Bir sabah, tayfalar gemiden pompayla su boflalt›rken suyun içinde
bir miktar ya¤ gördüler. Ambardaki f›ç›lar ya¤ s›zd›r›yordu. Starbuck, bu
durumu Kaptan’a bildirmek üzere afla¤› indi.
Pequod, o s›rada Formosa yak›nlar›ndan geçiyordu. Starbuck,
Ahab’› önündeki haritalar›n üzerine e¤ilmifl, çal›fl›rken buldu.
– Kim var orada? diye sordu Ahab.
Kap›daki ayak seslerini duymufltu, fakat bafl›n› kald›rmadan ko-
nufltu.
– Çekilin, güverteye gidin!
– Benim, efendim. Ambardaki f›ç›lar ya¤ s›zd›r›yor. Onlar› ç›kar›p
bakmal›y›z.
– fiimdi mi? Japonya’ya yaklaflt›¤›m›z s›rada m›? F›ç›lar› onarmak
için bir hafta m› kaybedelim?
– Ya öyle yapar›z ya da bir y›lda toplayaca¤›m›z ya¤› bir günde bo-
fla harcar›z. Elde etmek için bu kadar yol geldi¤imize de¤er efendim.
– Öyle öyle, e¤er elde edebilirsek.
– Ben ambardaki ya¤dan söz ediyorum efendim.
– Ben de art›k onlar› düflünmüyorum. Çekil git. Akarsa aks›n. F›ç›-
lar› ç›kartmayaca¤›m.
– Gemi sahipleri ne der efendim?
– Ahab’›n umurunda m›? Sahipler, sahipler! Her zaman bana sefil
sahiplerden söz edersin. Fakat, bir fleyin gerçek sahibi onu yönetendir.
fiimdi yukar› ç›k!...
– Hay›r efendim, henüz de¤il, diye karfl›l›k verdi Starbuck. Yüzü k›-
zarm›flt›, kamaran›n içine do¤ru ilerledi.
– Kaptan Ahab, birbirimizi daha iyi anlamam›z gerekiyor.
Ahab, duvardan dolu bir tabanca ald› ve Starbuck’a do¤ru tutarak
ba¤›rd›.
– Bir tek Tanr› vard›r, dünyan›n hâkimidir ve bir tek Kaptan vard›r,
o da Pequod’un hâkimidir. Yukar› ç›k!
Starbuck, ç›kmadan önce bir an durup öfkeyle Kaptan’a bakt›.
Starbuck’›n gözleri k›zg›nl›ktan parl›yordu. Ancak kendini tuttu.
25