– Ne yaz›k ki ciddîyim. Tom’u satmak zorunda kald›m.
– Ne! Bizim en sad›k adam›m›z olan Tom’u mu satt›n? Sen ki
onu serbest b›rakaca¤›na söz vermifltin. Art›k küçük Henry’yi de sa-
tabilece¤ine inan›r›m. Zavall› Elisa...
Kad›n, büyük bir öfke ve üzüntüyle konufluyordu. Adam daha
fazla dayanamad›.
– Pekâlâ, madem istiyorsun, her fleyi ö¤ren o zaman. Henry’yi
de Tom’la birlikte satt›m. Herkesin her gün yapt›¤› fleyleri ben ya-
p›nca canavar oldum, öyle mi?
– Satmak için, hepsinin içinden bula bula bunlar› m› buldun?
Baflka bir çözüm yolu yok muydu hiç? Ben kendi hisselerimden
vazgeçebilirdim örne¤in. Elisa’ya, bu durumu nas›l söyleyece¤im?
Onlara, dünyadaki en büyük zenginli¤in ruh güzelli¤i oldu¤unu ö¤-
reten ben, bunca sözün üstüne flimdi onlara ne diyece¤im?
– Sen böyle üzüldükçe ben de kahroluyorum. Ama inan ki, iki-
sini de satmaktan baflka çarem yoktu. Bana inan lütfen. Adam, Eli-
sa’y› bile istedi benden, hem de çok iyi para önerdi. Ama satmad›m.
Beni anla lütfen, seni düflündüm.
Bayan Shelby biraz yat›flm›flt›.
– Seni anl›yorum; ama biraz özveride bulunarak onlar› kurtara-
maz m›y›z? Ben, her fleye severek katlanabilirim. Ellerimde büyüt-
tü¤üm bu iyi insanlar› satarsak, kimselerin yüzüne bakamam. Ço-
cu¤u sat›l›rsa Elisa y›k›l›r. Bana nas›l inan›r bir daha?...
– Emilie (Emili), seni çok iyi anl›yorum. Ama art›k her fley boflu-
na, çünkü belgeleri imzalad›m. Aç›k söylemeliyim ki, ya ikisini sat-
mal›yd›m ya da her fleyimden vazgeçmeliydim. Çünkü her fleyim
Haley’e ipotekli. Baflka yolu yoktu. Bu adam› tan›sayd›n, ne kadar
ucuz kurtuldu¤umuzu anlard›n. fiimdi, Haley yar›n buraya gelecek.
Ben bir yerlere gidece¤im. Tom’u görmeye dayanamam. Sen de Eli-
sa’y› al, uzaklaflt›r buradan.
Bayan Shelby k›zg›nl›kla hâlâ direniyordu.
14