k›rlang›ç, -c›
a. hayb.
K›rlang›çgillerden,
genifl gagal›, ince ve uzun kanatl›, kü-
çük göçmen kufl.
k›rlang›ç bal›¤›
a. hayb
. K›rlang›ç bal›¤›gil-
lerden, s›cak ve ›l›k denizlerin k›y› ke-
simlerinde yaflayan, genifl ve uzun yüz-
geçli, k›rm›z› renkli bir bal›k.
k›rlaflmak
(nsz.)
Rengi k›r olmak:
Dedemin
saçlar› k›rlaflm›fl
.
k›rma
a.
1.
K›rmak eylemi.
2.
Kumafl› kat-
layarak yap›lan süs.
3.
ön a.
Ortas›nda
k›r›larak aç›l›p doldurulan (tüfek, çifte).
4.
ön a
. ve
a.
(hayvan için) Melez.
k›rmak
(-i)
1.
Sert bir fleyi vurarak, ezerek,
çarparak parçalamak:
barda¤› k›rmak.
2.
Vücut kemiklerinde bir k›r›k oluflma-
s›na neden olmak: Düflüp
aya¤›n› k›r-
m›fl
.
3.
Azaltmak, indirmek:
Evi elinden
bir an önce ç›karmak için fiyat›n› iyice
k›rd›.
4.
Gücendirmek, incitmek:
Seni
k›rmak istemezdim
. 5.
(-e)
Hareket du-
rumundaki bir canl›n›n ya da bir tafl›t›n
yönünü de¤ifltirmek:
Geminin dümenini
sola k›rd›
.
6.
mec
. Yok etmek:
Çocu¤un
umudunu k›rmay›n
.
7
. Öldürmek:
Ge-
çen y›lki so¤uklar hayvanlar› k›rm›flt›
.
8.
Tavlada rakip oyuncunun pulunu
oyun d›fl› b›rakmak.
9
. argo Kaçmak,
savuflup ortadan kaybolmak.
10.
argo
Gitmesi gereken bir yere gitmemek:
Okulu k›r›p sinemaya gitmifllerdi
.
k›r›p
dökmek
dikkatsizlik ya da öfke nedeniy-
le birçok fleyi k›rmak.
k›r›p geçirmek 1)
çok büyük zararlara, ölüm ve y›k›mlara
neden olmak;
2)
sert tutumuyla çevre-
sindekileri dar›ltmak;
3)
söz ve davra-
n›fllar›yla herkesi kat›la kat›la güldür-
mek.
k›ran k›rana
be
. Ac›maks›z›n, öldüresiye
yap›lan (kavga, gürefl vb.).
k›rm›z›
a. Ar
.
1.
Kan rengi, al.
2
.
ön a.
Bu
renkte olan.
k›rm›z›biber
a. bitb
.
1.
Patl›cangillerden
bir biber türü.
2.
Bu bitkinin olgunlafl›p
k›zard›ktan sonra ac›l›k kazanan ve ba-
har olarak kullan›lan tozu.
k›rm›z› ›fl›k, -¤›
a
. Durmay› gerektiren tra-
fik ›fl›¤›.
k›rp›nt›
a.
K›rp›lan ya da kesilen bir fleyden
arta kalan küçük parçac›klar:
k⤛t k›r-
p›nt›s›
.
k›rp›flt›rmak
(-i
) Göz kapaklar›n› çabuk ça-
buk aç›p kapamak.
k›rpmak
(-i
)
1.
Parçalara ay›rmak.
2.
Göz
kapaklar›n› kapay›p açmak.
k›rsal
ön a.
Köy, kasaba ve tar›mla ilgili.
k›rsal alan
a.
Üretim etkinlikleri tar›ma da-
yal› olan, k›rsal nüfusun çal›flt›¤› ve ya-
flad›¤› alan.
k›rtasiye
(a. k›rta:siye) Ar.
K⤛t, kalem,
silgi, mürekkep gibi yaz› araç ve gereç-
lerinin tümü.
k›rtasiyeci
a.
1.
K›rtasiye satan kifli.
2.
Bu
kiflinin ifl yeri.
k›rtasiyecilik, -¤i
a.
1.
K›rtasiyecinin yap-
t›¤› ifl.
2
. mec
. Bürokrasi.
k›sa
ön a.
1.
Uzunlu¤u, boyu az olan: k›sa
saç.
2
. Az süren:
K›sa yoldan geldik
.
3.
Ayr›nt›s›z anlat›lm›fl olan:
K›sa bir aç›k-
lama yap›ld›
.
k›sa günün kâr›
sürenin
k›sal›¤›na karfl›n flu ya da bu bak›mdan
kazanç say›labilecek bir fley elde edildi-
¤inde söylenir.
k›sa vadeli
süresi az
olan.
k›saca
ön a.
ve
be.
K›sa olarak, özetle:
Du-
rumu k›saca anlatt›m.
k›sa çizgi
a. dlb
. Sat›r sonuna s›¤mayan
sözcükleri hecelerine bölmede, ara söz-
leri ya da ara tümceleri ay›rmada, birbi-
riyle anlam iliflkisi bulunan sözcük ya
da rakamlar aras›nda, kök ve ekleri
ay›rmada, heceleri göstermede kullan›-
l›r.
k›sa dalga
a. fiz
. (radyo yay›n› için) Dalga
boyu 10 ile 100 m aras›nda de¤iflen
dalga.
k›sa devre
a. fiz.
Aralar›nda potansiyel far-
k› bulunan iki nokta, direnci çok küçük
olan bir iletkenle ya da do¤rudan birbi-
riyle birleflti¤inde oluflan elektrik olay›.
k›rlang›ç
k›sa devre
382
Emel-Zuhal Sözlük-Harfler 21/07/2010 20:59 Page 382