kumarhane
a. (kumarha:ne) Ar.+Far
. Ku-
mar oynanan yer.
kumafl
a
. Yün, pamuk, ipek, keten gibi
maddelerden makinede dokunmufl her
türlü dokuma.
kumbara
a
.
(ku’mbara) Far
. Biriktirmek
amac›yla içine para at›lan, çeflitli mad-
delerden yap›lm›fl delikli, küçük kap.
kumcul
a. bitb
. (bitki için) Kumlu toprakta
yetiflen, kumlu topra¤› seven.
kumla
a.
Kumluk yer, genifl kumsal, plaj.
kumpanya
a.
(
kumpa’nya) ‹t. esk
.
1.
Ticari
ortakl›k.
2.
Tiyatro toplulu¤u.
kumpas
a. Fr
. Eklemli iki koldan oluflan ve
bir cismin boyutlar›n› ölçmekte kullan›-
lan bir ölçü aleti.
kumral
a
.
1.
Saçlar› koyu sar› ya da aç›k
kestane renginde olan insan.
2.
ön a
.
Koyu sar› ya da aç›k kestane renginde
olan (kifli, saç vb.).
kumru
a. Far. hayb
. Güvercinler tak›m›n-
dan, tüyleri gri ve kahverengi, güvercin-
den küçük bir kufl.
kumsal
a
. Su k›y›lar›nda oluflan kumlu
alan, plaj.
kum tafl›
a. yerb.
Kum tanelerinin kaynafl-
mas›yla oluflmufl bir tür tortul kayaç.
kumul
a. yerb
. Çöllerde ve deniz k›y›lar›nda
rüzgâr›n y›¤d›¤› kum tepesi.
kundak, -¤›
.
Yun.
1.
Yeni do¤mufl çocu¤u
ilk aylarda s›k›ca sar›p sarmalamaya ya-
rayan geniflçe bez.
2.
Yang›n ç›karmak
için bir yere konulmufl ya¤l› bez parça-
s›.
kundaklamak
(-i)
1.
Bebe¤i kunda¤a sar-
mak.
2.
(
bir yeri
) Kundakla yakmak.
kundura
a. (ku’ndura) Yun
. Kaba ifllenmifl,
ba¤s›z, konçsuz ayakkab›.
kunduz
a. hayb
. Kemirgenlerden, su k›y›la-
r›nda yaflayan, dallardan barajlar ve gi-
rifli su alt›nda bulunan yuvalar yapan,
arka ayaklar›n›n aras› perdeli, postu de-
¤erli memeli bir hayvan.
kupa
a. (ku’pa) ‹t.
1.
Ço¤unlukla geniflli¤i
derinli¤inden çok olan ve alt›n, gümüfl,
bronz ya da kristalden yap›lan ayakl›
kap.
2.
Kulplu büyükçe bardak.
3.
Ya-
r›flma ödülü olarak verilen de¤erli ma-
denlerden yap›lm›fl ve iki yanda kulpu
olan kap ya da sanat eseri.
4.
Oyun kâ-
¤›tlar›n›n dört grubundan benekleri k›r-
m›z› ve kalp biçiminde olan›.
kupon
a. Fr
.
1.
Devlet tahvili, hisse senedi
gibi de¤erli k⤛tlar›n üzerinde bulunan
ve belirli zamanlarda sahibine faiz ya da
kazanç olarak bir gelir sa¤layan kesil-
mifl parça.
2.
Bir firman›n, bir gazetenin
sat›fllar›n› art›rmak için verdi¤i arma¤a-
n› almay› ya da düzenledi¤i çekilifle ka-
t›lmay› sa¤layan, gazeteden ya da bir
mal›n ambalaj›ndan kesilen özel biçimli
k⤛t.
kupür
a. Fr
. Gazete, dergi gibi yay›nlardan
kesilmifl yaz›, haber, belge.
kur (I)
a. Fr
. Yabanc› paralar›n ulusal para
cinsinden de¤eri.
kur (II)
a. Fr.
1.
Karfl› cinsten birine duyu-
lan ilgiden dolay›, onun gönlünü kazan-
maya çal›flma.
2.
mec
. Birini, duygula-
r›n› okflayarak elde etmeye çal›flma.
kur
yapmak 1)
Karfl› cinsten birine duyulan
ilgiden dolay›, onun gönlünü kazanma-
ya çal›flmak.
2)
mec
. Birini, duygular›n›
okflayarak elde etmeye çal›flmak.
kura
a. Ar
. Ad çekme.
kurabiye
a. (kura:biye
) Un, ya¤ ve flekerle
haz›rlanan, içine badem, üzüm, f›nd›k
vb. fleyler de kat›labilen küçük çörek.
kurabiye gibi
a¤›zda hemen da¤›l›ve-
ren, çok gevrek (yiyecek).
kurak
ön a
. Ya¤›fls›z:
kurak bir mevsim
.
kural
a
.
1.
Bir sanata, bir bilime ya da bir
etkinlik alan›na temel olan; kaide:
hukuk
kurallar›
.
2.
Düflünce ve davran›fl yö-
nünden uyulmas› gereken ilke, kaide:
trafik kurallar›.
kurallaflt›rmak
(-i)
Kural durumuna getir-
mek.
kuram
a
. Olaylar›, olgular› ortaya koyan,
aç›klayan ilkeler, kurallar, bilimsel yasa-
kumarhane
kuram
407
Emel-Zuhal Sözlük-Harfler 21/07/2010 20:59 Page 407
