testereleri de bunlar gibidir. Yaln›z alt ucunda büyük bir a¤›rl›k bulunur,
öteki ucunda da bir makaradan geçen kal›n bir halat vard›r. Tayfalar bu
halat› çekince testere yukar› ç›kar. ‹p gevfleyince, a¤›rl›¤›n etkisiyle
afla¤› iner ve bu flekilde inip ç›karak geminin yoluna ç›kan buzlar› k›r-
maya çal›fl›r.
Bir defas›nda, bu testereleri tam zaman›nda kullanmaya bafllama-
sayd›k; flom a¤›zl› David’in dedikleri ç›kacak, büyük bir felâketle karfl›-
laflacakt›k. Buzlar aras›nda yol al›rken; bir ara, çevredeki buz parçala-
r›n›n döne döne birbirlerine yaklaflt›klar›n› fark ettik. Kaptan yukar›dan:
– Testereleri haz›rlay›n! diye seslendi. Bir ekip testerelere koflar-
ken; gemiyi de en büyük buz blokuna do¤ru çevirmifltik. Bunun orta-
s›nda, geminin girebilece¤i kadar bir delik açmak gerekiyordu. Birbiri-
ne çarpan buzlar, korkunç g›c›rt›l› sesler ç›karmaya bafllam›flt›. Kaybe-
dilecek zaman›m›z yoktu.
Kaptan:
– Çabuk olun aslanlar›m! Elinizi çabuk tutun arkadafllar! diyerek
tayfalar› yüreklendiriyordu.
Bütün gücümüzle çal›fl›yorduk. K›sa zamanda, geminin girece¤i
kadar bir boflluk açmay› baflard›k. Sonra, iç taraftan köfleleri baklava
dilimi fleklinde açt›k. Bu flekilde, buzlar s›k›flacak olursa, gemi orada
kalmay›p yukar› kalkabilecekti.
Kaptan:
– Mr. Tod, diye seslendi. Her olas›l›¤a karfl›, güvertede çad›r, yi-
yecek ve giyecekleri haz›rlat›n. S›k›fl›rsak çekmek kolay olsun.
Sonunda, kendimizi güvence alt›na alm›flt›k. Ama çevredeki man-
zaray› gördükçe insan›n içi pek rahat edemiyordu. Buzlar durmaks›z›n
hareket ediyor; içine s›¤›nd›¤›m›z parçay› da oynat›yorlard›. Bu manza-
ra, bir sihirbaz›n elinden ç›km›fl gibiydi. Bir anda, her yan›m›z buz te-
peleriyle kaplanm›fl; su görünmez olmufltu.
Görünürde baflka gemiler de vard›. Kendi teknemizi güvenceye al-
d›ktan sonra, flimdi onlar› izlemeye olanak bulabilmifltik. Ço¤u, bizim
yapt›¤›m›z gibi hareket etmiflti; ama içlerinden biri, tehlikeli bir duruma
düflmüfltü. Bizim kaptan, yukar› ç›k›p çevreyi bir daha gözden geçir-
di.Afla¤› indi¤inde:
72
