Miralay Sad›k
          
        
        
          1860 ‹stanbul
        
        
          4 fiubat 1940 ‹stanbul
        
        
          Hürriyet ve ‹tilâf F›rkas› kurucular›n-
        
        
          dan, Kurtulufl Savafl› muhalifi asker ve
        
        
          siyaset adam›. ‹lkö¤renimini babas› Fili-
        
        
          beli Abdullah Efendi’den gördü. Askerî
        
        
          okullarda okudu; Mekteb-i Harbiye’den
        
        
          süvari te¤men rütbesiyle mezun oldu
        
        
          (1882). Bir süre Harp Okulu’nda ö¤ret-
        
        
          menlik yapt›. Suriye ve Trablusgarp’ta
        
        
          görev yapt›ktan sonra Manast›r’a atand›.
        
        
          Burada ‹ttihat ve Terakki Cemiyeti’ne
        
        
          girerek Manast›r örgütünün bafl›na geç-
        
        
          ti. II.Meflrutiyet’in ilân›ndan sonra ‹tti-
        
        
          hat ve Terakki’nin temsilcisi olarak ‹s-
        
        
          tanbul’a geldi. Ancak yöneticileriyle gö-
        
        
          rüfl ayr›l›¤›na düflünce 1911’de örgütten
        
        
          ve askerlikten ayr›ld›. Hürriyet ve ‹tilâf
        
        
          F›rkas› kurucular› aras›nda yer ald›. Bir
        
        
          süre sonra Halâskâr Zabitan adl› askerî
        
        
          komiteyi yönlendirerek 1912’de ‹ttihat
        
        
          ve Terakki Hükûmeti’ni düflürdü.
        
        
          1913’te ‹ttihatç›lar›n Bab›âli Bask›n›
        
        
          sonras› yönetime el koymas› üzerine Pa-
        
        
          ris’e, oradan da M›s›r’a kaçt›. I.Dünya
        
        
          Savafl›’ndan sonra ‹stanbul’a dönerek
        
        
          partisinin bafl›na geçti. Ulusal Kurtulufl
        
        
          Savafl› karfl›t› ‹ngiliz Muhipleri Cemiye-
        
        
          ti’nde görev ald›. Bu yüzden ulusal ha-
        
        
          reketin baflar›ya ulaflmas›ndan sonra
        
        
          “Yüzellilikler” listesine al›n›p yurt d›fl›-
        
        
          na ç›kar›ld›; Romanya’da yaflad›.
        
        
          1940’ta Cumhurbaflkan› ‹smet ‹nö-
        
        
          nü’nün özel izniyle yurda döndüyse de
        
        
          dönüflünün ertesi günü öldü.
        
        
          624
        
        
          
            Miralay Sad›k
          
        
        
          MUSTAFA KEMAL VE M‹NBER GAZETES‹
        
        
          karfl› uyar›yordu.” (Atatürk, L.K. s.224) “Fethi Bey, ç›kard›¤› muha-
        
        
          lefet gazetesinde, Tevfik Pafla’ya karfl› bir kampanyaya giriflmifl,
        
        
          kuvvetli bir hükûmetin gerekli oldu¤u flu s›rada Tevfik Pafla kabine-
        
        
          sinin, millî felâket karfl›s›nda sadece bir seyirci olarak kald›¤›n› öne
        
        
          sürüyordu. Mustafa Kemal, elindeki paras›n›n bir k›sm›n› bu gazete-
        
        
          ye yat›rd› ve Fethi Bey ile birlikte gazete idarehanesinde çal›flmaya
        
        
          bafllad›. Yazd›¤› imzas›z yaz›larla kamuoyunu etkileyebilece¤ini um-
        
        
          maktayd›. Üç arkadafl(5) fiiflli’deki evin ilk kat›ndaki büyük odada
        
        
          memleketi kurtarman›n bir yolunu bulmak için baflbafla verip planlar
        
        
          yap›yorlard›.” (Atatürk, L.K. s.230)
        
        
          Mustafa Kemal ve Minber gazetesi konusuna Falih R›fk› Atay
        
        
          “Çankaya” adl› yap›t›n›r 158. sayfas›nda flu sat›rlarla de¤inmektedir:
        
        
          «Bir müddet sonra ‹stanbul’da bir gündelik gazete meselesi or-
        
        
          taya ç›kar. Gazetenin bafl›nda Fethi Bey var. Mustafa Kemal az da ol-
        
        
          sa sermaye koyanlar aras›nda.
        
        
          Bu yeni ticaret büsbütün tatl›;(6) yazacaks›n, yazd›racaks›n, üs-
        
        
          telik de para kazanacaks›n. Gazete müflterisi nedir? Bir gazeteyi
        
        
          alanlardan yüzde kaç› ciddî yaz› okur, yüzde kaç› merakl› havadisler
        
        
          ve tefrikalar peflindedir. Mustafa Kemal’in bunlar hakk›nda hiçbir fik-
        
        
          ri yok. O san›yordu ki, o günkü gazetelerde Fethi Bey’den daha ak›l-
        
        
          l› baflyazar m› var, kendisinden daha iyi polemik ilhamlar› kim vere-
        
        
          bilir? O halde bu gazetenin sürümde, hepsinden daha yüksek olmas›
        
        
          pek tabiî de¤il midir? Birçok gazeteyi niçin imzalar› alt›nda ç›kan bir
        
        
          kitaptan daha fazla sürdürece¤i sualini kendilerine sormam›fllar,
        
        
          sonra bir gazete yazarl›¤›n›n hususiyetleri üzerinde de durmam›fllard›r.
        
