ledi. Sonunda bir araba sesi duyuldu. D›flardan kalabal›k
bir grubun sesi geliyordu.
– Öteki merdiven nerede?
– Ben bir tane getirdim.
– Bill buraya getir o¤lum. fiu köfleye daya. fiu ipi tut ba-
kay›m!
Büyük bir gürültü oldu.
Alice:
– Bill gelecek. Nedense her fleyi Bill’in üzerine yüklü-
yorlar. Bu baca da ne dar! Ama bir tekme atabilirim herhâl-
de, dedi.
Baca¤›n› olabildi¤ince uzatt›. O s›rada, ne biçim bir fley
oldu¤unu anlayamad›¤› bir hayvan, afla¤›ya do¤ru inmeye
bafllam›flt›. Korkudan ne yapaca¤›n› flafl›rm›flt›. Çok geç-
meden bunun Bill oldu¤unu anlad›. Çok korktu¤u için, ona
fliddetli bir tekme savurdu ve sonucu beklemeye bafllad›.
‹lk önce d›flardakiler hep birden:
– ‹flte Bill, diye ba¤›rd›lar. Fakat tavflan›n sesi hepsini
bast›rd›:
– Tutunun!
Uzun bir sessizlikten sonra sesler birbirine kar›flt›:
– Bafl›n› tutun, Brandy (Birendi)! Sorsana! Ne oldu?
Nas›l oldun? Bize de anlat.
– Pek iyi bilmiyorum... Teflekkür ederim, flimdi daha iyi-
yim. Bütün bildi¤im, bir fley geldi ve ben roket gibi havaya
f›rlad›m.
Hiç kimse ne oldu¤unu anlayamam›flt›. Bunun için her-
kes sinirli bir hâlde birbirini tehdit ediyordu. Kalabal›k kor-
ku içindeydi. Tavflan:
– Evi yakal›m! dedi.
Bunun üzerine Alice bütün gücüyle:
27