len , eczac›l›k ve parfümeride kullan›lan
mineral ya¤.
vazgeçmek
(-den) Far+T.
1.
Hakk› olan bir
fleyi art›k istemez olmak:
davas›ndan
vazgeçmek.
2.
Sürekli yapt›¤› bir fleyi
art›k yapmaz olmak:
tiyatroya gitmek-
ten vazgeçmek.
3.
Karar›ndan dönmek:
Bu iflten vazgeçiyorum.
vazife
a. (vazi:fe) Ar.
1.
Görev.
2.
Ödev.
vaziyet
a. Ar.
1.
Konum.
2.
Durum, hâl, ta-
v›r.
vazo
a. (va’zo) ‹t.
Çiçek koymak için çeflitli
biçimlerde yap›lm›fl; seramik, metal ya
da a¤aç kap.
ve
ba¤. Ar.
‹ki sözcük, iki söz öbe¤i ya da
iki tümce aras›na girerek aralar›nda bir
ba¤ oldu¤unu belirtir.
veba
a. (veba:) Ar.
Farelerden insanlara ge-
çen bir mikrobun yol açt›¤›, bulafl›c›,
salg›n hâlinde geliflen öldürücü bir has-
tal›k.
vebal, -li
a. (veba:l) (l ince okunur) Ar.
Gü-
nah.
vecibe
a. (veci:be) Ar. esk.
Ödev.
veciz
ön a. (veci:z) Ar.
K›sa ve anlat›m› et-
kili (söz).
vecize
a. (veci:ze) Ar.
Özdeyifl.
veda, -›
a. (veda:) Ar.
1.
Ayr›l›rken birbiri-
ne selam ve esenlik dileme.
2.
mec.
Se-
vilen ilgi duyulan bir fleyle ilgisini kes-
me.
veda etmek 1)
vedalaflmak, esen-
leflmek;
2)
sevilen bir fleyle ilgisini kes-
mek.
vedalaflmak
(nsz., -e)
Birbirine esenlik di-
leyerek ayr›lmak, esenleflmek, veda et-
mek.
vefa
a. (vefa:) Ar.
Sevgide, dostlukta sü-
reklilik, ba¤l›l›k.
vefakâr
.
ön a. (vefa:kâ:r) Ar.+Far.
Sevgi
ba¤l›l›¤› olan, vefal›.
vefat
a. (vefa:t) Ar.
(insan için) Ölüm.
vefat
etmek
ölmek.
vejetaryen
ön a.
ve
a. Fr.
Etyemez.
vekâlet
a. (vekâ:let) Ar.
Bir kiflinin, kendisi-
ni temsil etmesi ya da ifllerini gördür-
mesi için baflkas›na verdi¤i yetki.
vekâleten
a. (vekâ:’leten) Ar.
Vekil olarak.
vekâletname
a. (vekâ:letna:me) Ar.+Far.
Bir kimsenin vekil oldu¤unu belirten
noterlikçe onaylanm›fl belge.
vekil
a. (veki:l) Ar.
1.
Bir kiflinin, iflini gör-
dürmesi için kendi yerine b›rakt›¤› ya da
yetki verdi¤i kimse.
2.
esk.
Bakan.
vekillik, -¤i a. 1.
Bir kiflinin yerine ifl gör-
me, onun ad›na hareket edebilme yetki-
si.
2.
esk.
Bakanl›k.
vektör
a. Fr.
1.
mat.
Do¤rultusu, yönü,
uzunlu¤u belirli olan ve bir ok iflaretiyle
gösterilen do¤ru çizgi.
2.
fiz.
Büyüklü-
¤ü ve yönü olan nicelik.
velayet
a. (vela:yet) Ar.
Veli olma durumu,
velilik.
velet, -di
a. Ar.
1.
esk.
O¤ul, çocuk.
2.
Ço-
cuklara seslenirken ya da onlar› paylar-
ken kullan›lan afla¤›lay›c› söz.
velhas›l
ba¤. (ve’lha:s›l) Ar.
Sözün k›sas›,
k›sacas›.
veli
a. (veli:) Ar.
Bir çocu¤un her türlü du-
rum ve davran›fllar›ndan sorumlu olan
kifli.
veliaht, -d›
(veli:aht) Ar.
Bir hükümdar›n
ölümünden ya da hükümdar›n tahttan
çekilmesinden sonra tahta geçmeye
aday olan kifli.
velinimet
s. (veli:ni:met) Ar.
Birine, yarar›
tüm yaflam› boyunca dokunacak bir iyi-
likte bulunan kifli.
velvele
a. Ar.
Gürültü, ba¤r›flma.
Venüs
öz. a. (ve’nüs) Fr. gökb.
Günefl sis-
teminde Merkür’den sonra Günefl’e en
yak›n gezegen, Çoban Y›ld›z›, Çulpan.
veranda
a. (vera’nda) Fr.
Caml› taraça.
veraset
a. (vera:set) Ar. huk.
Bir mirasta
hak sahibi olma durumu.
verem
a. Ar.
Bir organa, ço¤unlukla akci-
¤erlere yerleflen Koch basilinin neden
oldu¤u ateflli ve bulafl›c› bir hastal›k, tü-
berküloz.
veresiye
a.
1.
Paras› daha sonra ödenmek
üzere yap›lan al›flverifl.
2.
be.
Karfl›l›¤›
vazgeçmek
veresiye
638
Emel-Zuhal Sözlük-Harfler 21/07/2010 20:59 Page 638