du ve herkes denize döküldü. Ahab ve adamlar›, sandal›n alt›ndan ç›k-
maya çabal›yorlard›. Balina bir an için arkas›n› dönerek durdu. Kuyru-
¤unu bir yandan bir yana gezdirdi, fliddetli bir darbe daha vurdu. Az
sonra, yapt›¤› iflten hoflnut, arkas›n› dönüp gitti. Pequod, denizdekileri
toplad›. Güverteye ç›kan Ahab, heyecanla ba¤›rd›:
– Adamlar› say›n! Hâlâ onu görmedim, olamaz! Kayboldu! Çabuk
herkesi ça¤›r›n!
Yafll› adam›n korkusu gerçekleflmiflti: Adamlar say›ld›¤›nda, Fe-
dellah’›n orada olmad›¤› anlafl›ld›.
– Evet efendim, dedi Stubb, sizin iplerinize doland›. Onu suyun al-
t›nda sürüklenirken gördü¤ümü san›yorum.
– Benim ipim mi? Gitti! Gitti! Z›pk›nc›lar, daha fazla silâh al›n, da-
ha fazla yelken aç›n. Onu öldürece¤im!
Starbuck:
– Ulu Tanr›m bizi koru, dedi. Ona hiç yakalanmayal›m. Daha fazla
kay›p olmas›n. Bu, fleytan›n delili¤inden de beter. Bu katil bal›¤›, hepi-
miz suyun dibini boylayana kadar kovalamaya devam edecek miyiz?
Kaptan Ahab:
– Ahab Ahab’t›r. Okyanus dalgalanmadan bu bizim aln›m›za yaz›l-
d›. Aptal! Ben kaderin oyunca¤›y›m. Tanr›n›n emriyle hareket ederim.
Sizler de bana uyars›n›z! ‹nsanlar! Bo¤ulmadan önce her fley iki kez su
yüzüne ç›kar, sonra bir daha ç›kar ve sonsuza dek batar. Moby Dick de
öyle. ‹ki gün yüzdü, yar›n üçüncüsü olacak. Evet çocuklar, o bir kez da-
ha ç›kacak; ama son kez su f›flk›rtmak için.
Sonra Fedellah’›n kehanetlerini an›msayan Ahab, kendi kendine
f›s›ldad›:
“Fedellah gitti! Benden önce gidecekti; fakat ben ölmeden önce yi-
ne görünecek. Peki, bu nas›l olacak?”
Karanl›k bast›. Çekiç sesleri aras›nda ve fenerlerin ›fl›¤› alt›nda;
adamlar›n hâlâ yedek sandallar haz›rlad›klar›, aletlerini onard›klar›, ye-
ni silâhlar›n uçlar›n› keskinlefltirdikleri görülüyordu.
Ertesi sabah, hava güzel ve serindi. Çok geçmeden f›flk›ran beyaz
su göründü. Sandallar denize indirildi. Pequod’un beyaz balinaya rast-
31