EP‹K
219
numu. Ekvatorun enlemi 0º, kutuplar›nki 90º olarak kabul edile-
rek yeryüzündeki herhangi bir yerin enlemi buna göre belirlenir.
Bir noktadan geçen paralel dairelerle ekvator aras›nda bulunan
yay›n de¤erine o noktan›n “co¤rafî enlemi” denir. Ekvatora ya-
k›n olan enlem çemberlerine alçak enlemler, uzak olan enlem
çemberlerine de yüksek enlemler denir. Bir yerin enlemi boylam
ile birlikte bilinirse konumu kesin olarak belli olur. Örne¤in ‹s-
tanbul 41 derece (41º), 0 dakika (0'), 16 saniye (16'') kuzey en-
leminde bulunur.
ENSÜL‹N,
pankreas›n salg›lad›¤› ve kana verdi¤i hormon.
Protein içerir. Kandaki glikozun bedenin hücrelerine da¤›lmas›-
n› sa¤lar. Karbonhidrat metabolizmas› için hayatî önem tafl›r.
fieker hastal›¤›n›n tedavisinde kullan›l›r. At, s›¤›r ve domuz
pankreas›ndan elde edilir. Suda ve hafif alkolde erir. Asit ortam-
da de¤iflikli¤e u¤ramaz. Protein eritici mayalarla parçalan›r.
Çinkoyla birleflti¤inde dayan›kl›l›k kazan›r, etkinli¤i çinko mik-
tar›yla orant›l›d›r. Kanda fleker oran›n› azalt›r. Derialt›na fl›r›nga
edilirse kandaki glikoz miktar›n› hemen düflürür, etkisi çabuk ve
geçici oldu¤undan çeflitli ensülinler uygulan›r. fieker hastal›¤›-
n›n yan› s›ra zay›fl›kta ve baz› ruh hastal›klar›nda kullan›l›r.
ENVER PAfiA
(1881 ‹stanbul-1922 Belcivan/Tacikistan),
Türk generali ve devlet adam›. 20. yüzy›l›n bafl›nda yetiflen Türk
devlet adamlar› aras›nda kiflili¤i, faaliyeti ve hizmetleri konusun-
da birbirine uymayan birtak›m görüfllerin ileri sürüldü¤ü ünlü
kiflilerden biridir. Onu bir kahraman, bir kurtar›c› olarak de¤er-
lendirenler oldu¤u gibi, imparatorlu¤un y›k›lmas›n›n nedenleri-
ni ve I. Dünya Savafl›’n›n tüm sorumlulu¤unu onun omuzlar›na
yükleyenler de vard›r. Enver, ilkö¤renimine ‹stanbul’da bafllad›,
Manast›r’da tamamlad›. Manast›r Askerî Rüfltiyesi’ni (1894), So-
¤ukçeflme Askerî ‹dadisi’ni (1897), Harp Okulu’nu (1899) ve
Harp Akademisi’ni piyade kurmay yüzbafl› olarak bitirdi (1903).
Merkezi Selânik’te bulunan III. Ordu emrine verildi. 1905’te ko-
la¤as› ve bir y›l sonra da binbafl› oldu. Bu s›rada gizli bir ihtilâl
derne¤i olan “Vatan ve Hürriyet Cemiyeti”ne (1906), daha son-
ra, merkezi Paris’te olan “‹ttihat ve Terakki Cemiyeti”ne girdi
(1907). Bu cemiyette etkin bir rol oynad›. Selânik Merkez Komu-
tan› Albay Nâz›m Bey’in öldürülmesi olay› cemiyet mensuplar›-
na yüklenince, Selânik’ten kaçarak bir süre izini kaybettirdi. II.
Meflrutiyet’in ilân› için padiflah› zorlamak üzere baflkald›ran III.
Ordu subaylar› aras›nda Enver Bey de vard› ve 10 Temmuz
1908’de Köprülü ilçesinde tek bafl›na Meflrutiyeti ilân etti. Ayn›
gece II. Abdülhamit, II. Meflrutiyet’i ilân etmek zorunda kald›.
Enver Bey, ‹stanbul’a dönüflünde “Hürriyet Kahraman›” olarak
karfl›land›. Bir süre Makedonya genel müfettiflli¤i yapt›ktan son-
ra Berlin Askerî Atafleli¤i’ne atand› (1909). Alman ‹mparatoru II.
Wilhelm’den yak›n ilgi ve iltifat gördü. Alman milliyetçilik ak›m›-
n›n etkisi alt›nda kalarak “güçlü bir Türkçülük fluurunu” savun-
du. 31 Mart Olay› (13 Nisan 1909) üzerine ‹stanbul’a dönerek
Hareket Ordusu’na kat›ld›. ‹talyanlar›n Trablusgarp’a sald›rmala-
r› üzerine Bingazi’ye gelerek buran›n mutasarr›fl›¤›n› ve cephe
komutanl›¤›n› ald›. ‹talyanlara karfl› baflar›l› bir savunma yapt›.
