turkce sozluk - page 26

a¤›rdan
be.
Yavafl olarak:
fiu ifli hemen bi-
tirin, a¤›rdan almay›n.
a¤›r hastal›k. -¤›
a.
Ölümle de sonuçlana-
bilecek olan hastal›k.
a¤›r kay›p, -yb›
a.
Do¤al afetlerde ya da
savafllarda verilen büyük kay›p.
a¤›r küre
a yerb.
Yerkürenin en iç k›sm›n-
da yer alan, yo¤unlu¤u ve kat›l›¤› çok
olan bölüm; barisfer.
a¤›rlama
a.
1.
A¤›rlamak eylemi.
2.
Gelin
ve damat karfl›lan›rken çal›nan k›vrak
bir müzik parças›.
a¤›rlamak
(-i)
Konu¤a sayg› göstererek
onun rahat›n› sa¤lamak ve gereksinim-
lerini karfl›lamak, ikramda bulunmak
:
Konuklar›m›z› iyi a¤›rlad›¤›m›z› san›yo-
rum.
a¤›rlaflmak
(nsz.)
1.
A¤›rl›¤› artmak, a¤›r
duruma gelmek
: Hal› y›kan›nca a¤›rlafl-
t›.
2.
H›z›n› yitirmek, yavafllamak:
Yoru-
lunca yürüyüflümüz a¤›rlaflt›.
3.
A¤›r-
bafll› olmak, durulmak:
Evlendikten
sonra flafl›lacak derecede a¤›rlaflt›.
4.
(hasta) Kötüleflmek, durumu tehlikeli
olmak:
Hastan›z iyice a¤›rlaflt›, üzgü-
nüm.
5.
Koflullar zorlaflmak, alt›ndan
kalk›lmas› güç bir duruma gelmek:
‹fle
girme koflullar› çok a¤›rlaflt›.
6.
(gebe
kad›n) Do¤urmas› yaklaflmak.
7.
(or-
gan) ‹fllevini yerine getirmekte, hareket
etmekte zorlanmak:
Kolum yine a¤›rlafl-
t›.
8.
(hava) Bunalt›c› bir duruma gel-
mek:
Hava a¤›rlaflt›, ya¤mur ya¤acak.
a¤›rl›k, -¤›
a.
1.
Bir cismin tart›yla ölçülen
ve kütle birimleriyle belirtilen miktar›:
Bu çuval›n a¤›rl›¤› kaç kilogramd›r?
2.
De¤erli, pahal› olma durumu:
Arma¤a-
n›n a¤›rl›¤› benim için hiç önemli de¤il-
dir.
3.
Bunalt›c›, bo¤ucu, s›k›nt›l›:
hava-
n›n a¤›rl›¤›, kokunun a¤›rl›¤›.
4.
A¤›r-
bafll›l›k
: A¤›rl›¤›, duruflundan bile belli
oluyor.
5.
Sorumluluk, yük:
fiirketin bü-
tün a¤›rl›¤› onun üzerindeydi.
6.
Bir
toplulukta kendini kabul ettirmifl kiflinin
çevresindeki kifliler üzerinde b›rakt›¤›
izlenim:
Bizim dernekte a¤›rl›¤› olan bir
kiflidir.
7.
Bir konuya fazladan verilen
önem, dikkat:
Bu derste dil bilgisine
a¤›rl›k verece¤iz.
8.
Bir organda duyu-
lan a¤r›, hâlsizlik:
Bafl›mda bir a¤›rl›k
var.
9.
Cisimleri tartmak için terazinin
bir kefesine koyulan nesne.
10.
fiz.
Yer
çekiminin, bir cismin molekülleri üze-
rindeki etkisinin oluflturdu¤u bileflke.
11.
Damad›n ailesinin, çeyizini düzmek
için k›z taraf›na verdi¤i para, mal.
12.
ask.
Bir birli¤in yer de¤ifltirirken tafl›-
mak zorunda oldu¤u silah, cephane, yi-
yecek, eflya.
a¤›rl›k merkezi
a.
1.
fiz. Bir cismin her
noktas›na etki eden yer çekimi kuvvetle-
rinin bileflkesinin uygulama noktas›.
2.
mec.
Bir konunun en önemli noktas›.
a¤›rsamak
(-i)
1.
Bir kimseye, s›k›nt› ver-
di¤ini belli edecek biçimde so¤uk dav-
ranmak.
2.
Bir ifli isteksizce yapmak,
önem vermemek.
3.
Bir ifli yük olarak
saymak:
Verilen ifli a¤›rs›yordu.
a¤›r sanayi
a.
Üretim araçlar›n› üreten sa-
nayi.
a¤›r s›klet
a. sp.
Baz› spor dallar›nda en
yüksek kilo grubu.
a¤›r su
a. fiz.
Suya benzer renksiz, kokusuz
s›v›.
a¤›r top
a. mec.
Etkili, sözü geçen, yönlen-
dirici kifli
: O, bu partinin a¤›r toplar›n-
dan biridir.
a¤›r ya¤
a.
Kal›n ya¤.
a¤›t, -d›
a. 1.
Ölen bir kiflinin arkas›ndan
yak›nlar›n›n yüksek sesle ve dokunakl›
bir ezgiyle söyledikleri, ölenin iyiliklerini
ve kalanlar›n duygular›n› dile getiren
sözler.
2.
ed.
Ölen bir kiflinin gençli¤ini,
güzelli¤ini, de¤erini; geride kalanlar›n
ac›lar›n› ya da büyük y›k›mlar›n ac›lar›n›
dile getiren söz, ezgi, yaz›; mersiye.
a¤›t
yakmak
ölen bir kiflinin ard›ndan a¤›t
söylemek.
a¤›z, -¤z›
a.
1.
Yüzde, iki çene aras›nda so-
luk al›p vermeye yarayan, besinlerin
a¤›rdan
a¤›z
26
Emel-Zuhal Sözlük-Harfler 21/07/2010 20:58 Page 26
1...,16,17,18,19,20,21,22,23,24,25 27,28,29,30,31,32,33,34,35,36,...688
Powered by FlippingBook