cebi delik
ön a.
ve
a.
Paras›z, para tutma-
yan, zü¤ürt (kifli).
cebir, -bri (I)
a. Ar. esk.
Zor.
cebir, -bri (II)
a. Ar. mat.
Art› ve eksi ger-
çek say›larla , bunlar›n yerini tutan harf-
ler yard›m›yla nicelikler aras›nda ba¤›n-
t›lar kuran matematik kolu.
cebren
be. (ce’bren) Ar.
Zorla, zor kullana-
rak.
cefa
a. (cefa:) Ar.
Büyük s›k›nt›, eziyet:
Gençli¤inde çok cefa çekmiflti.
cehalet
a. (ceha:let) Ar.
Bilgisizlik, cahillik.
cehennem
a. Ar.
1.
Dinî inançlara göre,
günah iflleyenlerin öldükten sonra öbür
dünyada ceza görecekleri yer.
2.
mec.
Çok s›cak, çok s›k›nt›l› yer:
Buras› ce-
henneme dönmüfl.
cehennem ol!
defol,
çek git, anlam›nda kullan›l›r.
cehenne-
min dibi!
çok uzak ve gidilmesi zor yer,
anlam›nda söylenir.
cehennem hayat›
a.
S›k›nt›larla ve üzüntü-
lerle dolu olarak süren yaflam:
Bana y›l-
larca cehennem hayat› yaflatt›lar.
cehennemlik, -¤i
a.
Öldükten sonra ce-
henneme gidece¤i öngörülen, düflünü-
len kifli.
cehennem zebanisi
a.
Ac›mas›z, zalim ki-
fli.
ceket
a. Fr.
Erkeklerin ve kad›nlar›n giydi¤i,
genellikle önden dü¤meli, kalçay› örten
kollu giysi.
celal, -li
a. (cela:l) esk.
1.
Büyüklük, ulu-
luk.
2.
K›zg›nl›k, öfke.
celallenmek
(nsz.)
1.
Öfkelenmek, k›z-
mak.
2.
H›rç›nlaflmak, coflkunca dav-
ranmak.
cellat, -d›
a. (cella:t) Ar.
1.
Ölüm cezas›na
çarpt›r›lanlar› öldürmekle görevli kifli.
2.
mec.
Kat› yürekli, zalim.
celp, -bi
a. Ar.
1.
huk.
Bir davayla ilgili ki-
flilere gönderilen ve mahkemeye ç›ka-
caklar› günü, saati belirten ça¤r› belge-
si.
2.
Askerlik ça¤›na gelenlere gönderi-
len ça¤r› belgesi.
celse
a. Ar.
Oturum.
cem
a. Ar. esk.
1.
Bir araya getirme.
2.
Ka-
labal›k, topluluk.
cemaat, -ti
a. (cema:at) Ar.
1.
Namaz k›l-
mak, vaaz ya da mevlit dinlemek için bir
camide bir araya gelmifl insanlar›n hep-
si:
Cemaat, namazdan sonra da¤›lmad›,
bekledi.
2.
‹nsan toplulu¤u, kalabal›k:
Cemaate uzun bir nutuk çekti.
3.
Ayn›
dinden ya da ayn› soydan olanlar›n
oluflturdu¤u topluluk:
Yahudi cemaati.
cemevi
a.
Alevilik mezhebinden olanlar›n
ibadet etmek için topland›klar› yer.
cemiyet
a. Ar.
1.
Dernek.
2.
Toplum, top-
luluk.
cemre
a. Ar.
19 flubat ile 6 may›s tarihleri
aras›nda, birer hafta arayla önce hava-
ya, sonra suya ve daha sonra da topra-
¤a düfltü¤üne inan›lan s›cakl›k.
cenaze
a. (cena:ze) Ar.
1.
Gömülmek üze-
re y›kan›p kefenlenerek tabuta konmufl
ölü, naafl, ceset.
2.
Cenaze töreni.
cenaze namaz›
a.
Cenaze topra¤a verilme-
den önce camide musalla tafl›n›n üstü-
ne konan tabutun önünde k›l›nan na-
maz.
cenaze töreni
a.
Ölen bir kiflinin gömülme-
si s›ras›nda düzenlenen tören.
cendere
a. Far.
Bir fleyi s›kmaya, ezmeye
yarayan ayg›t, pres.
cengâver
a. (cengâ:ver) Far. esk.
Savaflç›.
cenin
a. (ceni:n) Ar.
Ana rahmindeki gelifli-
mini tamamlamam›fl çocuk.
cenk, -¤i
a. Far.
1.
Savafl, kavga.
2.
mec.
Büyük çaba, kavga, çekiflme.
cenkleflmek
(nsz., -le)
1.
Savaflmak.
2.
Di-
diflmek, çekiflmek, at›flmak, u¤raflmak.
cennet
a. Ar.
1.
Dinî inançlara göre, iyilik
yapanlar›n, günahs›zlar›n öldükten son-
ra öbür dünyada zevk ve mutluluk için-
de yaflayacaklar› yer.
2.
mec.
‹nsana
huzur ve mutluluk veren çok güzel yer.
cennet gibi
çok güzel, bak›ml› (yer):
Cennet gibi bir ülkemiz var.
cennet bal›¤›
a. hayb.
Cennet bal›¤›giller-
den, tatl› sularda yaflayan, mavi yeflil
cebi delik
cennet bal›¤›
144
Emel-Zuhal Sözlük-Harfler 21/07/2010 20:58 Page 144