‹nhan, Mustafa Zühtü
          
        
        
          1881 ‹stanbul
        
        
          1970 ‹stanbul
        
        
          Lozan Konferans›’na dan›flman ola-
        
        
          rak kat›lan iktisatç›. Mülkiye Mekte-
        
        
          bi’ni bitirdi. II.Abdülhamid dönemi-
        
        
          nin bask›s›na dayanamayarak gizlice
        
        
          Rusya’ya gidip bir süre orada kald›
        
        
          (1902-1904). Daha sonra Alman-
        
        
          ya’ya geçerek Berlin Üniversite-
        
        
          si’nde ö¤renim gördü. II.Meflruti-
        
        
          yet’in ilân› üzerine yurda döndü
        
        
          (1908). Dârülfünun Hukuk Bölü-
        
        
          mü’nde iktisat ve istatistik dersleri
        
        
          verdi. Çeflitli yüksekokullarda ö¤re-
        
        
          tim üyesi olarak çal›flt›. Ticaret ve ‹k-
        
        
          tisat Vekâleti müsteflarl›¤›na atand›.
        
        
          Lozan Konferans›’na iktisat dan›flma-
        
        
          n› olarak kat›ld› (1923).
        
        
          Bafll›ca eserle-
        
        
          ri:
        
        
          Usul-i Maliye
        
        
          (1910),
        
        
          Kavaid-i Tek-
        
        
          lifiye
        
        
          (1912),
        
        
          ‹flletme ‹ktisad›
        
        
          (1919),
        
        
          Sigortac›l›k Tekni¤i
        
        
          (1942).
        
        
          
            ‹nhisarlar Vekâleti
          
        
        
          bk.
        
        
          
            Gümrük ve Tekel Bakanl›¤›
          
        
        
          
            ‹nk›lâp Kanunlar›
          
        
        
          bk.
        
        
          
            Devrim Kanunlar›
          
        
        
          
            ‹nk›lâp Tarihi Enstitüsü
          
        
        
          bk.
        
        
          
            Türk ‹nk›lâp Tarihi Enstitüsü
          
        
        
          
            ‹nk›lâpç›l›k (Devrimcilik)
          
        
        
          Türkiye Cumhuriyeti’nin temel ilkele-
        
        
          rinden; Atatürk’ün yapt›¤› yeniliklere
        
        
          (reformlara) verilen genel ad; devrim-
        
        
          cilik. Devletçilik, lâiklik, halkç›l›k,
        
        
          milliyetçilik ve cumhuriyetçilik gibi,
        
        
          Atatürk döneminde Cumhuriyet Halk
        
        
          F›rkas›’n›n ve T.C. Anayasas›’n›n il-
        
        
          kelerinden biri oldu. ‹nk›lâpç›l›k kav-
        
        
          ram›n›n ard›nda, dünya kültürü ve uy-
        
        
          garl›¤›n›n kazan›mlar›ndan halk›m›z›
        
        
          yararland›rma çabas› yatar. Bu çabalar
        
        
          sonucu Türkiye’de köklü bir rejim de-
        
        
          ¤iflikli¤i gerçeklefltirildi: Cumhuriyet
        
        
          kuruldu; halifelik kald›r›larak lâikli¤e
        
        
          zemin haz›rland›; yarg› ve ö¤retimde
        
        
          ikili¤e son verildi, yönetim lâiklefltiril-
        
        
          di; yeni alfabenin kabulü ve dilin sa-
        
        
          delefltirilmesiyle genifl y›¤›nlar oku-
        
        
          ma-yazma ve bilime y
        
        
          n› kazand›.
        
        
          
            ‹nönü
          
        
        
          Kurtulufl Savafl› s›ra
        
        
          ‹kinci ‹nönü Savafllar
        
        
          Anadolu Bölgesi’nde
        
        
          ba¤l› ilçe.
        
