78
türlü modern sanat olay›na olan il-
gisi ve Amerikan flehirlerinden hofl-
lanmas› bunun baz› belirtileridir.
Berlin’de (1933-34) ve Neuilly’de ö¤-
retmenlik yapan Sartre, II. Dünya
Savafl›’n›n ard›ndan, ülkesi özgürlü-
¤e kavufltuktan sonra, yazarl›k ça-
l›flmalar›na a¤›rl›k verebilmek ama-
c›yla ö¤retmenlikten ayr›l›r. Ancak
Sartre, ö¤retmenlikten ayr›lan e¤it-
men olmaktan asla vazgeçmemifl
ve bir bak›ma otuz y›l boyunca, ken-
disine bir düflünme ustas› arayan
Frans›zlar›n ö¤retmeni olmufltur.
YAZIDAN VAROLUfiÇULU⁄A
Felsefe e¤itimi gören Sartre o y›llarda
çok yaz› üretti:
Düfl Gücü
(l’‹magina-
tion) üstüne bir deneme (1936),
Ego-
nun Aflk›nl›¤›
(la Transcendance de
l’ego, 1937);
Bulant›
(la Nausée, 1937)
roman›;
Duvar
(le Mur, 1939) ve
Öz-
fleyi y›kmak (Dadac›l›¤›n ve gerçe-
küstücülü¤ün amac› buydu.) düflle-
nirken bir yandan da kurtuluflu ede-
biyatla aramak söz konusu olabili-
yordu. Neredeyse altm›fl›nda biyog-
rafisini kaleme alan yazar›n seçimi
de bu yönde oldu. ‹flin özü, kendini
yaln›z ama evrenselli¤e giden bir te-
killikte bir insan olarak kavramak-
t›r. Sartre’da bu
“evrensel tekil-
lik” kavram›, du-
rum, kötü niyet,
angajman, pis-
lik, özgürlük gibi
Sartre’c› ahlak-
tan ayr› düflünü-
lemeyecek kav-
ramlarla birlikte
temel bir nitelik
tafl›r. Bu neden-
le, yazar,
Söz-
cükler
’de kendi-
sini kufla¤›n›n ve s›n›f›n›n bir örne¤i
olarak gösterir. Klasik kültürle ye-
tiflmifl olmas›, on dokuz yafl›nda
École Normale Supérieure’deki ba-
flar›s› ve Simone de Beauvoir ile ta-
n›flt›¤› y›l olan 1929’da birincilikle
kazand›¤› felsefe ö¤retmenli¤i bu-
nun bir kan›t›d›r. Ancak Sartre, ça¤-
dafl popüler kültürden de uzak de-
¤ildir. Çizgi romanlar, küçük bir ço-
cukken annesi Anne-Marie ile gitti-
¤i serüven filmleri, daha sonra poli-
siye romanlara olan tutkusu, her
Jean-Paul Sartre ve
Simone de Beauvoir. Adlar›
tarihte birlikte an›lacak ikili