leyenlere kilise taraf›ndan verilen cema-
atten kovma cezas›.
aforoz etmek 1)
aforoz cezas› vermek, kilise birli¤inden
ç›karmak;
2)
mec.
bütün iliflkiyi kes-
mek, d›fllamak, toplumun ya da toplulu-
¤un d›fl›nda b›rakmak:
Ne yapt›n da ar-
kadafllar›n seni aforoz etti?
afra tafra
be.
Çal›mla, fiyakayla:
Öyle afra
tafra yürüme!
Afrika domuzu
a. hayb.
Çift parmakl›lar-
dan, yaban domuzuna benzeyen ve ya-
flam alan› Afrika olan bir hayvan.
Afrikal›
öz a.
1.
Afrika halklar›ndan olan ki-
fli.
2.
ön a.
Afrika’ya özgü olan ya da Af-
rika’ya iliflkin olan.
Afrika menekflesi
a. bitb.
Evlerde saks›da
yetifltirilen, mor, pembe ya da beyaz çi-
çekleri olan bir süs bitkisi.
afyon
a. Yun.
Haflhafl bitkisinden elde edi-
len öz su, ilaç yap›m›nda kullan›lan
uyuflturucu bir madde.
afyon yutmufl
gibi
dalg›n, uyufluk, sersemlemifl bir
durumda:
Evin içinde afyon yutmufl gi-
bi dolan›p duruyordu.
afyonlamak
(-i)
1.
Afyon vererek uyufltur-
mak.
2.
mec.
Bir kimseyi ya da bir top-
lulu¤u gerçekleri göremeyecek, sa¤l›kl›
düflünmesine engel olacak bir duruma
getirmek:
Bir grup genci afyonlam›fllar,
kötü amaçlar› do¤rultusunda kullan›-
yorlar.
Ag.
kim.
Gümüfl elementinin simgesi.
agora
a. Yun.
Eski Yunan sitelerinde politi-
ka, yönetim ve ticaret ifllerini konuflmak
amac›yla halk›n topland›¤› alan.
agraf
a. Fr. Kopça, kanca.
a¤ (I)
a.
1.
‹p, tel gibi malzemelerden kafes
biçiminde yap›lan örgü:
bal›k a¤›.
2.
Örümceklerin ya da kelebek t›rt›llar›n›n
salg›lad›klar› bir maddeyle oluflturduk-
lar› örgü:
Terkedilmifl ev, örümcek a¤la-
r›yla doluydu.
3.
mec.
Bir bölgenin ya
da bir ülkenin her yan›na yay›lm›fl ve
birbiriyle ba¤lant›l› hat, boru, kanal ve
yollarla oluflturulmufl yap›; flebeke:
kara
yolu a¤›, telefon a¤›.
4.
sp.
Futbol, hent-
bol, su topu gibi oyunlarda topun kale-
ye girdi¤ini belirlemek amac›yla kale di-
reklerine gerilen ipten örgü; voleybol,
tenis, masa tenisi gibi oyunlarda topun
üzerinden afl›r›lmas› için oyun alan›n›n
ortas›na gerilen ipten örgü.
a¤ (II)
a.
Don, pantolon, flalvar gibi giye-
ceklerin ap›fl aras›na gelen bölümü:
fialvar›n›n a¤› çok geniflti.
a¤a
a.
1.
Ülkemizin k›rsal alanlar›nda bü-
yük toprak sahibi, varl›kl›, sözü geçen
kifli:
köy a¤as›, afliret a¤as›.
2.
Ülkemi-
zin k›rsal bölgelerinde sözü geçen, her-
kesin sayg› gösterdi¤i erkeklere verilen
unvan:
Mehmet A¤a.
3.
A¤abey.
4.
tar.
Osmanl› Devleti’nde yüksek rütbeli su-
baylara ve baz› kurulufllar›n bafl›nda
bulunanlara verilen resmî unvan:
harem
a¤as›, yeniçeri a¤as›.
a¤ababa
a.
1.
Ata, dede, büyük baba:
A¤a-
baban›z nereye gitti?
2.
A¤a çocuklar›-
n›n babalar›na seslenirken kulland›klar›
seslenme sözü.
3.
ön a.
Çevresinde sö-
zü dinlenen, sayg› gören.
a¤abey
a.
1.
Yafl bak›m›ndan daha büyük
olan erkek kardefl.
2.
Yak›nl›k ya da
sayg› nedeniyle kardefl olmayanlar ara-
s›nda kullan›lan seslenme sözü.
a¤abeylik, -¤i
a.
A¤abey olma durumu.
a¤aç, -c›
a.
1.
Gövdesi odun ya da kereste
olarak kullan›lan, uzun y›llar yaflayabi-
len odunsu bitkilerin genel ad›.
2.
ön a.
A¤ac›n gövdesinden ya da dallar›ndan
yap›lm›fl olan, ahflap:
a¤aç masa, a¤aç
direk.
a¤aç olmak
argo
Birini bir yerde
uzun süre ayakta beklemek:
Çok gecik-
tin, burada a¤aç oldum.
a¤açç›k, -¤› a
.
bitb.
Boyu birkaç metreyi
geçmeyen küçük a¤aç.
a¤aç çile¤i
a. bitb.
Ahududu.
a¤aç çivi
a.
Marangozlukta tahtalar› birbi-
rine ba¤lamak için kullan›lan küçük
a¤aç parças›.
a¤açkakan
a. hayb.
Serçegillerden, a¤aç
afra tafra
a¤açkakan
24
Emel-Zuhal Sözlük-Harfler 21/07/2010 20:58 Page 24