KABIZLIK
354
KABIZLIK
, büyük abdestin do¤al olandan daha seyrek ve
daha kat› yap›lmas› durumu; peklik. Ba¤›rsaklar›n a¤›r çal›flma-
s› sonucu ortaya ç›kar. Kab›zl›¤a, ba¤›rsak çeperlerindeki ve
metabolizmadaki bozukluklar neden olabilece¤i gibi, ruhsal bo-
zukluklar da yol açabilir. Yeterince s›v› al›nmamas›, besleyici yi-
yeceklerden yoksun kalmak da kab›zl›k yapar. Kab›zl›kla birlikte
bafl ve bel a¤r›lar›, bitkinlik, sanc›, kanama, zay›flama gibi belir-
tiler görülürse, hekime baflvurulmal›d›r. Baz› insanlar, genellik-
le seyrek d›flk›lar. Bu durum yafll›larda do¤ald›r. Kab›zl›¤›n bu
durumu, bir hastal›k de¤ildir.
KABOTAJ
, uzak yol deniz seferinin karfl›t› olarak, k›y›lar bo-
yunca, özellikle de bir devletin kendi limanlar› aras›nda gemi ifl-
letmesi, deniz seferleri yapmas›. ‹ç ticaretin geliflimindeki öne-
mi aç›s›ndan devletler, yabanc› gemi ve yabanc› uyruklu kiflile-
re kabotaj yasa¤› koyarlar. 1921 Barcelona ve 1944 Chicago
antlaflmalar›na göre, kabotaj yasa¤› devletleraras› hukuka uy-
gun bir durumdur. Türkiye’de, 1926 tarih ve 815 say›l› yasayla
kabotaj düzenlendi. Bu yasaya göre, Türkiye k›y›lar›n›n bir nok-
tas›ndan di¤erine yük ve yolcu tafl›mak ve k›y›larda, limanlarda
ve limanlar aras›nda her türlü liman hizmeti yapmak hakk›, Türk
bayra¤› tafl›yan gemilere tan›nm›flt›r.
KABURGA
, gö¤üs kafesini oluflturan kemikler. Yass› ve uç-
lar› uzundurlar. ‹nsanda 12 çifttir. Arka uçlar› omurlara eklemli-
dir. Üstteki 7 çiftinin ön uçlar› gö¤üs kemi¤ine, ondan sonraki
3 çiftin ön uçlar› ise birbirlerine ba¤lanarak 7. kaburga çiftine
eklenirler. 11. ve 12. kaburga çiftinin (son iki çift) ön uçlar› bir
yere ba¤lanmaz, serbesttir. Kaburgalar, çok esnek olmakla bir-
likte, d›flardan bir çarpma ya da bas›nç sonucu k›r›labilirler. Fa-
kat kaynamas› en kolay kemiklerdir.
KAÇKAR
, Do¤u Karadeniz bölümünde, Rize Da¤lar› üzerin-
de bulunan ve Kuzey Anadolu kenar da¤lar›n›n en yüksek nok-
tas› olan doruk (3.932 m.).
KADDAF‹, Muammer el
-(1942 Sirt), Libyal› asker ve
devlet adam›; Libya Sosyalist Halk Cemahiriyesi Baflkan›. Bin-
gazi Üniversitesi’nde ve ‹ngiliz Sundhurst Kraliyet Askerî Aka-
demisi’nde ö¤renim gördü. 1965’te Libya ordusuna girdi.
1966’da “Ba¤›ms›z Birlikçi Subaylar” gizli toplulu¤unu kurdu.
Kral ‹dris’i deviren 1969 hükümet darbesini haz›rlad›. Darbeden
sonra Devrim Konseyi baflkanl›¤›n›, savunma ve içiflleri bakan-
l›klar› görevlerini üstlendi. Ayn› y›l, Devrim Konseyi taraf›ndan
albayl›¤a yükseltildi. Bir süre baflbakanl›k da yapan Kaddafi,
1972’de bu görevi Abdüsselam Callud’a b›rakt›. ‹srail’e karfl›
topyekûn bir savafl›n sürdürülmesini isteyen Kaddafi, Libya’da
‹slâmiyet’e dayal› bir Arap sosyalizmi kurma çabas›na giriflti.
