l› ve atom numaras› 4, atom kütlesi
9,01 olan element (simgesi: Be).
berk
ön a.
1.
Sert, kat›.
2.
Sa¤lam.
berkelyum
a. (berke’lyum) Fr. kim.
Ame-
rikyum ya da küryumdan elde edilen ve
atom numaras› 97, atom kütlesi 247
olan yapay element (simgesi: Bk).
berkitmek
(-i)
Sa¤lamlaflt›rmak, takviye et-
mek.
bermuda
a. (bermu’da) Fr.
Uzunlu¤u dizle-
re kadar olan dar ve yazl›k pantolon.
berrak
ön a. (berra’k) Ar.
Duru, temiz, ay-
d›nl›k, aç›k:
Bugün berrak bir hava var.
berraklaflmak
(nsz.)
Berrak bir durum al-
mak, durulaflmak.
bertaraf
be. Far.+Ar.
Bir yana, flöyle dur-
sun.
bertaraf etmek
gidermek, ortadan
kald›rmak:
Düflman sald›r›s› bertaraf
edildi.
besbelli
ön a. (be’sbelli)
1.
Aç›k, çok belli:
Uykusu geldi¤i besbelliydi.
2.
be.
Anla-
fl›l›yor ki, görülüyor ki:
Besbelli uykusu
gelmifl.
besi
a.
Yaflatmak, gelifltirmek için gerekl
besinleri yedirip içirme.
besici
a.
S›¤›r, davar gibi hayvanlar› semir-
tip satan kimse.
besi doku
a. bitb.
Tohumlar›n içindeki
o¤ulcu¤u çevreleyen bölüm.
besin
a.
1.
Beslenmeye uygun her türlü
madde, g›da, az›k.
2.
mec.
Varl›¤›n› sür-
dürebilmek için gerekli fley:
Onun besi-
ni kitaplard›.
besi suyu
a. bitb.
Bitkilerin damarlar›nda
dolaflan besleyici su.
besleme
a.
1.
Beslemek eylemi.
2.
Evlatl›k
oarak al›nan, evin çocu¤u gibi yetifltiri-
len ve ev ifllerinde çal›flt›r›lan k›z.
beslemek
(-i)
1.
Yiyecek ve içece¤ini sa¤-
lamak:
Anne ve babalar›m›z bizi besler,
büyütürler.
2.
Yedirmek:
Hiç unuta-
mam, anneannem yapt›¤› gözlemelerle
bizi beslerdi.
3.
Semirtmek:
S›¤›rlar›n›
özenle besler, sonra satard›.
4.
Eklen-
mek, kat›lmak, birleflmek:
Birçok küçük
akarsu Yeflil›rmak’› besler.
5.
Yetifltir-
mek:
Güvercinleri çat›da beslerdi.
6.
Bir
fleyin sa¤lam bir biçimde durmas›n›
sa¤lamak için alt›n› ya da çevresini des-
teklemek, doldurmak:
Evi beton sütun-
larla beslediler.
7.
(nsz.) mec.
Gönülde
bir duyguyu yaflatmak:
Ona karfl› büyük
bir sevgi besliyordu.
8.
mec.
Maddi yar-
d›mda bulunmak, desteklemek:
Y›llard›r
kardeflini besliyordu.
beslenme
a.
1.
Beslenmek eylemi.
2.
Vü-
cut için gerekli olan besin maddelerinin
al›nmas›:
Beslenmemize dikkat etmeli-
yiz.
besleyici
a.
ve
ön a.
Besin de¤eri yüksek,
besleyen.
besmele
a. Ar.
Bir ifle giriflirken söylenen,
“Esirgeyen ve ba¤›fllayan Allah›n ad›
ile.” anlam›na gelen Arapça “bismilla-
hirrahmanirrahim” sözünün k›saltmas›.
besmele çekmek
“bismillahirrahmanir-
rahim” sözünü söylemek.
beste
a. Far.
Bir müzik eserini oluflturan
ezgilerin bütünü.
besteci
a.
Beste yapan kifli, bestekâr.
bestekâr
a. (bestekâ:r) Far.
Besteci.
befl
a.
1.
Dörtten sonra gelen say› ve bu
say›y› gösteren rakam, 5, V.
2.
ön a.
Dörtten bir fazla olan:
befl ö¤renci.
befl duyu
a.
Görme, iflitme, koklama, tat al-
ma, dokunma duyular›.
befler (I)
a. Ar.
‹nsano¤lu, insan:
Befler fla-
flar.
befler (II)
ön a.
Beflli gruplar biçiminde
ülefltirilmifl olan:
Befler kiflilik s›ralar
oluflturduk.
beflerî
ön a. (befleri:) Ar.
‹nsano¤luyla ilgi-
li, insana özgü:
Bunlar beflerî davran›fl-
lard›r, yad›rgamay›n›z.
beflgen
a. mat.
Befl kenarl› çokgen.
beflibirlik, -¤i
a.
Kad›nlar›n süs için tak›n-
d›klar›, befl alt›n lira de¤erinde olan al-
t›n.
beflik, -¤i
a.
1.
Bebekleri yat›rmak için, de-
mir ya da tahtadan yap›lm›fl sallan›r kü-
berk
beflik
109
Emel-Zuhal Sözlük-Harfler 21/07/2010 20:58 Page 109
