shift
(şift) değiştirme / değiş-
tirmek
shine
(şayn) parlamak/parıltı
shining
(şaynin) parlak, par-
layan
shiny
(şayni) parlak
ship
(şip) gemi
shirt
(şö:t) gömlek
shiver
(şivı) titremek, üşümek,
ürpermek
shock
(şok) sarsıntı, darbe,
şok / sarsmak
shoe
(şu:) ayakkabı
shoot
(şu:t) vurmak / top veya
tüfek atmak / şut çekmek
shooting star
(şu:ting:sta:)
meteor, kayan yıldız
shop
(şop) dükkân
shop-assistant
tezgâhtar
shopkeeper
(şopki:pı) dük-
kâncı
shopping
(şoping) alışveriş
shore
(şo:) sahil, kıyı
short
(şo:t) kısa, kısa boylu
shorten
(şo:tın) kısaltmak
shorts
(şo:ts) kısa pantolon,
şort
short-sighted
(şo:tsaytid) mi-
yop
shot
(şot) (tüfek vs.) silah se-
si, bir atış / şut
should
(şud) ...meli, ... malı
anlamını veren yardımcı fiil
shoulder
(şouldı) omuz /
omuzlamak
shout
(şaut) bağırmak / ba-
ğırma
shovel
(savıl) kürek / kürek-
lemek
show
(şou) göstermek / gö-
rünmek, gösteriş / gösteri,
sergi / temsil, şov
shower
(şauı) sağanak / duş
show-room
teşhir salonu
shrewd
(şru:d) kurnaz, açık-
göz
shriek
(şrik) tiz sesli / feryat
etmek, çığlığı basmak
shrimp
(şrimp) karides
shrink
(şrink) büzülmek, (ıs-
lanınca) çekmek, küçülmek
shrub
(şrab) çalı, funda
shudder
(şadı) ürpermek
shuffle
(şafıl) karıştırmak
shut
(şat) kapatmak, kapan-
mak / kapalı
shutter
(şatı) kepenek, panjur
shuttle
(satıl) mekik
shy
(şay) sıkılgan, çekingen
sick
(sik) hasta, midesi bu-
lanmış
sickness
(siknıs) hastalık
-134-
shift
