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde
Yapt›¤›m Aç›klamalar
Buna karfl› olan görüflte aç›kl›k yoktu. “Saltanat millete geçmifltir, saltanat kalmam›fl-
t›r; Hilâfet de saltanat demektir, o halde onun da varl›¤›n›n bir anlam› yoktur” fleklin-
de aç›k ve kesin konuflulam›yordu. Otuz yedi gün sonra, 25 Eylül’de, bir gizli oturum-
da, Meclis’e baz› aç›klamalar yapmay› yararl› sayd›m. Ortaya at›lan duygu ve düflün-
celere gerekli cevaplar› verdikten sonra, bafll›ca flu görüflleri ileri sürmüfltüm :
“Türk milletinin ve onun tek temsilcisi bulunan yüce Meclis’in, vatan›n ve mille-
tin istiklâlini, hayat›n› kurtarmaya çal›fl›rken, hilâfet ve saltanatla, halife ve sul-
tanla bu kadar çok meflgul olmas› sak›ncal›d›r. fiimdilik bunlardan hiç söz etme-
mek yüksek menfaatlerimiz gere¤idir. E¤er maksat, bugünkü halife ve Padiflah’a
ba¤l›l›k ve sadakatten ayr›lmad›¤›n› söylemek ve belirtmekse, bu zat haindir.
Düflmanlar›n vatan ve millet aleyhinde kulland›klar› bir maflad›r. Buna halife ve
padiflah deyince, millet onun emirlerine uyarak düflman›n emellerini yerine getir-
mek mecburiyetinde kal›r. Hain veyahut makam›n›n kudret ve yetkilerini kullan-
mas› yasaklanm›fl olan zat, zaten padiflah ve halife olamaz. O halde “onu tahttan
indirip yerine derhal di¤erini seçeriz” demek istiyorsan›z, buna da bugünün du-
rum ve flartlar› elveriflli de¤ildir. Çünkü tahttan indirilmesi gereken zat, milletin
yan›nda de¤il, düflmanlar›n elindedir. Onun varl›¤›n› yok sayarak bir di¤erine ita-
at etmek tasavvur ediliyorsa, bugünkü halife ve sultan, haklar›ndan vazgeçme-
yerek ‹stanbul’daki kabinesiyle, bugün oldu¤u gibi makam›nda oturup faaliyetini
devam ettirece¤ine göre, millet ve yüce Meclis, as›l gayesini unutup da halifeler
davas›yla m› u¤raflacakt›r? Ali ile Muaviye devrini mi yaflayaca¤›z? Özet olarak,
bu konu genifl, nazik ve önemlidir. Çözümü, bugünün ifllerinden de¤ildir.
Meseleyi kökünden çözmeye giriflecek olursak, bugün içinden ç›kamay›z. Bunun
da zaman› gelecektir.
Bugün koyaca¤›m›z kanunî esaslar, varl›¤›m›z› ve istiklâlimizi kurtaracak olan
Millet Meclisi’ni ve millî hükûmeti güçlendirmeyi hedef alm›fl bir anlam ve yet-
kiyi içine almal› ve ifade etmelidir.”
Efendiler, bu aç›klamalar›mdan bir hafta önce, ben de Meclis’e bir tasar› vermifltim. 13
Eylül 1921 tarihli olup siyasî, sosyal, idarî, askerî görüflleri özetleyen ve idarî teflkilât
ile ilgili kararlar› içine alan bu tasar›, Meclis’in 18 Eylül 1921 tarihli toplant›s›nda okun-
du. ‹flte, bu tarihten daha dört ay geçtikten sonra yürürlü¤e giren ilk Teflkilât-› Esasi-
ye Kanunu bu tasar›dan ç›km›flt›r.
Nutuk : s.382
1921 VE 1924 ANAYASALARI
Birinci Bölüm
1921 Anayasas› ve 1923 De¤iflikli¤i
1921 ve 1924 Anayasalar› Türkiye’de cumhuriyet döneminde Türkiye Büyük Mil-
let Meclisi taraf›ndan yap›lan ilk ve son anayasalard›r. Kurtulufl Savafl› içindeki ku-
rulufl y›llar›n›n devlet yap›s›n› belirleyen 1921 Anayasas› çok k›sa bir belgedir (23+1
ek madde). Anayasalar›n geleneksel bölümlerinden yaln›zca birini, devletin temel
kuruluflunu gösterir. Hak ve özgürlükler bölümü, önsözü, de¤ifltirilme yöntemini
gösteren hükümleri yoktur. Ân›n en âcil gereklerini karfl›lamak için zaten geçici
olarak tasarlanm›fl bir belge gibidir. Yine de Türkiye Cumhuriyeti’nin anayasa gele-
ne¤ini bafllatan çok önemli esaslar getirir.
