acaba?
Yard›m›m›za gelen geminin ad› Mary (Meri)’ydi. Bütün gece biraz
uza¤›m›zda yol ald›. Kendisini kaybetmeyelim diye, ›fl›kla bize yol gös-
teriyordu. Fakat gece yar›s›, büyük bir gürültüyle uyand›m. Birkaç kifli:
– Gemi kayboldu. Ifl›k görünmüyor! diye ba¤›r›yordu. Mary bizi b›-
rakt›.
Aya¤a f›rlayarak bafl tarafa kofltum.
– Ifl›k nerede? Görmüyor musunuz? diye sordum.
Adamlar›n hakk› vard›. Mary’nin ›fl›¤› görünmez olmufltu.
Ertesi sabah, yolculardan beflinin susuzluktan öldü¤ünü gördük.
Biri de, kendini denize at›p intihar etmiflti.
O gün, ö¤leden sonra hava biraz daha düzelmiflti. Mary, yine ya-
n›m›za yaklaflt›. Bu, hepimizin umudunu biraz daha güçlendirmifl, ce-
saretimizi art›rm›flt›.
Geminin, yard›m›m›za göndermek üzere bir iki kay›k indirmeye
haz›rland›¤›n› fark ettik. Fakat kendi gemimizde, ona bu yard›m u¤ra-
fl›nda yararl› olabilecek bir fley yapam›yorduk. Sonunda, filikalar yan›-
m›za yanaflt›. Su da getirmifllerdi. Günlerdir süren susuzlu¤umuzu gi-
derdik. Sonra yolcular›n nakline baflland›.
Son yolcu da Mary’ye nakledildi¤i zaman, hava kararmak üzerey-
di. Rüzgâr dinmiflti.
Kara Ku¤u’dan en son Mr. Bell ayr›ld›. Dick Derrick’le ben de afla-
¤› indik. Biraz sonra, atefl geminin her taraf›n› sarm›flt›. Kara Ku¤u, ge-
cenin karanl›¤›nda bir yang›n yeri olmufl, cay›r cay›r yan›yordu.
* * *
Mary’ye geçtikten sonra, uzun süre hasta yatt›m; neredeyse ölüm-
le pençelefltim. Kaptan Dean (Din)’in k›z› Mary, bu süre içerisinde ba-
na çok iyi bakt›. Geminin ad› olan Mary, bu k›z›n ad›ndan geliyormufl
me¤er. Yaflam›m› ona borçluydum. Onun yard›m› ve flefkati olmasayd›
çoktan ölmüfl olurdum.
Ölüm kal›m kavgas› ne kadar sürdü bilmiyorum. Bir gün gözlerimi
47