Libya’daki uluslararas› petrol kurulufllar›n› devletlefltirdi. Filistin
kurtulufl hareketini ve Afrika’daki tüm kurtulufl hareketlerini
destekledi. 1972’de M›s›r ve 1974’te Tunus ile ülkesini birlefl-
tirmek istediyse de baflar›l› olamad›. Son olarak, Suriye ve Çad
ile birleflme giriflimlerinde bulundu. Libya’n›n güçlü adam› ol-
ma durumunu sürdüren; M›s›r, ‹srail ve ABD’ye karfl› ç›kan ve
onlarla sürekli anlaflmazl›k içinde bulunan Kaddafi, 1974’ten bu
yana Türkiye’ye karfl› genifl kapsaml› bir yak›nlaflma politikas›
izlemeye bafllad›. 1977’de ülkenin ad›, Libya Arap Sosyalist
Halk Cemahiriyesi olarak de¤ifltirilirken, Devrim Komite Konse-
yi da¤›t›ld› ve Kaddafi Genel Halk Kongresi sekreterli¤ini üstlen-
di. 1979’da bu görevden çekilmekle birlikte, devlet baflkan› ola-
rak yönetimdeki a¤›rl›¤›n› sürdürdü. Kaddafi, Red Cephesi ola-
rak bilinen sertlik yanl›s› ülkelerle iflbirli¤i yapt›. Öte yandan
çevre ülkelerin iç ifllerine kar›flarak M›s›r, Sudan ve Çad’a mü-
dahale etti. Dünyan›n çeflitli yerlerindeki fliddet yanl›s› örgütle-
re destek verdi¤i gerekçesiyle, Reagan yönetimindeki ABD’nin
bafl hedeflerinden biri oldu. Nisan 1986’da ABD bombard›man
uçaklar› Trablusgarp ve Bingazi’yi bombalad›lar. Bu sald›r› so-
nucunda 100’ü aflk›n Libyal›n›n yan› s›ra Kaddafi’nin evlâtl›¤› da
öldü, kar›s› ve o¤lu yaraland›. Kaddafi’nin ülkemizde “Yeflil Ki-
tap” ad›yla yay›nlanan ve siyasal görüfllerini aç›klayan üç ciltlik
(1979, 1981, 1982) bir yap›t› vard›r.
KADEfi ANTLAfiMASI
, Kadefl Savafl›’ndan sonra, Hitit-
ler ile M›s›rl›lar aras›nda yap›lan bar›fl antlaflmas› (‹.Ö. 1270).
Antlaflma imzaland›¤› zaman Hititlerin bafl›nda III. Hattuflilifl,
M›s›rl›lar›n bafl›ndaysa II. Ramses bulunuyordu. Kadefl Antlafl-
mas›’n›n metinleri hem Bo¤azköy’de hem de M›s›r’da bulundu-
¤undan, koflullar› tam olarak bilinmektedir. III. Hattuflilifl, ant-
laflma metnini gümüfl bir tablet üzerine Akadca yazd›rarak M›-
s›r’a göndermifl, buna karfl›l›k M›s›rl›lar da haz›rlad›klar› Akadca
metni Hititlere göndermifllerdi. Antlaflman›n bafll›ca koflullar›
flunlard›r: 1) Her iki hükümdar bundan böyle aralar›ndaki kar-
deflli¤i ve bar›fl› ilân ederler. 2) Her iki devlet aras›nda bundan
böyle düflmanl›k olmayacakt›r. 3) Her iki devlet, bir sald›r› kar-
fl›s›nda birbirine yard›m edeceklerdir. 4) Her iki devlet, kendine
s›¤›nanlar› devletine geri verecektir. 5) Her iki ülkenin tanr› ve
tanr›çalar›, bu antlaflman›n sahibi ve koruyucular›d›r.
KADET
, bir yar›fl yelkenlisi. Uzunlu¤u 3,22, geniflli¤i 1,27, su
kesimi 0,75 m., a¤›rl›¤› 80 kg.d›r. Rüzgâra karfl› duyarl› ve denge-
sizdir. ‹ner kalkar sarmal›, bir büyük yelkeni, bir de floku vard›r.
KADIN HAKLARI
, kad›nlar›n ekonomik, toplumsal, kültü-
rel vb. alanlarda erkeklerle eflit olarak sahip olmalar› gereken
haklar ve bu haklar› savunan hareketlerin tümü. Kad›n haklar›
Avrupa tarihindeki önemli toplumsal de¤iflim dönemlerinde,
politik taleplerin yan› s›ra gündeme geldi (1789, 1848, 1870,
1917). ‹lk kad›n haklar› kongresi, 1848’de Seneca Falls’de
(ABD) topland›. 1898’de C.P. Gilman taraf›ndan yay›mlanan
“Woman and Economics” (Kad›n ve Ekonomi) adl› yap›tta, evli-
likte temel sorunun, kad›n›n ekonomik ba¤›ml›l›¤› oldu¤u savu-
nularak; toplumdaki cinsiyet rollerinin elefltirisi yap›ld›.
1872’de, Mary Wallstonecraft, “A Vindication of the Rights of
Women” (Kad›n Haklar› Savunmas›) adl› yap›t›n› yay›mlad›.
Wallstonecraft, kad›nlar›n yasa önündeki eflitli¤ini, eflit ifle kar-
fl›l›k eflit ücret almalar› gerekti¤ini, kad›nlara eflit ö¤renim ola-
naklar› sa¤lanmas›n› ve seçme ve seçilme hakk› verilmesini sa-
vundu. Bu dönemde geliflen görüfllerin tümünün temelinde, de-
¤iflimi yaratacak olan arac›n yasama önlemleri oldu¤u düflünce-
si yat›yordu. Dolay›s›yla, Avrupa ülkelerinde ve ABD’de, kad›n-
lara siyasal haklar›n tan›nmas›yla birlikte kad›n haklar› hareketi
gücünü yitirdi. 1920’lerde, I. Dünya Savafl› s›ras›nda ve