Kaptan Arthur flaflk›nl›¤›n› belli etmemeye çal›flt›. Can› s›-
k›lm›flt›. Do¤ruyu söylemeden edemezdi. Yalan söylemek il-
kelerine ayk›r›yd›. Karakterine uymazd›.
Öte yandan da kamarotu korumak istiyordu. Nas›l olsa
Markis, Yeni Zelânda’ya do¤ru yol al›yordu. Kaledon’a belki
de bir sene sonra u¤rayabilirdi. Hafifçe öksürdükten sonra:
– Evet, dedi. Kaptan Bennet’›n tahmin etti¤i gibi, köpek
gemimizde... San›r›m yolunu flafl›rm›fl olmal› hayvan. Omnia
iki ay sonra, yine Kaledon’da olacak. Köpe¤in, sahibine geri
verilece¤ine dair size söz veriyorum. Bizim kamarotumuz
onunla meflgul oluyor. Bennet merak etmesin.
Süvari gittikten sonra Kaptan Arthur, Bob’a durumu haber
verdi. Bob içini çekti.
– Galiba, dedi. Bu köpek ne sizin, ne de benim olacak...
Bob, rahatl›kla baflkalar›n›n kedileriyle köpeklerini çalard›,
yapt›klar›na da hiç piflman olmazd›. Buna karfl›l›k, paras›n›
aln›n›n teriyle kazanmaktan baflka bir düflüncesi yoktu. Son
yolcunun ç›k›fl›na kadar, geminin temizlik ve bak›m›yla dik-
katle ilgilenirdi. Görevini hakk›yla yerine getirmekte çok titiz-
di. Okyanus’ta yolculu¤a ç›kacak yeni yolcular için, gereken-
leri de yine dikkat ve özenle haz›rlad›.
Sonra Bob bütün gece yok oldu. Sabaha kadar Sidney’in
denizci kahvelerinde gezindi. Anlat›lan ilginç öyküleri dinledi.
Korsan öyküleri, hazine sand›klar›, hazine sand›klar›yla birlik-
te denizin dibine gömülen gemiler. Denizlerde yol alan say›-
45