* * *
Balinan›n ifle yarayan baflka bir yeri de kemikleridir demifltik. Fa-
kat bu, bildi¤imiz anlamda kemikten biraz farkl›d›r. Bunlar balinan›n a¤-
z›nda, damak yerinde bulunur. Büyük büyük bloklar hâlinde, kenarlar›
tüy gibi ince k›llarla kapl›d›r. Balina a¤z›na çekti¤i deniz suyunu d›flar›
ç›kar›rken bu k›llar, suyun içinde bulunan fleylerin kaçmas›na engel
olur. ‹flte k›llar›n arkas›nda toplanan bu maddeler balinaya yiyecek olur.
Bu bölümler çok para eder. En iyi f›rçalar, kad›n elbiselerine tak›lan de-
¤erli tak›lar hep bundan yap›l›r.
Ya¤lar ay›kland›ktan sonra, s›ra kemiklerin ayr›lmas›na gelmiflti.
Bu ifl de bitince, balinan›n geri kalan bölümleri denize at›ld›. ‹fle yara-
mayan bu a¤›r yükü tafl›man›n hiçbir yarar› yoktu. Koca bal›¤› yakala-
mak iki, parçalamak tam dört saat sürmüfltü.
* * *
Melville (Melvil) Körfezi’ne gelene kadar, bu flekilde daha birkaç
balina yakalay›p parçalad›k. Bu körfezde deniz yolculu¤u, çok tehlike-
liydi. Suyun üstü iri iri buz parçalar›yla kapland›¤›ndan; geminin, bunla-
r›n aras›nda yol almas› çok zor ve tehlikeli oluyordu. Tehlikenin en bü-
yü¤üyse, tam bu buz tarlas›n›n ortas›ndan geçerken, güneybat› rüzgâr-
lar›n›n esmeye bafllamas›d›r. Rüzgâr›n, buzlar› birlefltirip gemiyi araya
s›k›flt›rarak parçalamas› büyük bir tehlikedir. Tayfalar aras›nda David
(Deyvid) adl› biri vard›. Bir gün:
– Ben, bu flekilde parça parça olup da¤›lan tam on iki gemi gör-
düm, diye anlatt›. Bu durumda, aç›kgözlülük edip buzlar›n üstünde yü-
rüyerek kaçamazsan, hiç kurtulufl çaresi yoktur. Bizim bafl›m›za da
bundan baflkas› gelecek de¤il ya! dedi.
Bu adam, her fleyin kötüsünü düflünür, çevresindekilerin de can›-
n› s›kard›.
Bir hafta kadar, bu buz parçalar› aras›nda yol ald›k. Kaptan, her
gün saatlerce “karga yuvas›”na ç›k›yor, geminin geçebilece¤i en uygun
yönü belirlemeye çal›fl›yordu. Buz testereleri, her olas›l›¤a karfl› haz›r
bekliyordu. Tahta testerelerinin nas›l bir fley oldu¤unu bilirsiniz. Buz
71