Deyimler sozlugu - page 173

173
• elinden hiçbir fley kurtulmamak:
Her fleyi becerebilir olmak.
Çok becerikli, onun elinden hiçbir fley kurtulmaz.
• elinden ifl ç›kmamak:
‹flini çabuk yapamamak.
Boya iflini ona vermeyelim, onun elinden ifl ç›kmaz.
• elinden tutmak (birinin):
Yükselmesine yard›mc› olmak.
Elinden tutup onu meslek sahibi yapm›flt›.
• elinde olmak (bir ifl):
‹stedi¤inde o ifli yapabilmek.
Elinde olsa o da bizimle gelirdi.
• elinde tutmak:
Mal› vermeyip, satmay›p, bekletmek.
O masalar› niçin elinde tutuyor acaba?
• eline bakmak:
Ancak onun yard›m›yla geçimini sa¤layabilir durumda
olmak.
Bu yafla geldi, hâlâ babas›n›n eline bak›yor.
• eline do¤mak:
Çocu¤u, do¤du¤undan beri tan›mak.
O benim elime do¤mufltu.
• eline düflmek (birinin):
1.
Kendisine öfkesi olan birinin egemenli¤i alt›na gir-
mek.
O bir gün elime düflecek.
2.
Yakalanmak.
Sonunda jandarmalar›n eline düfltü.
• eline kalmak (birinin):
Ondan baflka kendisine yard›m edecek kimse olma-
mak.
Babas› ölünce üvey annesinin eline kalm›flt›.
Deyimler/154-174 21/07/2010 21:03 Page 173
1...,163,164,165,166,167,168,169,170,171,172 174,175,176,177,178,179,180,181,182,183,...464
Powered by FlippingBook