        
          
            ‹nönü Evi
          
        
        
          ‹smet ‹nönü’nün, 192
        
        
          tatillerini geçirdi¤i, ‹
        
        
          ada’daki evi. ‹nönü
        
        
          dönüfltürülerek 1990’
        
        
          d›. Müzede, ‹nönü’nü
        
        
          li foto¤raflar, karika
        
        
          kupürleri sergilenmek
        
        
          ‹stanbul’da çeflitli maksatlarla gizli ve aç›k olmak üzere kurulmufl,
        
        
          parti veya dernek ad› alt›nda birtak›m kurulufllar da vard›.
        
        
          ‹stanbul’da önemli say›labilecek kurulufllardan biri ‹ngiliz Muhipleri
        
        
          Cemiyeti (‹ngiliz Dostlar› Derne¤i) idi. Bu addan, ‹ngilizlere dost olan-
        
        
          lar›n kurdu¤u bir dernek anlafl›lmas›n. Bence, bu derne¤i kuranlar,
        
        
          kendi flah›slar›n› ve kendi ç›karlar›n› gözetenler ile, kendi ç›karlar›-
        
        
          n›n korunma çaresini Lloyd George (Loyt Corc) hükûmeti arac›l›¤› ile
        
        
          ‹ngiliz himayesini sa¤lamakta arayanlard›r. Bu zavall›lar›n, ‹ngiliz
        
        
          Devleti’nin, Osmanl› Devleti’ni bir bütün olarak korumak ve himaye
        
        
          etmek iste¤inde olup olamayaca¤›n› bir defa olsun dikkate al›p al-
        
        
          mad›klar›, üzerinde düflünülmeye de¤er.
        
        
          Bu derne¤e girenlerin bafl›nda Osmanl› Padiflah› ve Halife-i Rûy-i Ze-
        
        
          mîn unvan›n› tafl›yan Vahdeddin, Damat Ferit Pafla, Dahiliye Nâz›r›
        
        
          olan Ali Kemal, Âdil ve Mehmet Ali Beyler ile Sait Molla bulunuyordu.
        
        
          Dernekte Rahip Frew (Fru) gibi ‹ngiliz milletinden baz› macera heves-
        
        
          lileri de vard›. Yap›lan ifllemlerden ve gösterilen faaliyetlerden anla-
        
        
          fl›ld›¤›na göre, derne¤in baflkan› Rahip Frew idi.
        
        
          Bu derne¤in iki yönü ve iki ayr› niteli¤i vard›. Biri, aç›k yönü ve usulü-
        
        
          ne uygun teflebbüslerle ‹ngiliz himâyesini sa¤lama amac›na yönelmifl
        
        
          olan niteli¤i idi. Öteki de gizli yönüydü. As›l faaliyet, bu gizli yöndey-
        
        
          di. Memleket içinde örgütlenerek isyan ve ihtilâl ç›karmak, millî fluuru
        
        
          felce u¤ratmak, yabanc› müdahalesini kolaylaflt›rmak gibi haince te-
        
        
          flebbüsler, derne¤in bu gizli kolu taraf›ndan idare edilmekteydi. Sait
        
        
          Molla’n›n, derne¤in aç›ktan yapt›¤› çal›flmalar›nda oldu¤u gibi gizli ça-
        
        
          l›flmalar›nda da ondan daha çok rol oynad›¤› görülecektir. Bu dernek
        
        
          hakk›nda söylediklerim, s›ras› geldikçe yapaca¤›m aç›klamalar ve ge-
        
        
          re¤inde gösterece¤im belgelerle daha kolay anlafl›lacakt›r.
        
        
          (.........)
        
        
          Efendiler, Amasya’da görüflmelere bafllad›¤›m›z 20 Ekim günü, al›nan
        
        
          bilgilerin özeti fluydu: ‹stanbul’da, Hürriyet ve ‹tilâf Partisi, Askerî Ni-
        
        
          gâhban Cemiyeti ve ‹ngiliz Muhipleri Cemiyeti bir blok kurdular. Bu
        
        
          blokla, Ali Kemal ve Sait Molla gibi kimseler, az›nl›klar› sürekli olarak
        
        
          Kuvâ-yi Milliye aleyhine k›flk›rtmaya bafllad›lar. Rum ve Ermeni pat-
        
        
          rikleri, Kuvâ-yi Milliye aleyhine ‹tilâf Devletleri temsilcilerine baflvur-
        
        
          dular. Ermeni Patri¤i Zaven Efendi, Teologos gazetesinde yay›nlad›-
        
        
          ¤› bir mektupla, son Millî Mücadele hareketinden dolay› Ermenilerin
        
        
          göç etmekte olduklar›n› ilân etti.
        
