turkce sozluk - page 531

u¤raflan kifli.
sarsak, -¤›
ön a.
Yafll›l›k, hastal›k, zay›fl›k
gibi nedenlerle vücudu titrer gibi sars›-
lan (kifli).
sars›lmak
(nsz.)
1.
Sarsmak eylemine ko-
nu olmak.
2.
mec.
Eski gücü, sa¤laml›-
¤› kalmamak:
Eflini bir kazada yitirdi, bu
nedenle çok sars›ld›.
sars›nt›
a.
1.
Sars›lmak eylemi, sallanma:
Uça¤›n sars›nt›s› onu çok korkutmufltu.
2.
Titreme.
3.
Deprem.
4.
mec.
Ruhsal
ya da bedensel dengesizlik, bozukluk:
Hastal›¤›n sars›nt›s› devam ediyordu.
sarsmak
(-i)
1.
Birdenbire ve güçle k›m›l-
datmak, sallamak:
Büyük dalgalar ge-
miyi sars›yordu.
2.
Eski gücünü, sa¤-
laml›¤›n› yitirmek:
Annesinin ölümü
onu derinden sarsm›flt›.
3.
mec.
Zarar
verecek biçimde etkilemek, aksatmak:
Bu üzücü olay ülkeyi derinden sarsm›fl-
t›.
sataflmak
(-e)
1.
Birini rahats›z edecek
davran›fllarda bulunmak.
2.
Sark›nt›l›k
etmek.
saten
a. Fr.
‹pek, yün ya da pamuktan do-
kunan düz ve parlak kumafl.
sat›c›
a.
Mal›n› satan, sat›fla ç›karan kifli,
firma.
sat›h, -th›
a. Ar.
Yüz, yüzey.
sat›l›k, -¤›
ön a.
Sat›fla sunulan, sat›lacak
olan:
sat›l›k otomobil.
sat›l›¤a ç›kar-
mak
satmak.
sat›lmak
(nsz.) (-e)
1.
Satmak ifli yap›l-
mak:
Ev sat›ld›.
2.
mec.
Para ya da ç›-
kar karfl›l›¤› karfl› tarafa hizmet etmek.
sat›m
a.
Satmak eylemi, sat›fl.
sat›n
a.
“Bir mal› fiyat›n› ödeyerek almak”
anlam›na gelen “sat›n almak” deyimin-
de geçer.
sat›r (I)
a. Ar.
Yaz›l› ya da bas›l› bir metin-
de yatay olarak dizilmifl sözcük dizisi:
Bu sayfada yirmi sat›r var.
sat›r (II)
a. Ar.
Kasaplar›n et kesmede, ke-
mik k›rmada kulland›klar› a¤›r ve enli
bir tür b›çak.
sat›r bafl›
a.
Di¤er sat›rlara göre biraz içe-
riden yaz›larak paragraf bafllang›c›n›
belirten yer.
sat›fl
a.
Sat›c›n›n mal›n› bir de¤er karfl›l›-
¤›nda al›c›ya vermesi ifllemi, sat›m.
satmak
(-i, -e)
1.
Bir de¤er karfl›l›¤›nda bir
mal› al›c›ya vermek:
Teyzem evini satt›.
2.
mec.
Kendinde olmayan bir fleyi var
gibi göstermek, taslamak:
bilgi satmak.
3.
mec.
Bir fleyi, bir ç›kar karfl›l›¤›nda
gözden ç›karmak:
dostlu¤unu satmak.
4.
mec.
Kendini oldu¤undan daha de-
¤erli göstermek.
satranç, -c›
a. Far.
‹ki oyuncu aras›nda, si-
yah beyaz altm›fl dört kareye ayr›lm›fl
bir tahta üzerinde, çeflitli de¤erlere ve
adlara sahip on alt›flar taflla oynanan
oyun.
Satürn
öz a. Fr. gökb.
Günefl sisteminde
Günefl’e uzakl›k bak›m›ndan alt›nc› s›ra-
da yer alan gezegen.
sauna
a. (sau’na) Fr.
1.
Finlandiya kökenli
buhar banyosu.
2.
Bu banyonun bulun-
du¤u yap›.
sav
a.
Bir eylem, bir olgu vb. ile ilgili olarak
›srarla ileri sürülen, savunulan görüfl,
düflünce; tez; iddia.
savan
a. (sava’n) Fr.
Ekvator kufla¤›nda
görülen ve otsu bitkilerden oluflan bitki
örtüsü.
savafl
a.
1.
Devletler aras›ndaki silahl› mü-
cadele, harp.
2.
Savafl›m, mücadele.
3.
Kötü bir durumu ortadan kald›rmak
amac›yla giriflilen savafl›m:
enflasyonla
savafl.
savafl açmak (ilan etmek) 1)
bir
ya da daha çok devlete karfl› savafl du-
rumuna geçmek;
2)
ortadan kald›rmak
amac›yla u¤raflmak.
savaflç›
ön a.
1.
Savaflan.
2.
‹yi savaflan,
cengâver.
3.
Savafla kat›lan kifli.
savafl›m
a.
Belli bir amaca ulaflmak, bir da-
vay› savunmak, bir güce karfl› durmak
amac›yla gösterilen büyük çaba; müca-
dele.
savafl›m vermek
belli bir amaca
ulaflmak, bir davay› savunmak, bir güce
sarsak
savafl›m
531
Emel-Zuhal Sözlük-Harfler 21/07/2010 20:59 Page 531
1...,521,522,523,524,525,526,527,528,529,530 532,533,534,535,536,537,538,539,540,541,...688
Powered by FlippingBook