miflti, gitmek bilmiyorlard›.
2.
mec.
(bir
duygu için) Yerleflmek:
Art›k onu sev-
medikleri flüphesi yüre¤ine çöreklen-
miflti.
çörek otu
a. bitb.
Dü¤ün çiçe¤igillerden,
siyah ve kokulu küçük tohumlar› börek
ve çöreklerin üzerine serpilen, mavi çi-
çekli otsu bitki.
çözelti
a. kim.
Bir çözücü içinde bir mad-
denin çözülmesiyle oluflan s›v›.
çözgü
a.
Dokumac›l›kta, aralar›ndan atk›la-
r›n geçirildi¤i iplerin her biri.
çözmek
(-i)
1.
Ba¤l› ya da sar›l› bir fleyi aç-
mak:
fiu paketin ba¤›n› çözer misin?
2.
(dü¤me için) ‹li¤inden ç›karmak.
3.
(saç için) Açmak, örgüsünü bozmak.
4.
(bulmaca, sorun, denklem vb. için) Bi-
linmeyen gizli noktas›n› bulup aç›kla-
mak:
Gazetedeki bulmacay› çözece¤im.
5.
mat.
Bir problemde, aranan sonucu
belli ögeler yard›m›yla ortaya ç›karmak.
7.
kim.
Bir maddeyi bir çözücüde çö-
zündürmek.
çözülmek
(nsz.)
1.
Çözmek eylemine konu
olmak:
Sorunlar›n›z çözüldü mü?
2.
(buz, kar ve baz› maddeler için) Gevfle-
yip yumuflamak, erimeye bafllamak.
3.
mec.
Birli¤ini, beraberli¤ini yitirmek,
da¤›lmak, parçalanmak:
Irak ordusu da-
ha fazla dayanamay›p çözüldü.
4.
mec.
Gevflemek, güçsüz kalmak:
Biraz üzeri-
ne gidince çözüldü ve bildiklerini anlat-
maya bafllad›.
çözüm
a.
1.
Bir güçlü¤ü, bir sorunu orta-
dan kald›rma, aç›kl›¤a kavuflturma:
‹fl-
sizlik sorununun çözümü için önce yat›-
r›m yapmal›y›z.
2.
(bulmaca, problem
için) Yan›t.
3.
mat.
Bir denklemde bilin-
meyenlerin yerine konulunca o denkle-
mi gerçeklefltiren say› ya da say›lar.
4.
mat.
Bir problemi çözmek için verilenler
üzerinde yap›lacak ifllemlerin gösteril-
mesi.
çözümleme
a.
1.
Çözümlemek eylemi.
2.
dlb.
Bir tümcedeki sözcüklerin hangi
sözcük türünden, hangi durumda ol-
duklar›n› ya da özne, tümleç, yüklem
görevlerinden hangisinde bulundukla-
r›n› belirtmek.
3.
kim.
Bir maddenin bir-
leflimindeki yal›n cisimlerin niteli¤ini ya
da niceli¤ini anlamak için yap›lan ifllem;
tahlil; analiz.
çözümlemek
(-i)
1.
Çözümleme yöntemiy-
le bir fleyi incelemek; tahlil etmek, ana-
liz etmek.
2.
Anlam› ve niteli¤i tam ola-
rak anlafl›lamayan bir konuyu çeflitli
yönleriyle ele alarak aç›klamaya çal›fl-
mak.
çözümlemeli
ön a.
Çözümlemeye daya-
nan, çözümle ilgili, analitik.
çözümsel
ön a.
Çözümle ilgili, çözümü te-
mel alan, analitik.
çözündürmek
(-i) kim.
Çözünmesini sa¤la-
mak.
çözünme
a.
1.
Çözünmek eylemi.
2.
fiz.
ve
kim.
Bir s›v› ile kar›flan kat›, s›v› ya da
gaz durumundaki bir maddenin bir çö-
zelti oluflturmas›.
çözünmek
(nsz.)
Da¤›lmak, erimek, k›va-
m›n› yitirmek.
çözüntü
a.
Da¤›lma, çözülme durumu.
çubuk, -¤u
a.
1.
De¤nek biçiminde ince,
uzun ve sert olan fley:
demir çubuk.
2.
Körpe dal:
asma çubu¤u.
3.
Tütün iç-
mek için kullan›lan uzun a¤›zl›k.
4.
Ku-
maflta düz çizgi.
5.
Uzak Do¤u ülkele-
rinde çatal kafl›k yerine kullan›lan ince,
küçük ve silindir biçiminde ç›ta.
çuha
a. Far.
‹nce ve s›k dokunmufl, tüysüz
yün kumafl.
çuha çiçe¤i
a. bitb.
Çuha çiçe¤igillerden,
beyaz, k›rm›z› ya da beyaz çiçekler açan
otsu bir bitki.
çuhçuh
a.
(çocuk dilinde) Tren.
çukur
a.
ve
ön a.
1.
Çevresine göre afla¤›-
da olan (yer):
Çukura düflmemek için
direksiyonu sa¤a k›rd›.
2.
Çene ve ya-
naktaki gamze:
Gülünce yanaklar›nda
çukurlar olufluyordu.
3.
mec.
Mezar,
sin.
çörek otu
çukur
180
Emel-Zuhal Sözlük-Harfler 21/07/2010 20:58 Page 180