1912’de yarbayl›¤a yükseldi. Balkan Savafl› patlak verince Tür-
kiye’ye döndü. Osmanl› Devleti aleyhine geliflen savaflta, bütün
Rumeli kaybedildi. Enver Bey, Talat Bey (Pafla) ve bir grup ‹tti-
hatç› ile birlikte Bab›ali bask›n›n› düzenledi. Kâmil Pafla istifaya
zorland› (23 Ocak 1913); yerine Mahmut fievket Pafla baflkanl›-
¤›nda ‹ttihatç› bir kabine geçti. Balkan devletleri aras›nda, Os-
manl› Devleti’nden al›nan topraklar›n paylafl›lmas› yüzünden,
savafl ç›k›nca, Türk ordusu Edirne’yi geri ald›. Ordunun ön saf-
lar›nda Enver Bey de bulunuyordu. Edirne’nin geri al›n›fl› Enver
Bey’in ününü bir kat daha art›rd›. Rütbeleri h›zla yükseldi. 18
Aral›k 1913’te albay, 1 Ocak 1914’te pafla oldu ve Harbiye Naz›-
r› olarak Osmanl› ordular›n›n komutas›n› eline ald›. fiehzade Sü-
leyman Efendi’nin k›z› Naciye Sultan ile evlendi (Mart 1914).
Harbiye Nezareti’nde ilk ifl olarak baflar›s›z komutanlar› ve alay-
dan yetiflme 1.100 subay› tasfiye etti. Orduda Frans›z sistemi
yerine Alman sistemi benimsendi. I. Dünya Savafl›’na Almanla-
r›n yan›nda giren Osmanl› Devleti savafltan yenik ç›k›nca, Harbi-
ye naz›rl›¤› ve baflkomutan vekilli¤i yapan Enver Pafla a¤›r bi-
çimde suçland›. Enver Pafla, öteki ‹ttihatç› ilerigelenleri gibi sa-
vafl sonunda Türkiye’yi terk ederek Odessa’ya, sonra Berlin’e,
oradan da Moskova’ya gitti. Yeni Rus yöneticileriyle iflbirli¤i
yapmak istedi. Bu arada Anadolu’da Mustafa Kemal’in yöneti-
minde bafllayan Millî Mücadele Hareketi’ne kat›lmak için giri-
flimlerde bulundu. Rus yöneticileri ile yapt›¤› görüflmeler olum-
lu sonuç vermedi. Bu arada Eylül 1920’de Bakû’da toplanan
“Do¤u Halklar› Kurultay›”na kat›ld›. Yeniden Moskova’ya gide-
rek Lenin ile görüfltü. Sovyet devlet adamlar›n›n memnun olma-
d›klar› Batum Kurultay› kararlar›n› düzeltmek üzere Bakû’da ikin-
ci bir ‹slâm Kongresi toplamak üzere Lenin ile anlaflt›. Ba-
tum-Bakû yolu üzerinden Aflkabad’a (Türkistan) geldi¤inde böl-
gede Mo¤olistan’dan Gürcistan’a kadar ba¤›ms›zl›k hareketleri
yayg›n bir hâl alm›flt›. Haz›rl›k yapmadan kendisini destekleyen
Türk beylerinin kuvvetlerini toplay›p harekâta giriflti. Buhara
emirinin adamlar› ve bask›n müfrezelerini de kendi kuvvetlerine
katt›. Düflenbe’yi ald›. Moskova’ya bir nota vererek kurdu¤u dev-
leti tan›mas›n›, K›z›lordu birliklerinin Horasan ve Buhara’dan çe-
kilmesini istedi. Bunun üzerine Sovyet kuvvetleri 8 May›s
1922’de Belcivan do¤rultusunda iki koldan sald›r›ya geçtiler.
30.000’i geçen, ama da¤›n›k durumda bulunan Enver Pafla kuv-
vetlerini yendiler. Enver Pafla da, Tacikistan’da Belcivan yak›n-
lar›nda bir çarp›flmada öldürüldü ve Çe¤en köyünde gömüldü.
ENZ‹M,
yaflam›n ba¤l› oldu¤u kimyasal reaksiyonlarda kata-
lizör görevi yapan protein maddesi. En basitinden en karmafl›-
¤›na kadar bütün canl› sistemlerde, sindirim, kalbin çal›flmas›,
kaslar›n gerilip gevflemesi gibi temel ifllevleri baz› kimyasal tep-
kimeler sa¤lamaktad›r. Bu tepkimeler genellikle enzimler tara-
f›ndan bafllat›lmakta ya da h›zland›r›lmaktad›r. Ortalama bir hüc-
rede 3.000 de¤iflik enzim bulunur. Her tepkimenin kendine öz-
gü bir enzimi vard›r; bundan baflka enzimlerle o tepkime ger-
çekleflemez. Çünkü enzimin üzerine etkiyece¤i molekülle enzim
aras›nda t›pk› bir anahtar ve anahtar deli¤i iliflkisi vard›r.
EP‹K,
destan özelli¤inde, destans›. Yunanca epos’tan (söz,
deyifl) türetilen sözcük, bir edebiyat türünü nitelemede s›fat ola-
rak kullan›l›r. Eski Yunan’da fliir; lirik, dram ve epik biçimde üç
türe ayr›lm›fl, topluluk önünde okunan, kahramanl›k olaylar›n›