fley:
canl› varl›klar.
3.
Vars›ll›k, zengin-
lik:
Varl›¤› iki kat›na ç›km›fl.
4.
Yaflam,
ömür:
Hastal›k nedeniyle varl›¤› son
buldu.
5.
Önemli, yararl›, de¤erli fley,
kifli:
Tek varl›¤› k›z›yd›.
varl›kl›
ön a.
Vars›l, zengin.
varmak
(-e)
1.
Eriflilmek istenen yere gel-
mek, ulaflmak:
Eve sabaha karfl› vard›k.
2.
Belli bir duruma ve düzeye gelmek,
ulaflmak:
Yafl› k›rka varm›flt›.
3.
Hofl ol-
mayan bir eylemle sonuçlanmak:
Bu-
nun sonu kavgaya varacak.
4.
Bir fleyi
iyice anlamak, niteliklerini kavramak:
Acele etti¤imden yeme¤in tad›na vara-
mad›m.
5.
(kad›n için) Evlenmek.
varolufl
a. fel.
Bir fleyin ne oldu¤u ve nas›l
oldu¤u de¤il, var oldu¤u olgusu; yafla-
ma; var olma; mevcudiyet.
varsay›m
a.
Bir olgular bütününden gerçe-
¤e uygun bir aç›klama ç›karmay› amaç-
layan, deneyle yeterli derecede do¤ru-
lanmam›fl ama do¤rulanaca¤› umulan
kuramsal öneri.
vars›l
ön a.
Paras›, mal› mülkü çok olan;
varl›kl›; zengin.
vars›llaflmak
(nsz.)
Vars›l duruma gelmek,
zenginleflmek.
vars›ll›k, -¤›
a.
Vars›l olma durumu, zen-
ginlik.
varyant
a. Fr.
Bir yol a¤› üzerinde, belli bir
noktadan ayr›larak baflka bir noktadan
ayn› yolla birleflen ikinci yol.
varyemez
a.
Varl›kl› olmas›na karfl›n har-
camay› sevmeyen, eli s›k›, cimri.
vasat
a.
ve
ön a. Ar.
Orta.
vas›f, -sf›
a. Ar.
Nitelik.
vas›fland›rmak
(-i)
Nitelemek.
vas›ta
a. (va:s›ta) Ar.
1.
Araç.
2.
Arac›.
vasi
a. (vasi:) Ar.
1.
Ölen bir kiflinin vasiye-
tini yerine getirmekle yükümlü kifli.
2.
Yetim bir çocu¤un ya da ak›lca zay›f,
hasta birinin mal›n› yöneten kifli.
vasistas
a. (va’sistas) Fr.
Pencere kanad›-
n›n üst bölümünde bulunan ve yatay
olarak aç›l›p kapanan küçük, caml› ka-
nat.
vasiyet
a. Ar.
1.
Bir kiflinin, ölümünden
sonra yerine getirilmesi için yaz›l› ya da
sözlü olarak belirtti¤i istek.
2.
Vasiyet-
name.
vasiyet etmek
öldükten sonra
yerine getirilmesi kofluluyla bir fley iste-
mek.
vasiyetname
a. (vasiyetna:me) Ar.+Far.
Bir
kiflinin, yasada gösterilen biçimlere
uyarak vasiyetini yazm›fl oldu¤u belge.
vaflak, -¤›
a. Far.
Kedigillerden, kürkünden
yararlan›lan, uzun bacakl›, k›sa kuyruk-
lu, güçlü, çevik, y›rt›c› ve memeli bir
hayvan.
vat
a. ‹ng. fiz.
Saniyede bir julluk ifl yapan
bir motorun güç birimi (simgesi: W).
vatan
a. Ar.
Yurt.
vatandafl
a. Ar.+T.
Yurttafl.
vatandafll›k, -¤›
a.
Yurttafll›k.
vatani
ön a.
Yurtla ilgili:
vatani görev.
vatanperver
ön a. Ar.+Far.
Yurtsever.
vatansever
ön a.
ve
a. Ar.+T.
Yurtsever (ki-
fli).
vatka
a. (va’tka) Sl.
Giysilerde, omuz bö-
lümlerinin dik durmas›n› sa¤lamak için
aras›na pamuk vb.nin yerlefltirilmesiyle
haz›rlanan parça.
vatman
a. Fr.
Tramvay sürücüsü.
vat saat, -ti
a. fiz.
Gücü bir vat olan bir ma-
kinenin bir saat ifllemekle yapm›fl ola-
ca¤› ifl.
vay
ünl.
1.
fiaflma, flaflk›nl›k belirtir:
Vay!
Siz hâlâ gitmediniz mi?
2.
Birdenbire
duyulan fliddetli bir ac›y› belirtir:
Vay
bafl›m!
3.
Sevinç, mutluluk belirtir:
Vay,
bu ne güzel rastlant›!
4.
K›zg›nl›k, kü-
çümseme, alay belirtir:
Vay ahlaks›z
adam!
5.
Yönelme durumunda bir nes-
neyle kullan›ld›¤›nda bir fleyin ya da bir
kimsenin kötü bir duruma düflece¤ini
belirtir:
Vay bafl›ma gelenler!
vay anam
vay!
tkz.
alay ve flaflk›nl›k belirtir.
vay
anas›n› (can›na)!
tkz.
k›zg›nl›k, öfke,
flaflk›nl›k belirtir.
vazelin
a. Fr. kim.
Ham petrolden elde edi-
varl›kl›
vazelin
637
Emel-Zuhal Sözlük-Harfler 21/07/2010 20:59 Page 637