vurgu
vücut
642
vurgu
a. dlb.
Konuflma ve okuma s›ras›nda
bir hecenin, sözcü¤ün di¤erlerine oran-
la daha belirgin, daha bask›l› söylenme-
si.
vurgulamak
(-i)
1.
Bir heceyi, sözcü¤ü bir
vurguyla belirginlefltirerek söylemek.
2.
Bir yaz› ya da konuflmada önemle belir-
tilmek istenen düflünceye dikkati çek-
mek.
vurgun
ön a.
1.
Sevdal›, âfl›k, tutkun.
2.
a.
Kolay ve yolsuz bir biçimde elde edilen
kazanç.
3.
a.
S›cak, so¤uk, dolu gibi et-
kilerle ürünlerde görülen zarar.
4.
a.
Dalg›c›n su alt›nda yüksek bas›nçl› or-
tamdan normal ya da alçak bas›nçl› or-
tama geçmesi, iki ak›nt› aras›nda kal-
mas›, düzenli hava al›p verememesi ya
da birden su yüzüne ç›kmas› gibi ne-
denlerle oluflan inme ya da ölüm.
vurmak
(-e)
1.
Elini ya da elinde tuttu¤u bir
fleyi h›zla bir yere indirmek:
Cetvelle eli-
me vurdu.
2.
Herhangi bir amaçla bir
fleyin üzerine ses ç›kartacak biçimde
küçük darbeler indirmek:
Heyecanla ka-
p›ya birkaç kez vurdu.
3.
Etkisi bir yere
kadar uzanmak, yay›lmak, girmek:
Oda-
ya günefl vuruyordu.
4.
(-i, -e)
H›zla
de¤mek, çarpmak:
Dizini masaya vur-
mufl, can› çok ac›m›fl.
5.
(-i, -e)
Sür-
mek:
Duvara boya vurduk.
6.
(-i, -e)
Bir
fleyi baflka bir fley üzerine koymak:
Ko-
ca kutuyu s›rt›na vurup götürdü.
7.
(-i,
-e)
Oldu¤undan baflka biçimde görün-
mek:
Bafl› belaya girmesin diye delili-
¤e vurdu.
8.
(-i, -e)
Bat›c› ya da kesi-
ci cisimleri saplamak:
i¤ne vurmak.
9.
(-i, -e)
Basmak, koymak:
mühür vur-
mak.
10.
Çalmak, ses ç›karmak:
Saat
on ikiyi vurdu.
11.
(-i)
H›zla çarpmak:
Dalgalar tüm h›flm›yla k›y›ya vuruyor-
du.
12.
(-i)
Silahla yaralamak, öldür-
mek:
Adam sokak ortas›nda iki kifliyi
vurmufl.
13.
(-e)
Dokunmak, hasta et-
mek:
Gaz kokusu bafl›na vurmufltu.
14.
(so¤uk, dolu vb. için) Zarar vermek:
Bölgedeki portakal a¤açlar›na so¤uk
vurmufl.
15.
Ǜkmak, isabet etmek:
Bü-
yük ikramiye komflumuza vurmufl.
16.
Üzerine düflmek:
Ifl›k arkas›na vurdu¤u
için seçemedim.
17.
mec.
Çok etkile-
mek, yaralamak:
yüre¤inden vurmak.
vurmal› çalg›
a. müz.
Davul, bateri, tef gi-
bi elle ya da tokmakla vurularak çal›nan
müzik arac›.
vurulmak
(nsz.)
1.
Vurmak eylemine konu
olmak.
2.
mec.
Âfl›k olmak, gönlünü
kapt›rmak.
vuruflmak
(nsz., -le)
1.
Dövüflmek.
2.
Sa-
vaflmak, çarp›flmak.
vuslat
a. Ar. esk.
Sevgiliye kavuflma.
vücut, -du
a. (vücu:t) Ar.
1.
‹nsan ya da
hayvan gövdesi, beden.
2.
Var olma,
varl›k.
Emel-Zuhal Sözlük-Harfler 21/07/2010 20:59 Page 642