        
          Biz okurlar›m›zla konufltuklar›m›z› birbirine kar›flt›r›r›z; konufl-
        
        
          tuklar›m›z, seviyece, zevkçe, afla¤› yukar› bir ayarda olduklar›m›zd›r.
        
        
          Bunlar çok defa gazete bile okumazlar, be¤endikleri gazete en az,
        
        
          ele almad›klar› gazete ise çok satar. Evet gazetecilik de bir ticaret
        
        
          ama, bir fikir adam› için dahi incir, üzüm al›flverifli kadar anlamad›¤›
        
        
          bir ticaret.
        
        
          Mustafa Kemal de gazetesini evinde okur, pek hofluna gider.
        
        
          Herkesin elinde görme sevincini tatmak için erken soka¤a ç›kar. Ne
        
        
          kimsenin elinde, ne müvezzilerin a¤z›ndad›r. Böyle bir gazete ç›kt›-
        
        
          ¤›ndan sokaktaki, tramvaydaki, otobüsteki, flehir habersiz görünür.
        
        
          Halbuki Mustafa Kemal meclislerinin hepsinde, herkesin gazeteden
        
        
          haberi vard›r.
        
        
          Gazete teknesi, incir teknesi kadar da dayanmaz. Bütün kuman-
        
        
          danl›k hayat›ndan nesi kalm›flsa, bu gazetede eriyip gider.»
        
        
          
            Minber’in Amac›
          
        
        
          Minber gazetesinin yay›mlanmas›ndaki amac› flu üç esas nokta-
        
        
          da belirlemek mümkündür:
        
        
          a) Fethi Bey’in (Okyar) eski partisi olan “‹ttihat ve Terakki”ye yö-
        
        
          nelik haks›z sald›r›lar› önlemek ve do¤rular› izah etmek,
        
        
          b) Tevfik Pafla’n›n parlamentoda güvenoyu almas›n› engelleyici ni-
        
        
          telikte yo¤un propaganda yapmak,
        
        
          c) Fethi Bey taraf›ndan yeni kurulan Osmanl› Hürriyetperver Avam
        
        
          F›rkas›’n›n sözcülü¤ünü yapmak,
        
        
          d) Bunlardan baflka günlük haberleri de sa¤l›kl› olarak okuyucuya
        
        
          ulaflt›rmak.
        
        
          Bu gazetenin birçok baflyaz›lar›n› Mustafa Kemal yazm›flt›r. An-
        
        
          cak orduda görevli oldu¤u için yaz›lar›n›n alt›na imza koyamam›flt›r.
        
        
          Ne var ki yaz›lar›n ifade ve üslûbu, kullan›lan kelimelerin niteli¤i,
        
        
          bunlar›n Mustafa Kemal’in kaleminden ç›kt›¤›n› kan›tlayacak nitelik-
        
        
          tedir.
        
        
          O günlerin Mustafa Kemal’i “bu gazete ile ortak oldu¤unu, haya-
        
        
          t›nda ilk ve son gazetecili¤inin bu oldu¤unu, bunun da baflar›s›zl›kla
        
        
          sona erdi¤ini” söylemektedir. Oysa Mustafa Kemal’in gazetecili¤i
        
        
          “Minber” ile bafllam›fl, daha sonraki y›llarda da di¤er bas›n ürünle-
        
        
          rinde baflar›yla devam etmifltir.”
        
        
          1) fievket Süreyya Aydemir, TEKADAM, Cilt 1, s.333.
        
        
          2) Tar›k Zafer Tunaya, Türkiye’de Siyasî Partiler, Cilt II, s.70-73.
        
        
          (Partinin Kuruluflu, 10-19 Ekim aras›ndad›r.)
        
        
          3) Fethi Okyar bu partinin kurulufl dilekçesini Karesi Milletvekili
        
        
          Hüseyin Kadri ile birlikte imzalam›flt›r.
        
        
          4) Minber’in ilk nüshas› 1 Kas›m’da yay›mlanm›fl, oysa Mustafa Ke-
        
        
          mal, ancak 13 Kas›m’da ‹stanbul’a gelmifltir. Bu durumda Fethi
        
        
          Bey’le Mustafa Kemal’in “Minber” gazetesini yay›mlama konu-
        
        
          sundaki görüflmelerinin, ‹lhami Soysal’›n araflt›rma yaz›s›nda da
        
        
          de¤indi¤i üzere, daha önce ve 1918 A¤ustos ay›nda, Suriye Ordu
        
        
          Komutanl›¤›ndan istifa edip ‹stanbul’da bulundu¤u günlerde
        
        
          gerçekleflmifl olmas› kuvvetle muhtemel görünmektedir. (N.‹.)
        
        
          5) Üçüncü arkadafl “Minber” gazetesinin imtiyaz sahibi ve sorum-
        
        
          lu müdürü olan Dr.Rasim Ferit Talay’d›r.
        
        
          6) Mustafa Kemal, ‹stanbul’a geldi¤inde arkadafllar›n›n önerisiyle
        
        
          tasarruflar›n›n bir bölümünü incir ticareti yapan bir tüccara de-
        
        
          ¤erlendirmesi için vermifl ve bu iflte paras› batm›flt›r.
        
        
          Kaynak : Nuri ‹nu¤ur, Türk Bas›n Tarihi (1919-1989), Gazeteciler Cemiyeti
        
        
          Yay›nlar›, ‹stanbul 1992, s.16.
        
        
          
            Miralay Sad›k Bey