okul ansiklopedisi - page 302

HALK OYUNLARI
302
Atasözleri, 4) Bilmeceler, 5) Halk fliiri: a) türkü, b) mâniler ve
benzeri türler, c) tekerlemeli fliirler, 6) Halk tiyatrosu: a) drama-
tik görünüflüyle meddah sanat›, b) Karagöz, c) ortaoyunu ile bu-
nun ilkel biçimleri (köylü oyunlar›), ç) kukla.
HALK OYUNLARI,
ülkelerin de¤iflik bölgelerinde, farkl›
giysi ve figürlerle oynanan danslara verilen ad. Türkiye bu aç›-
dan çok zengin bir folklora sahiptir. Bölgelere göre de¤iflen ve
farkl› özellikler gösteren oyunlar›n ço¤unun kayna¤› eski ça¤la-
ra dayan›r. Her yöreye ait halk oyunlar›nda, o yörenin co¤rafî ve
tar›msal özelliklerini tafl›yan figürler görmek olas›d›r. Örne¤in
pamuk ekimi, mad›mak toplanmas›, f›rt›nal› denizde bal›k av› gi-
bi. Hepsinin ana özelli¤i, bir ifli birlikte yapmak, bir olay› birlik-
te kutlamak gibi sosyal al›flkanl›klar kazand›rmas›ndad›r. Halk
oyunlar›, ait olduklar› yörenin ulusal k›yafetleriyle oynan›r ve bu
k›yafetler etnolojik bak›mdan ayr›ca önem tafl›r. Türk halk oyun-
lar›n›n en yayg›nlar› flunlard›r: Halay, zeybek, horon, karfl›lama,
bar, çiftetelli, kafl›k oyunu.
HALKALI KURTLAR,
solucanlar›n bir altdal›
(Anneli-
da).
Uzun, yuvarlak vücutlar›, bir bafl ve çok bölütlü bir göv-
deden oluflur. Renksiz, saydam, mat beyaz ya da çeflitli renkler-
de olabilirler. Ço¤unlu¤u deri yoluyla, kimileri solungaçlarla
solunur. Gözleri vard›r. Pek ço¤u erdifli, küçük bir bölümü ayr›
efleylidir. Yumurtalar d›flar›ya birço¤u bir arada b›rak›l›r. Yeni-
lenebilme yetenekleri çok yüksektir. Bu nedenle bölünerek de
(efleysiz yolla) ço¤alabilirler. Ço¤unlu¤u denizlerde, bir bölü-
mü de tatl› sularda ya da karada yaflar. D›flasalak olan türleri de
vard›r. ‹çasalak olan türlerine ise çok az rastlan›r.
HALTER,
a¤›rl›k kald›rma temeline dayanan spor dal› ve bu
sporda kald›r›lan a¤›rl›¤›n ad›. Birbirine uzunca bir sapla ba¤l›
iki demir gülleyi ve diski kald›rarak yap›l›r. Antikça¤’daki olim-
piyatlarda da yer alan çok eski bir spordur. 1869’dan beri yap›-
lan Olimpiyat Oyunlar›’nda yer almaktad›r. Halter karfl›laflmalar›
dokuz kategori üzerinden yap›l›r: 52 kg., 56 kg., 60 kg., 67,5
kg., 75 kg., 82,5 kg., 90 kg., 110 kg. ve a¤›rs›klet. Uluslararas›
büyük yar›flmalarda resmen yer verilen hareketler silkme ve ko-
parmad›r. Bu yar›flmalarda, e¤er sporcular son kald›r›labilen
a¤›rl›¤›n üzerine ç›km›fllarsa, haltere 2,5 kilodan az olmamak
üzere ek a¤›rl›klar ba¤lan›r.
HAMAM,
içinde y›kanmak için yap›lan, özel düzenlerle ›s›t›-
lan s›cak, so¤uk akarsuyu olan kapal› yap›. Hamam›n çok eski
bir tarihi vard›r. Hamam, Romal›lar zaman›nda da biliniyordu.
Vezüv Yanarda¤›’n›n külleri alt›nda kalan Pompei kentinde yap›-
lan kaz›larda, eski Roma hamamlar› tüm ayr›nt›lar›yla ortaya ç›-
kar›lm›flt›r. Roma ‹mparatorlu¤u’nun egemen oldu¤u her yerde
türlü hamamlara rastlanm›flt›r. Türkler, ‹stanbul’u ald›ktan son-
ra, Roma hamam›n› daha basitlefltirerek, birçok hamam yapm›fl-
lard›r. 16. yüzy›lda yaln›z ‹stanbul’da 168 çarfl› hamam› vard›.
Dünyada tan›nan bir hamam çeflidi de Fin hamam›d›r (sauna).
Fin hamam›, buhar banyosu esas›na göre yap›l›r. Çabuk terle-
yip kolay kilo vermek amac›na yönelik olarak kullan›l›r.
HAMAMBÖCE⁄‹,
düzkanatl›lar›n hamamböce¤igiller fa-
milyas›ndan böcek
(Blatta orientalis).
