cakm›fl.
– Oraya gitsem zaman›nda yetiflebilir miyim acaba?
– Sen ak›ll›, ifle yarar bir çocu¤a benziyorsun. Ben yar›n Hava-
na’ya hareket ediyorum. ‹stersen benimle beraber gel. Bana, Çaylak
John (Con) derler. Geminin ad› da Dalga’d›r. Bak, iflte orada duruyor.
Küçük, fakat sa¤lam yap›l› bir tekneyi gösteriyordu.
– ‹ngiliz misiniz? Yoksa Amerikal› m›? diye sordum.
– Hiçbiri, dedi. Benim memleketim yoktur.
Yola ç›kmadan önce, küçük bir al›flverifl yapmak istiyordum. Çar-
fl›da dolafl›rken Amerikal› bir kaptan olan Mr. Searle (Si›rl)’a rastlad›m.
Konuflurken, Dalga adl› gemide bir ifl buldu¤umdan söz ettim.
Kaptan Searle:
– Delikanl›, dedi. Bu gemi hakk›nda bir fley bilmiyorsun galiba.
E¤er iflin asl›n› bilmifl olsayd›n, o tekneye aya¤›n› bile atmaktan korkar-
d›n. Dalga’n›n da, kaptan›n›n da çok kötü bir ünü vard›r denizciler ara-
s›nda. E¤er istersen, benim gemim Suzanna (Suzana)’ya alay›m seni.
Ama sak›n Dalga’yla yola ç›kay›m deme.
– Fakat Kaptan Çaylak’a söz verdim, kendisiyle gidece¤imi söy-
ledim. Verdi¤im sözden dönmek istemem, ama dedi¤iniz kadar fena
bir gemiyse, ben de vazgeçerim.
– Bana inanm›yorsan, baflkalar›na da sorabilirsin. Benim nas›l bir
adam oldu¤umu da sor istersen.
O gün rastlad›¤›m gemicilerden, Kaptan Çaylak hakk›nda bilgi
edinmeye çal›flt›m. Onun hakk›nda herkes susmay› seçti, ama Kaptan
Searle ve Suzanna’dan hep iyi flekilde söz ettiler.
Bunun üzerine Dalga’ya giderek Kaptan Çaylak’› gördüm. Düflün-
cemi de¤ifltirdi¤imi, kendisiyle yola ç›kmaktan vazgeçti¤imi, Kaptan
Searle’›n yan›na girdi¤imi söyledim.
Kaptan Çaylak pek k›zd›.
– Sana benim gemimin kötü bir ünü oldu¤undan söz ettiler, de¤il
mi? diye ba¤›rd›. Ona söyle, bir dahaki sefer karfl› karfl›ya geldi¤imiz-
de aya¤›n› s›k› bass›n, aksi takdirde...
O gün Suzanna’ya yerlefltim. Gün batarken Dalga’n›n yelken aç›p
50