        
          (.........)
        
        
          Efendiler, ‹stanbul’daki gizli dernekler ve bu derneklere öncülük
        
        
          eden ve Harbiye Nâz›r› Cemal Pafla’n›n mektubunda da itiraf edildi¤i
        
        
          üzere, s›rtlar›n› yabanc›lara dayam›fl olan birtak›m flah›slar, bol para
        
        
          ve Ali R›za Pafla Kabinesi’nin gösterdi¤i alabildi¤ine hoflgörü ve uyu-
        
        
          flukluk sayesinde, memleketi bafltan bafla atefle vermek için olanca
        
        
          güç ve gayretleriyle çal›fl›yorlard›. Bu konudaki bilgiler ve elde edi-
        
        
          len belgeler de, hükûmetin vukuf ve bilgileri d›fl›nda b›rak›lm›fl de¤il-
        
        
          di. ‹stanbul’daki teflkilât›m›z ve ald›¤›m›z tedbirler sayesinde elde
        
        
          edilmifl bir k›s›m belgeler, oldu¤u gibi Cemal Pafla’n›n ve Sadrazam
        
        
          Pafla’n›n ellerine teslim edilmiflti. Bu belgeler, o tarihte yabanc› tem-
        
        
          silcilere de verilmifl ve bu yolla ‹tilâf Devletleri hükûmetlerinin ço-
        
        
          ¤unca ö¤renilmifl ve o tarihlerde özetleri bütün komutanlara ve öte-
        
        
          ki ilgililere duyurulmufl oldu¤una göre, art›k olay›n tarihe kar›flm›fl
        
        
          oldu¤u bugünde, yüce heyetinizce ve milletçe bilinmesinde bir sa-
        
        
          k›nca görmüyorum.
        
        
          
            Sait Molla Nas›l Çal›fl›yordu?
          
        
        
          Millî Mücadele s›ras›nda u¤rad›¤›m›z aç›k ve gizli güçlükler üzerinde
        
        
          köklü bir fikir verebilecek ve gelecek kuflaklara ibret ve ders olacak
        
        
          nitelikteki söz konusu belgeleri, oldu¤u gibi bilgilerinize sunmay› uy-
        
        
          gun buluyorum. Bu belgeler, ‹ngiliz Muhipleri Cemiyeti’nin sözde
        
        
          baflkan› olarak tan›nm›fl bulunan Sait Molla’n›n, Mister Frew ad›nda-
        
        
          ki rahibe gönderdi¤i mektuplar›n kopyalar›d›r.
        
        
          Efendiler, bu mektuplar›n suretlerinin al›nd›¤›n› hisseden Sait Mol-
        
        
          la’n›n, Türkçe ‹stanbul gazetesinin 8 Kas›m 1919 tarihli nüshas›nda bu
        
        
          mektuplardan söz ederek uzun ve sert bir dille kaleme al›nm›fl bir
        
        
          tekzip yay›mlam›fl olmas›na ra¤men, gerçekler inkâr edilemez. Bu
        
        
          mektuplar›n suretleri, Sait Molla’n›n evinden ve mektuplar›n müs-
        
        
          veddelerinin yaz›l› bulundu¤u bir defterden aynen al›nm›flt›r. Bu du-
        
        
          rum bir yana, mektuplar›n içindekiler, memlekette kendini gösteren
        
        
          durumlar ve olaylarla ve ayr›ca, ne olduklar› ortaya ç›kan baz› flah›s-
        
        
          larla tam bir uygunluk göstermektedir. (...)
        
        
          
            Nutuk : s.5, 170, 178, 201.
          
        
        
          ‹NG‹L‹Z MUH‹PLER‹ CEM‹YET‹
        
        
          
            ATATÜRK’ÜN
          
        
        
          
            ANLATIMIYLA
          
        
        
          
            NUTUK’TA