Temiz tutulmayan
yerlerde, özellikle mutfaklarda ürer. 2,5 cm. boyundaki vücudu
yass› ve ovaldir. Antenleri uzundur. A¤z› çi¤neyici, bacaklar› yü-
rüme baca¤›d›r. Ön kanatlar› birbiri üstüne kapanan örtü kanatla-
r› biçimindedir. Erkeklerin ön kanatlar› vücuttan biraz daha k›sa-
d›r, karn› tamamen örtemez. Arka kanatlar› katlanabilir. Yumurta-
lar›n› kapsüller içinde b›rak›rlar. Ifl›ktan kaçar, geceleri ortaya ç›-
karlar. Çok zararl› böceklerdir. Ekmek, un, kösele, k⤛t, kumafl
vb. yer, hatta odun bile kemirebilirler. De¤dikleri eflyaya kötü bir
koku bulaflt›r›rlar. Savafl›m için “basudin”li maddeler kullan›lma-
l›d›r. Örne¤in toz asitborik, patates ve flekerle kar›flt›r›l›p minik
küreler biçiminde böce¤in ç›k›p girdi¤i deliklerin önüne konur.
HAMBEL‹L‹K,
dört Sünnî mezhepten biri olan ve 9. yüzy›l-
da Ahmet ibn Hambel taraf›ndan kurulan mezhep. Günümüzde
yaln›z Suudi Arabistan’›n Necit Bölgesi’nde yaflamaktad›r. Te-
mel ilkesi, Kuran ve hadislerin buyruklar›n› yorum yapmadan
uygulamak, “zaif” hadisleri bile de¤erlendirmektir. Mezhep, sa-
habelerin uygulamalar›n› da sorunlar›n çözümünde geçerli sa-
yar. Akla ve tas›ma, ancak bunlar›n hiçbiriyle çözümlenemeyen
sorunlarda baflvurmaya izin verir.
HAMD‹ BEY, Osman
(1842 ‹stanbul - 1910 ‹stanbul),
ressam, müzeci, bilim adam› ve arkeolog. Sadrazam Ethem Pa-
fla’n›n o¤ludur. Paris’e hukuk ö¤renimi için gittiyse de güzel sa-
natlara olan tutkunlu¤u nedeniyle ö¤renimini yar›m b›rak›p Gü-
zel Sanatlar Akademisi’ne devam etti. On iki y›l süreyle Paris’te
yaflad›. Akademik çal›flmalar›n yan› s›ra, Paris’te, ünlü ressam-
lardan özel dersler alarak bu konuda kendini daha da yetkinlefl-
tirdi. Arkeoloji bilimine afl›r› ilgisi vard›. Paris’ten ‹stanbul’a dö-
nüflünde saraya al›nd› ve “Teflrifat› Hariciye” görevinde bulun-
du. Daha sonra memuriyetten çekilerek salt resimle ilgilenmeye
bafllad› ve birçok yabanc› sergiye kat›ld›. 1881 y›l›nda, ‹stanbul
Arkeoloji Müzesi’nin müdürlü¤üne atand›. Bu müzenin kurul-
mas›nda ve aç›lmas›nda da büyük katk›lar› oldu. Bu görevde bu-
lundu¤u s›rada, müzeyi zenginlefltirmek amac›yla birçok yerde
kaz›lar yapt›rd›. 1887 y›l›nda Sayda yak›nlar›nda yap›lan bir ka-
z›da Fenikelilere ait çok de¤erli eserleri ‹stanbul’a aktararak yay-
g›n bir ün kazand›. Onun taraf›ndan haz›rlanm›fl olan müzeler
hakk›ndaki yönetmelik bugün bile geçerlili¤ini korumaktad›r.
Bugünkü ad› Mimar Sinan Üniversitesi (Güzel Sanatlar Akade-
misi) olan Sanayii Nefise’nin kurucusudur. Osman Hamdi Bey’e
Oxford Üniversitesi taraf›ndan fahrî doktorluk unvan› verilmifltir.
Yap›tlar›nda Do¤u’ya özgün eflya ve insan figürlerini büyük bir
ustal›kla incelemifl olup klasik resimde de yayg›n bir ün kazan-
m›flt›r. Bugün Türk sanat tarihinin önemli adlar›ndan biri olan
Hamdi Bey, özellikle Topkap› Saray› Müzesi’nin flimdiki duru-
muna gelmesinde de büyük rol oynam›flt›r.
HAMMADDE,
do¤ada bulunan ya da bitkilerden, hayvan-
lardan elde edilen ve genellikle daha yararl›, daha kullan›fll›
maddelerin üretimine yarayan temel madde. Hammaddelere en
iyi örnek maden cevherleridir. Bunlar ç›kar›ld›ktan sonra temiz-
leme, zenginlefltirme gibi ifllemlerden geçirilerek sanayide kul-
lan›labilecek maddeler hâline getirilirler.
1...,292,293,294,295,296,297,298,299,300,301 303,304,305,306,307,308,309,310,311,312,...672
Powered by FlippingBook