turkce sozluk - page 148

7.
Önemli:
Ciddi bir nedenle e¤itimini
yar›da b›rakm›flt›.
8.
Gülmeyen:
Ciddi
bir surat› vard›.
9.
be.
Gerçek olarak,
önem vererek:
Çok ciddi söylüyorum,
hemen gelmelisin.
ciddileflmek
(nsz.)
Ciddi bir durum almak:
Birdenbire ciddileflince hepimiz flafl›r-
d›k.
ci¤er
a. Far.
1.
Akci¤erlerle karaci¤erin or-
tak ad›.
2.
(kasapl›kta) Akci¤erler, kara-
ci¤er, dalak ve yürekten oluflan tak›m.
3.
mec.
Yürek, iç:
Sözleri ci¤erime iflle-
miflti.
ci¤erimin köflesi
“sevgilim”, sev-
gili çocu¤um” anlamlar›nda kullan›l›r.
ci¤erci
a.
Kesilen hayvanlar›n ci¤er, bafl,
ayak, iflkembe gibi yenilebilen bölümle-
rini satan kifli; sakatatç›.
cihan
a. (ci’han) Far.
1.
Evren.
2.
Dünya.
cihat, -d›
a. (ciha:t) Ar. esk.
Din u¤runa ya-
p›lan savafl.
cihaz
a. (ciha:z) Ar.
Ayg›t. alet, tak›m.
cila
a. (cila:) Ar.
1.
D›fl etkilere karfl› koru-
mak, parlatmak, dekoratif bir görünüm
kazand›rmak amac›yla bir fleyin yüzey-
lerine sürülen kimyasal kar›fl›m.
2.
Bu
bilefli¤in sürülmesiyle ortaya ç›kan par-
lakl›k.
3.
mec.
Gösterifl, süs.
cilalamak
(-i)
1.
Bir fleyi cila sürerek par-
latmak.
2.
Bir fleyin pürüzünü gidererek
parlatmak.
cildiye
a. Ar.
Deri hastal›klar›, dermotoloji.
cildiyeci
a.
Deri hastal›klar› uzman›, der-
matolog.
cilt, -di
a. Ar.
1.
Deri, ten.
2.
Bir kitap ha-
z›rlan›rken, yapraklar› ya da formalar›
dikildikten ya da yap›flt›r›ld›ktan sonra
üzerine geçirilen deri, bez ya da k⤛t
kapl› kapak.
3.
Bir eserin ayr› kitap ola-
rak bas›lan bölümlerinden her biri:
Se-
filler’in ikinci cildi.
ciltçi
a.
1.
Kitaplar› ciltleyen kifli.
2.
Ciltevi.
ciltevi
a.
Cilt iflleri yap›lan yer, mücellitha-
ne.
cilve
a. Ar.
1.
Hofla gitmek için yap›lan
davran›fl, k›r›tma, iflve, naz.
2.
mec.
Bir
iflin, bir olay›n kifliyi zor durumda b›ra-
kan yan›:
Bizim iflin cilvesi de bu, ya¤-
mur ya¤d› m› hiç sat›fl yapamay›z.
cilve
yapmak
hofla giden davran›fllarla birini
bafltan ç›karmaya, kendine ba¤lamaya
çal›flmak.
cilveleflmek
(nsz., -le)
1.
Karfl›l›kl› cilve
yapmak:
Park›n bir köflesine oturmufl-
lar, birbirleriyle cilvelefliyorlard›.
2.
Ya-
k›n arkadaflm›fl gibi tatl› tatl› flakalafl-
mak.
cimcime
a.
1.
Küçük ve tatl› bir tür karpuz.
2.
ön a. mec.
Ufak tefek, güzel ve se-
vimli (k›z, kad›n).
cimri
ön a. Far.
Temel gereksinimlerini kar-
fl›lamak için bile paras›n› harcamaktan
kaç›nan, türlü s›k›nt›lara girerek para bi-
riktirmekten haz duyan, eli s›k›, pinti.
cimrileflmek
(nsz.)
Cimri gibi davranmaya
bafllamak.
cin (I)
a. Ar.
1.
Masallarda ad› geçen do¤a-
üstü güçlere sahip yarat›k.
2.
Baz›
inançlara göre göze görünmeyen yara-
t›k.
3.
mec.
Ak›ll›, zeki, kurnaz kifli.
cin (II)
a. ‹ng.
Bu¤day, arpa, çavdar ve yu-
laf tanelerinin mayaland›r›lmas› ve ard›ç
kat›ld›ktan sonra dam›t›lmas›yla elde
edilen bir alkollü içki.
cin (III)
a. ‹ng.
Pamuklu kal›n kumafltan
yap›lan giysi, pantolon.
cinas
a. (cina:s) Ar. ed.
Çok anlam› olan bir
sözcü¤ü, her defas›nda baflka bir anlam
vererek birbirine yak›n yerlerde kullan-
ma.
cinayet
a. (cina:yet) Ar.
1.
Adam öldürme:
Cinayeti kim ifllemifl?
2.
mec.
Adam öl-
dürme derecesinde a¤›r suç:
A¤aç kes-
mek bir cinayettir.
cin fikirli
ön a.
Kötü bir düflüncesi olan, iç-
ten pazarl›kl›.
cingöz
ön a.
Kolayca aldat›lamayan, aç›k-
göz.
cinnet
a. Ar.
Delilik.
cinnet getirmek
delir-
mek, akl›n› kaç›rmak, ç›ld›rmak.
cins
a. Ar.
1.
Tür, çeflit.
2.
Aralar›nda ortak
ciddileflmek
cins
148
Emel-Zuhal Sözlük-Harfler 21/07/2010 20:58 Page 148
1...,138,139,140,141,142,143,144,145,146,147 149,150,151,152,153,154,155,156,157,158,...688
Powered by FlippingBook