1921 Anayasas›, “Egemenlik kay›ts›z flarts›z milletindir. Yönetim biçimi halk›n
mukadderat›n› bizzat ve bilfiil idare etmesi esas›na dayal›d›r” diyen 1. maddesi ile
Türkiye’de cumhuriyeti, yaln›z fiilen de¤il, hukuken de kurmufltur. Bu maddeye
1923’te eklenen “Türkiye Devleti’nin hükûmet biçimi Cumhuriyet’tir.” cümlesi ad›n
resmen konmas›ndan ibarettir. Yoksa Birinci Türkiye Büyük Millet Meclisi, 1921
Anayasas›’n›n 1. maddesiyle cumhuriyet esas›n› tan›mlam›fl ve kabul etmifl bulunu-
yordu. Nitekim 1922’de Osmanl› ‹mparatorlu¤u’nun ortadan kalkt›¤›n› ilân eden 307
No.lu Meclis karar› “… Teflkilât-› Esasiye Kanunu (1921 Anayasas›) ile egemenlik
haklar› milletin kendisine verildi¤inden ‹stanbul’daki padiflahl›¤›n varolmad›¤›na ve
tarihe kar›flm›fl oldu¤una …” diyerek bunu teyid ediyordu. Saltanat› kald›ran 308
No.lu Meclis karar› da “… (Türk milleti) Teflkilât-› Esasiye Kanunu’nu ç›kararak
onun birinci maddesi ile Hâkimiyeti Padiflahtan al›p
bizzat Millete … vermifltir.” derken bu durumu
pekifltiriyordu. K›sacas› Cumhuriyet’e giden
yolda 29 Ekim 1923 Kanunu önemsiz de¤il
ama, esas olarak biçimsel bir aflamayd›.
1921 Anayasas›, “yürütme erki ve ya-
sama yetkisi milletin tek ve gerçek tem-
silcisi olan Büyük Millet Meclisi’nde bulu-
nur ve toplan›r” diyen 2. maddesi ile parla-
menter meflruiyet (yasaman›n üstünlü¤ü) il-
kesini getirmifl bunu “Türkiye Devleti, Büyük
Millet Meclisi Hükûmeti unvan›n› tafl›r” di-
yen 3. maddeyle açarak, yasaman›n üstünlü¤ü ilkesinin kat› uygulamas› olan mec-
lis hükûmeti (güçler birli¤i) sistemini kurmufltur. Öyle ki, “Büyük Millet Meclisi, hü-
kûmetinin bölündü¤ü daireleri… kendi seçti¤i vekiller eliyle yönetir… onlar› yön-
lendirir… ve de¤ifltirir” (mad. 8). Di¤er bir deyiflle, yürütme organ› ortak sorumlu-
luk tafl›yan ve güçler ayr›l›¤› sisteminde oldu¤u gibi kendi yetkileri de bulunan bir
bakanlar kurulu (kabine) de¤il, ad› üstünde, yasama organ›n›n vekili olan bir ‹cra
Vekilleri Heyeti’dir.
Özetle, 1921 Anayasas›’n›n benimsedi¤i temsilî demokrasi modelindeki iliflkiler
hiyerarflisi flöyledir: Halk-Parlamento-Hükûmet-Bürokrasi ya da Millet-Yasama-Yü-
rütme-Yönetim. Millet iradesi ile meclis iradesi de seçim dönemi boyunca özdefltir.
Meclis’in 7. maddede say›lan yetkileri flunlard›r: fier’î hükümlerin uygulanma-
s›, tüm kanunlar›n yap›lmas› ve de¤ifltirilmesi, bar›fl imzalanmas› ve vatan müdafa-
as› ilân› gibi (Hukuku Esasiye). Kanunlar ve nizamlar›n düzenlenmesinde “zaman›n
ihtiyaçlar›na uygun” f›k›h ve hukuk hükümleri ile teamüller esas al›n›r.
Büyük Millet Meclisi’nin seçimi ve toplant›lar›na iliflkin 4, 5 ve 6. maddelerde-
ki ilginç hükümlerden biri, milletvekillerinin, kendilerini seçen vilâyetin ayr›ca ve-
kili olmay›p umum milletin vekili olmas›d›r. Daha sonraki tüm anayasalarda da yer
alan bu hükmün arkas›nda, Türk siyasal kültürüne damgas›n› vurmufl olan Jakobe-
nizm’in ve emredici vekâlet alerjisinin varl›¤› hissedilmektedir. Büyük Millet Mecli-
si üyelerinin vilâyetler halk›nca (1946’ya kadar iki dereceli seçimle) seçilece¤ini
söyleyen 4. maddenin ise, 1921 Anayasas›’n›n, Birinci Türkiye Büyük Millet Mecli-
si’nde en uzun ve sert tart›fl›lan maddesi oldu¤una geçerken de¤inelim. 12. mad-
deyle birlikte hükûmet teklifindeki biçimleriyle korporatif temsili (meslekî temsili)
öngören bu maddeleri meclis ço¤unlu¤u reddetmifltir. Türk siyasal hayat›nda hep
de¤iflik dozlarda hayata geçirilmeye baflland›¤›n› gözlemek için 1960-61 Kurucu
Meclisi’ni beklemek gerekecektir.
1921 Anayasas›’n›n 9. maddesinin 3. cümlesine göre ‹cra Vekilleri Heyeti, içle-
rinden birini kendilerine baflkan seçerlerken, 1922 tarihli bir kanunla meclis onu da
do¤rudan seçer hâle gelmifltir. Ancak bu de¤ifliklik k›sa ömürlü olacak, 1924 Ana-
yasas›’na tafl›nmayacakt›r; yasaman›n üstünlü¤ü anlay›fl›n›n Birinci Türkiye Büyük
Millet Meclisi’nin ço¤unlu¤una ne denli egemen oldu¤unu göstermesi bak›m›ndan
ilginçtir. Buna karfl›l›k, 1923 tarihli bir baflka kanunla ‹cra Vekilleri Heyeti’nde “or-
“TBMM Reisi Mustafa Kemal” yaz›l› mühür
TEfiK‹LÂT-I ESAS‹YE KANUNU (ANAYASA)
ATATÜRK’ÜN
ANLATIMIYLA
NUTUK’TA
1...,102,103,104,105,106,107,108,109,110,111 113,114,115,116,117,118,119,120,121,122,...960
Powered by FlippingBook