turkce sozluk - page 181

çukurlaflmak
(nsz.)
Üzerinde çukur olufl-
mak ya da çukur durumuna girmek.
çukurluk, -¤u
a.
1.
Çukur olma durumu.
2.
Çukur yer.
çul
a. Ar.
1.
Genellikle k›ldan yap›lm›fl kaba
dokuma.
2.
K›ldan ya da yünden yap›l-
m›fl hayvan örtüsü.
3.
tkz.
Giyim, giysi.
çulha
a. Far.
El tezgâh›nda bez dokuyan ki-
fli.
çullanmak
(-e)
1.
Üzerine at›lmak, üstüne
abanmak.
2.
mec.
Bir kimseyi bezdire-
cek, b›kt›racak kadar rahat›n›, huzurunu
bozmak:
Bana bu kadar çullanmay›n.
çulluk, -¤u
a. hayb.
Çullukgillerden, Avru-
pa, Asya ve Kuzey Afrika’da yaflayan, eti
için avlanan, kahverengi ve kül rengi
tüyleri olan, uzun gagal›, k›sa bacakl›
kufl.
Çulpan
öz. a. gökb.
Venüs, Çoban Y›ld›z›.
çulsuz ön
a.
1.
Çulu olmayan.
2.
mec.
Var-
l›ks›z, paras›z.
çuval
a. Far.
Pamuk, kenevir ya da sentetik
iplikten dokunmufl büyük torba.
çuval
gibi
kaba ve seyrek (kumafl) ya da bol
ve ütüsüz (giysi).
çuvald›z
a. Far.
Çuval gibi dokumalar› dik-
mekte kullan›lan, ucu yass› ve e¤ri, bü-
yük i¤ne.
çuvallamak
(nsz.)
1.
Çuvala doldurmak.
2.
argo
Baflaramamak:
S›navda yine çu-
vallad›m.
çünkü
ba¤. (çü’nkü) Far.
fiu nedenle, flun-
dan dolay›.
çürük, -¤ü
ön a.
1.
Çürümüfl olan:
çürük
elma.
2.
Sa¤lam olmayan: çürük merdi-
ven.
3.
a.
Çarpma, s›k›flt›rma ya da vur-
ma nedeniyle vücutta oluflan mor leke.
4.
mec.
Sa¤lam bir temele ya da kan›t-
lara dayanmayan:
Çürük bir sav bu.
çürük çar›k
ön a.
Sa¤lam olmayan, ifle ya-
ramaz.
çürükçül
a.
ve
ön a. dirb.
Hayvan ve bitki
kal›nt›lar› üzerinde yaflayan ve beslenen
(bitki ve mikroorganizmalar).
çürümek
(nsz.)
1.
(bitki ve hayvan) Çeflitli
etkilerle, özellikle de mikroorganizmala-
r›n etkisiyle kimyasal de¤iflikli¤e u¤ra-
yarak bozulup da¤›lmak.
2.
Sa¤laml›¤›-
n›, dayan›kl›l›¤›n› ya da tazeli¤ini yitir-
mek:
Bu masa art›k çürüdü.
3.
Çarpma,
s›k›flt›rma ya da vurma nedeniyle vücut-
ta lekeler oluflmak.
4.
(düflünce, dava
için) Temelsiz ve kan›ts›z kalmak.
5.
mec.
(insan için) Y›pranmak, çökmek.
çürütmek
(nsz.)
1.
Çürümesine neden ol-
mak.
2.
mec.
Do¤ru olarak ileri sürülen
bir düflüncenin, bir davan›n yanl›fll›¤›n›,
gerçeklere dayanmad›¤›n›, anlams›zl›¤›-
n› ortaya koymak:
Ortaya koydu¤u kay-
naklarla sav›m› çürüttü.
çüfl
ünl.
1.
Yürüyen efle¤i durdurmak için
söylenen söz.
2.
hkr.
Yak›fl›ks›z bir dav-
ran›fl karfl›s›nda söylenen kaba söz.
çukurlaflmak
çüfl
181
Emel-Zuhal Sözlük-Harfler 21/07/2010 20:58 Page 181
1...,171,172,173,174,175,176,177,178,179,180 182,183,184,185,186,187,188,189,190,191,...688
Powered by FlippingBook